Ankara'da Ağlatan "Ali Vefa" Vakası! Mucize Doktor Gerçek Oldu, Öldüğünü Zanneden Kadının Doktorla Yaşadıkları Herkesi Gözyaşlarına Boğdu!

Haberlerankara.com mail adresine gönderilen; Ankara'da bir kadının koronavirüs sürecinde yaşadıklarını kaleme aldığı olay gözyaşına boğdu. Anlatılanlara göre Mucize Doktor dizisi gerçek oldu. 

Ankara / Çankaya ilçesinde ikamet ettiğini belirten bir kadın, 12 Ağustos 2020 tarihinde koronavirüs testini pozitif çıktığını, hiçbir kronik rahatsızlığı olmamasına rağmen bu süreci çok zorlu atlattığını, önceleri baş ağrısından uyuyamadığını, sonrasında ise öksürük ve ateşin fırladığını anlattı. Karantina sürecindeyken bir gece kabus gibi bir an yaşadığını ve öldüğünü hissettiğini söyledi. Öksürmekten boğazının tıkandığını, nefes alamadığını ve aynaya baktığında tüm vücudunun mosmor olduğunu gördüğünü anlatan kadın hemen 112 acil sağlık ekiplerine haber verdiğini ve ekiplerin kendisini alarak hastaneye götürdüğünü; hastaneye gittiğinde her yerin tıklım tıklım olduğunu görünce şok geçirdiğini ve sonrasında yoğun bakım ünitesine alındığını iletti.

Nefes alıp verememesi sebebiyle kendine bir cihaz bağlandığını anlatan koronavirüs hastası kadın, bu cihaz sayesinde biraz da olsa rahatladığını fakat gerek ateş, gerek öksürük noktasında hiçbir şekilde aşama kaydedemediğini, tat ve koku kaybının maksimum seviyeye ulaştığını iletti.

Her an, "öleceğim" şüphesiyle yaşadığını anlatan kadın, hastanede geçen 1 saniyenin dahi 1 yıl gibi olduğunu ve ölüm korkusunu hiç bu kadar yakından hissetmediğini ifade etti. Herkes tedirgin bir şekilde yatarken, servise giren bir doktorun mucize gibi hayat verdiğini anlatan kadın, doktorun yaptıklarını birer birer anlattı.

Koronavirüs sürecinde o esnada yoğun bakımda olan hastaların tamamının psikolojik bir enkaz yaşadığını belirten 37 yaşındaki kadın, kapıdan giren doktorla birlikte bu psikolojik enkazın üstesinden geldiklerini, iyileşmede büyük etkenin psikoloji olduğunu ve şuanda o serviste olan herkesin taburcu olduğunu söyledi. Ardından ise, "bizi doktorun sevgisi ve umudu iyileştirdi" dedi.

Elinde 4 adet büyük A3 kağıtla birlikte servise giren ve hastalara tek tek bu kağıtları gösteren doktorun ne gösterdiğini ilk olarak merak ettiğini, ardından ise kendine sıra geldiğinde doktorun anlattıklarıyla gözyaşına boğulduğunu iletti. Doktorun elinde bulunan 3 resmin birinde eşi, birinde annesi ve birinde babası vardı. 3'ü de yeni tip koronavirüs, Covid-19 sebebiyle hayata veda etmişti.

Doktor, "Benim eşim, annem ve babam bu hastalık yüzünden hayatını kaybetti. Bir kişinin daha öldüğünü görmeye asla ve asla tahammülüm kalmadı. Bugün burada sizler için canım pahasına mücadele veriyor ve sizleri iyileştirmek umuduyla günde en az 19 saat çalışıyorum, her biriniz korkuyorsunuz, ölürüm diyorsunuz, bunun sonu ne olacak diyorsunuz, bu yüzden psikolojik olarak zaten koronavirüse yenilmiş durumdasınız. Ama böyle bir şey yok. Şuan yattığınız koltuktan 90 yaşında hastam iyileşerek çıktı, yan koltukta 20'li yaşlarda ama akla gelebilecek her türlü kronik rahatsızlığı bulunan bir çocuk iyileşerek çıktı"...

..."Umudu kaybetmek, zaten en başında her şeyi kaybetmektir. Sizler umutlu olduğunuz sürece, bizler de umutlu olacağız. Bizler umutlu olduğumuz sürece de; sizleri iyileştirmek için elimizden gelenin en iyisini yapacağız, şimdi lütfen beni iyi dinleyin: Karım, babam ve annem vefat etti, cenazesine bile katılamadım. Son kez kokularını içime çekemedim. Bu servisten bu hastalığı yenerek çıkan herkes bana karımı, anne ve babamın sevincini yaşatacak. O yüzden hiçbir kimse umudunu yitirmesin, bunu hep birlikte beraber aşacağız" Dedi.

Doktorun bu anlattıkları karşısında hayatının en büyük ve ciddi anını yaşadığını anlatan kadın, o andan itibaren ölümü kafasından sildiğini ve tamamıyla iyileşmeye odaklandığını, artık kendini boşverip, "bu doktor için iyileşmeliyim" dediğini iletti. Hastalığı belirli bir süre sonra atlattığını bunu atlamasını ise doktorun verdiği o psikolojik güce bağladığını anlattı.

Doktorun kendisine hayat verdiğini ileten kadın, onun "Mucize Doktor" olduğunu ve bunu torunlarına, hatta görürse torunlarının torunlarına bile anlatacağını ifade etti.