Sigortalı çalışanlar yaş şartı, prim günü ve prim ödemeleri gibi gerekli şart ve kriterleri yerine getirdikten sonra SGK’dan, bünyesinde oldukları sigorta çatısına göre emekli ikramiyesi ve emekli aylığı alıyor. Alınan bu emekli aylıkları ve ikramiyeler, emekli vatandaşların çalışmadığı dönemlerde geçinebilmelerini sağlıyor. Ancak bu ödemeler, bazı davalarda uyuşmazlık yaşanmasına neden olabiliyor. Emekli ikramiyesi ile ilgili bir anlaşmazlık sonrası bu kez devreye Yargıtay girdi. Yargıtay 7. Hukuk Dairesi, vefat eden emekli vatandaştan alacaklı olan kamu kurumunun başlattığı icra takibi sonrasında emsal nitelikte bir karara imza attı. İşte detaylar…
Vefat eden Z.G. isimli vatandaşın emekli ikramiyesi yasal mirasçılara devredildi. Ancak Z.G.’den alacaklı olan kamu kurumu, söz konusu emekli ikramiyesi için icra takibi başlattı. Başlatılan icra takibi, Z.G.’nin yasal mirasçılarının talebi üzerine durduruldu. Bunun üzerine kamu kurumu da 1. Sulh Mahkemesi’ne başvurarak, avukatı aracılığıyla borçlu olan ve vefat eden Z.G.’nin mirasının en yakın yasal mirasçılarının tamamı tarafından 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararı ile reddedildiğini hatırlattı. Öte yandan mirasçıların avukatı, davacının alacağını takip ettiği icra dosyasında haciz konulan murisin emekli ikramiyesi ve terekeye dahil olmadığını belirtti.
Karar Temyiz Edildi
Mahkeme, iflasın kapanmasına hükmedince, mirasçıların avukatı emekli ikramiyesi ve maaşının terekeye (ölen ya da gaipliğine karar verilen kişilerin malvarlıkları, hakları ve borçlarına verilen isim) dahil olmadığı gerekçesi ile temyize gitti. Bu aşamada devreye giren Yargıtay 7. Hukuk Dairesi emsal niteliğinde bir karara imza attı.
Yargıtay, Mahkeme Kararını Bozdu
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi, emekli ikramiyesinin mirasçılar tarafından alınmasını yerinde buldu ve Yüksek Mahkeme, vefat eden emeklinin emekli ikramiyesinin yasa gereğince hak sahibi olan mirasçılara ait olduğunu ve bu ikramiyenin tereke çerçevesine dahil edilemeyeceğine hükmetti. Yüksek Mahkeme kararında; vefat eden kişinin en yakın yasal mirasçılarının tamamı tarafından reddedilen mirasın, sulh mahkemesi tarafından iflas hükümlerine göre reddedildiğinin hatırlatılması üzerine, mirasın reddedilmemiş gibi hak sahiplerine verileceğini vurguladı.