Kovid-19 hastaları yaşadıklarını anlatıyor: "Öleceğimi, insanların cesedimi bulacağını düşündüm"
Çorum'da Kovid-19'u yenen 27 yaşındaki Merve Karaçoban: "8'inci günden itibaren ağrılarım hafiflemeye başladı. Testimin negatife dönmesinin üzerinden 15 gün geçmesine rağmen hala sırt ağrılarım ve kalp çarpıntılarım devam ediyor. Koronavirüsün üzerimde kalıcı bir etki bırakmasından gerçekten korkuyorum" "Semptomlarım o kadar ağırlaşmıştı ki evde şiddetli kalp sıkışması nedeniyle çaresiz kaldım ve yerde secde pozisyonu aldım. O şekilde öleceğimi, insanların cesedimi bulacağını düşündüm"
16
Çorum'da yakalandığı yeni tip koronavirüsü ( Kovid-19) yenen 27 yaşındaki Merve Karaçoban, hastalık ve tedavi sürecinde yaşadıklarını anlattı.
Çorum Valiliği Özel Kalem Müdürlüğünde görev yapan Karaçoban, bir ay önce yaptırdığı PCR testinin pozitif çıkması üzerine evinde karantinaya girdi.
Karantina sürecinde gribal enfeksiyon belirtileri gösteren Karaçoban'ın durumu 3'üncü günden sonra ağırlaşmaya başladı.
Hiçbir belirti olmadan başladığı karantina sürecinde sağlık durumu ambulansla hastaneye kaldırılacak kadar bozulan Karaçoban, zorlu geçen tedavi sürecinin ardından virüsü atlatsa da devam eden sırt ağrısı ve kalp çarpıntıları nedeniyle hastalığın kendisinde kalıcı bir tahribat bırakmasından endişe ediyor.
Karaçoban, AA muhabirine, salgının başlangıcından beri, "bir gün virüse yakalansa bile yaşının genç olması ve kronik rahatsızlığının bulunmaması nedeniyle hastalığı hafif atlatacağını" düşündüğünü, ancak öyle olmadığını söyledi.
Üniversiteden hemşire olarak mezun olmuş bir polis memuru olmasından dolayı iyi derecede sağlık bilgisinin bulunduğunu belirten Karaçoban, şöyle devam etti:
"Yeterince sağlık bilgisine sahip olmama rağmen ben de yakalandım. Karantinaya başladıktan sonra gribal enfeksiyon belirtileri başladı. Hastalığın 3'üncü günden sonraki 5 gün hayatımda geçirdiğim en zor 5 gündü. 8'inci günden itibaren ağrılarım hafiflemeye başladı. Testimin negatife dönmesinin üzerinden 15 gün geçmesine rağmen hala sırt ağrılarım ve kalp çarpıntılarım devam ediyor. Koronavirüsün üzerimde kalıcı bir etki bırakmasından gerçekten korkuyorum."
- "Kalp krizi geçirdiğimi hissettirecek derecede kalp sıkışmaları yaşadım"
Hastalık sürecinde evde yalnız olduğu için ölüm korkusu yaşadığını anlatan Karaçoban, "Semptomlarım o kadar ağırlaşmıştı ki evde şiddetli kalp sıkışması nedeniyle çaresiz kaldım ve yerde secde pozisyonu aldım. O şekilde öleceğimi, insanların cesedimi bulacağını düşündüm. Çünkü hiç kolay değildi. Gerçekten çok şiddetli kalp krizi geçirdiğimi hissettirecek derecede kalp sıkışmaları yaşadım. Her ayağa kalktığımda sırtıma öyle ağrılar giriyordu ki bıçak saplanır gibiydi. Bu süreçte fiziksel ihtiyaçlarımı karşılamakta zorluk çektim. Artık öleceğimi düşünerek 112'den yardım istedim ve ambulansla hastaneye götürüldüm. Hastanede dil altı hapı verildi, tansiyon ve nabzım düşürüldü." diye konuştu.
Testinin negatife dönmesine karşın koronavirüsü yendiğini söylemekten kaçındığının altını çizen Karaçoban, etrafında virüse ikinci kez yakalanan ve daha ağır geçiren, hatta ölen insanlar gördüğünü, ilkini ağır atlatmış biri olarak ikinci kez hastalığa yakalanmaktan korktuğunu vurguladı.
- " Tedbirler bizi, sağlığımızı ve sevdiklerimizi korumak için"
Devletin salgınla mücadele kapsamında aldığı kararların eksiksiz uygulanması gerektiğine işaret eden Çoban, "Tedbirler özgürlüğümüzü kısıtlamak için değil; bizi, sağlığımızı ve sevdiklerimizi korumak için. Genç arkadaşlarım da bunun bilincinde olmalı. Herkes bu mücadelenin birer kahramanı olabilir. Birlikte başarabiliriz. Koronavirüsle mücadelede başta sağlık çalışanları olmak üzere emek veren tüm meslek gruplarına teşekkür ediyorum. Tekrar güzel günlerde buluşmak dileğiyle evde kalın, sağlıklı kalın." dedi.
26
Çorum'da yakalandığı yeni tip koronavirüsü ( Kovid-19) yenen 27 yaşındaki Merve Karaçoban, hastalık ve tedavi sürecinde yaşadıklarını anlattı.
Çorum Valiliği Özel Kalem Müdürlüğünde görev yapan Karaçoban, bir ay önce yaptırdığı PCR testinin pozitif çıkması üzerine evinde karantinaya girdi.
Karantina sürecinde gribal enfeksiyon belirtileri gösteren Karaçoban'ın durumu 3'üncü günden sonra ağırlaşmaya başladı.
Hiçbir belirti olmadan başladığı karantina sürecinde sağlık durumu ambulansla hastaneye kaldırılacak kadar bozulan Karaçoban, zorlu geçen tedavi sürecinin ardından virüsü atlatsa da devam eden sırt ağrısı ve kalp çarpıntıları nedeniyle hastalığın kendisinde kalıcı bir tahribat bırakmasından endişe ediyor.
Karaçoban, AA muhabirine, salgının başlangıcından beri, "bir gün virüse yakalansa bile yaşının genç olması ve kronik rahatsızlığının bulunmaması nedeniyle hastalığı hafif atlatacağını" düşündüğünü, ancak öyle olmadığını söyledi.
Üniversiteden hemşire olarak mezun olmuş bir polis memuru olmasından dolayı iyi derecede sağlık bilgisinin bulunduğunu belirten Karaçoban, şöyle devam etti:
"Yeterince sağlık bilgisine sahip olmama rağmen ben de yakalandım. Karantinaya başladıktan sonra gribal enfeksiyon belirtileri başladı. Hastalığın 3'üncü günden sonraki 5 gün hayatımda geçirdiğim en zor 5 gündü. 8'inci günden itibaren ağrılarım hafiflemeye başladı. Testimin negatife dönmesinin üzerinden 15 gün geçmesine rağmen hala sırt ağrılarım ve kalp çarpıntılarım devam ediyor. Koronavirüsün üzerimde kalıcı bir etki bırakmasından gerçekten korkuyorum."
- "Kalp krizi geçirdiğimi hissettirecek derecede kalp sıkışmaları yaşadım"
Hastalık sürecinde evde yalnız olduğu için ölüm korkusu yaşadığını anlatan Karaçoban, "Semptomlarım o kadar ağırlaşmıştı ki evde şiddetli kalp sıkışması nedeniyle çaresiz kaldım ve yerde secde pozisyonu aldım. O şekilde öleceğimi, insanların cesedimi bulacağını düşündüm. Çünkü hiç kolay değildi. Gerçekten çok şiddetli kalp krizi geçirdiğimi hissettirecek derecede kalp sıkışmaları yaşadım. Her ayağa kalktığımda sırtıma öyle ağrılar giriyordu ki bıçak saplanır gibiydi. Bu süreçte fiziksel ihtiyaçlarımı karşılamakta zorluk çektim. Artık öleceğimi düşünerek 112'den yardım istedim ve ambulansla hastaneye götürüldüm. Hastanede dil altı hapı verildi, tansiyon ve nabzım düşürüldü." diye konuştu.
Testinin negatife dönmesine karşın koronavirüsü yendiğini söylemekten kaçındığının altını çizen Karaçoban, etrafında virüse ikinci kez yakalanan ve daha ağır geçiren, hatta ölen insanlar gördüğünü, ilkini ağır atlatmış biri olarak ikinci kez hastalığa yakalanmaktan korktuğunu vurguladı.
- " Tedbirler bizi, sağlığımızı ve sevdiklerimizi korumak için"
Devletin salgınla mücadele kapsamında aldığı kararların eksiksiz uygulanması gerektiğine işaret eden Çoban, "Tedbirler özgürlüğümüzü kısıtlamak için değil; bizi, sağlığımızı ve sevdiklerimizi korumak için. Genç arkadaşlarım da bunun bilincinde olmalı. Herkes bu mücadelenin birer kahramanı olabilir. Birlikte başarabiliriz. Koronavirüsle mücadelede başta sağlık çalışanları olmak üzere emek veren tüm meslek gruplarına teşekkür ediyorum. Tekrar güzel günlerde buluşmak dileğiyle evde kalın, sağlıklı kalın." dedi.
36
Çorum'da yakalandığı yeni tip koronavirüsü ( Kovid-19) yenen 27 yaşındaki Merve Karaçoban, hastalık ve tedavi sürecinde yaşadıklarını anlattı.
Çorum Valiliği Özel Kalem Müdürlüğünde görev yapan Karaçoban, bir ay önce yaptırdığı PCR testinin pozitif çıkması üzerine evinde karantinaya girdi.
Karantina sürecinde gribal enfeksiyon belirtileri gösteren Karaçoban'ın durumu 3'üncü günden sonra ağırlaşmaya başladı.
Hiçbir belirti olmadan başladığı karantina sürecinde sağlık durumu ambulansla hastaneye kaldırılacak kadar bozulan Karaçoban, zorlu geçen tedavi sürecinin ardından virüsü atlatsa da devam eden sırt ağrısı ve kalp çarpıntıları nedeniyle hastalığın kendisinde kalıcı bir tahribat bırakmasından endişe ediyor.
Karaçoban, AA muhabirine, salgının başlangıcından beri, "bir gün virüse yakalansa bile yaşının genç olması ve kronik rahatsızlığının bulunmaması nedeniyle hastalığı hafif atlatacağını" düşündüğünü, ancak öyle olmadığını söyledi.
Üniversiteden hemşire olarak mezun olmuş bir polis memuru olmasından dolayı iyi derecede sağlık bilgisinin bulunduğunu belirten Karaçoban, şöyle devam etti:
"Yeterince sağlık bilgisine sahip olmama rağmen ben de yakalandım. Karantinaya başladıktan sonra gribal enfeksiyon belirtileri başladı. Hastalığın 3'üncü günden sonraki 5 gün hayatımda geçirdiğim en zor 5 gündü. 8'inci günden itibaren ağrılarım hafiflemeye başladı. Testimin negatife dönmesinin üzerinden 15 gün geçmesine rağmen hala sırt ağrılarım ve kalp çarpıntılarım devam ediyor. Koronavirüsün üzerimde kalıcı bir etki bırakmasından gerçekten korkuyorum."
- "Kalp krizi geçirdiğimi hissettirecek derecede kalp sıkışmaları yaşadım"
Hastalık sürecinde evde yalnız olduğu için ölüm korkusu yaşadığını anlatan Karaçoban, "Semptomlarım o kadar ağırlaşmıştı ki evde şiddetli kalp sıkışması nedeniyle çaresiz kaldım ve yerde secde pozisyonu aldım. O şekilde öleceğimi, insanların cesedimi bulacağını düşündüm. Çünkü hiç kolay değildi. Gerçekten çok şiddetli kalp krizi geçirdiğimi hissettirecek derecede kalp sıkışmaları yaşadım. Her ayağa kalktığımda sırtıma öyle ağrılar giriyordu ki bıçak saplanır gibiydi. Bu süreçte fiziksel ihtiyaçlarımı karşılamakta zorluk çektim. Artık öleceğimi düşünerek 112'den yardım istedim ve ambulansla hastaneye götürüldüm. Hastanede dil altı hapı verildi, tansiyon ve nabzım düşürüldü." diye konuştu.
Testinin negatife dönmesine karşın koronavirüsü yendiğini söylemekten kaçındığının altını çizen Karaçoban, etrafında virüse ikinci kez yakalanan ve daha ağır geçiren, hatta ölen insanlar gördüğünü, ilkini ağır atlatmış biri olarak ikinci kez hastalığa yakalanmaktan korktuğunu vurguladı.
- " Tedbirler bizi, sağlığımızı ve sevdiklerimizi korumak için"
Devletin salgınla mücadele kapsamında aldığı kararların eksiksiz uygulanması gerektiğine işaret eden Çoban, "Tedbirler özgürlüğümüzü kısıtlamak için değil; bizi, sağlığımızı ve sevdiklerimizi korumak için. Genç arkadaşlarım da bunun bilincinde olmalı. Herkes bu mücadelenin birer kahramanı olabilir. Birlikte başarabiliriz. Koronavirüsle mücadelede başta sağlık çalışanları olmak üzere emek veren tüm meslek gruplarına teşekkür ediyorum. Tekrar güzel günlerde buluşmak dileğiyle evde kalın, sağlıklı kalın." dedi.
46
Çorum'da yakalandığı yeni tip koronavirüsü ( Kovid-19) yenen 27 yaşındaki Merve Karaçoban, hastalık ve tedavi sürecinde yaşadıklarını anlattı.
Çorum Valiliği Özel Kalem Müdürlüğünde görev yapan Karaçoban, bir ay önce yaptırdığı PCR testinin pozitif çıkması üzerine evinde karantinaya girdi.
Karantina sürecinde gribal enfeksiyon belirtileri gösteren Karaçoban'ın durumu 3'üncü günden sonra ağırlaşmaya başladı.
Hiçbir belirti olmadan başladığı karantina sürecinde sağlık durumu ambulansla hastaneye kaldırılacak kadar bozulan Karaçoban, zorlu geçen tedavi sürecinin ardından virüsü atlatsa da devam eden sırt ağrısı ve kalp çarpıntıları nedeniyle hastalığın kendisinde kalıcı bir tahribat bırakmasından endişe ediyor.
Karaçoban, AA muhabirine, salgının başlangıcından beri, "bir gün virüse yakalansa bile yaşının genç olması ve kronik rahatsızlığının bulunmaması nedeniyle hastalığı hafif atlatacağını" düşündüğünü, ancak öyle olmadığını söyledi.
Üniversiteden hemşire olarak mezun olmuş bir polis memuru olmasından dolayı iyi derecede sağlık bilgisinin bulunduğunu belirten Karaçoban, şöyle devam etti:
"Yeterince sağlık bilgisine sahip olmama rağmen ben de yakalandım. Karantinaya başladıktan sonra gribal enfeksiyon belirtileri başladı. Hastalığın 3'üncü günden sonraki 5 gün hayatımda geçirdiğim en zor 5 gündü. 8'inci günden itibaren ağrılarım hafiflemeye başladı. Testimin negatife dönmesinin üzerinden 15 gün geçmesine rağmen hala sırt ağrılarım ve kalp çarpıntılarım devam ediyor. Koronavirüsün üzerimde kalıcı bir etki bırakmasından gerçekten korkuyorum."
- "Kalp krizi geçirdiğimi hissettirecek derecede kalp sıkışmaları yaşadım"
Hastalık sürecinde evde yalnız olduğu için ölüm korkusu yaşadığını anlatan Karaçoban, "Semptomlarım o kadar ağırlaşmıştı ki evde şiddetli kalp sıkışması nedeniyle çaresiz kaldım ve yerde secde pozisyonu aldım. O şekilde öleceğimi, insanların cesedimi bulacağını düşündüm. Çünkü hiç kolay değildi. Gerçekten çok şiddetli kalp krizi geçirdiğimi hissettirecek derecede kalp sıkışmaları yaşadım. Her ayağa kalktığımda sırtıma öyle ağrılar giriyordu ki bıçak saplanır gibiydi. Bu süreçte fiziksel ihtiyaçlarımı karşılamakta zorluk çektim. Artık öleceğimi düşünerek 112'den yardım istedim ve ambulansla hastaneye götürüldüm. Hastanede dil altı hapı verildi, tansiyon ve nabzım düşürüldü." diye konuştu.
Testinin negatife dönmesine karşın koronavirüsü yendiğini söylemekten kaçındığının altını çizen Karaçoban, etrafında virüse ikinci kez yakalanan ve daha ağır geçiren, hatta ölen insanlar gördüğünü, ilkini ağır atlatmış biri olarak ikinci kez hastalığa yakalanmaktan korktuğunu vurguladı.
- " Tedbirler bizi, sağlığımızı ve sevdiklerimizi korumak için"
Devletin salgınla mücadele kapsamında aldığı kararların eksiksiz uygulanması gerektiğine işaret eden Çoban, "Tedbirler özgürlüğümüzü kısıtlamak için değil; bizi, sağlığımızı ve sevdiklerimizi korumak için. Genç arkadaşlarım da bunun bilincinde olmalı. Herkes bu mücadelenin birer kahramanı olabilir. Birlikte başarabiliriz. Koronavirüsle mücadelede başta sağlık çalışanları olmak üzere emek veren tüm meslek gruplarına teşekkür ediyorum. Tekrar güzel günlerde buluşmak dileğiyle evde kalın, sağlıklı kalın." dedi.
56
Çorum'da yakalandığı yeni tip koronavirüsü ( Kovid-19) yenen 27 yaşındaki Merve Karaçoban, hastalık ve tedavi sürecinde yaşadıklarını anlattı.
Çorum Valiliği Özel Kalem Müdürlüğünde görev yapan Karaçoban, bir ay önce yaptırdığı PCR testinin pozitif çıkması üzerine evinde karantinaya girdi.
Karantina sürecinde gribal enfeksiyon belirtileri gösteren Karaçoban'ın durumu 3'üncü günden sonra ağırlaşmaya başladı.
Hiçbir belirti olmadan başladığı karantina sürecinde sağlık durumu ambulansla hastaneye kaldırılacak kadar bozulan Karaçoban, zorlu geçen tedavi sürecinin ardından virüsü atlatsa da devam eden sırt ağrısı ve kalp çarpıntıları nedeniyle hastalığın kendisinde kalıcı bir tahribat bırakmasından endişe ediyor.
Karaçoban, AA muhabirine, salgının başlangıcından beri, "bir gün virüse yakalansa bile yaşının genç olması ve kronik rahatsızlığının bulunmaması nedeniyle hastalığı hafif atlatacağını" düşündüğünü, ancak öyle olmadığını söyledi.
Üniversiteden hemşire olarak mezun olmuş bir polis memuru olmasından dolayı iyi derecede sağlık bilgisinin bulunduğunu belirten Karaçoban, şöyle devam etti:
"Yeterince sağlık bilgisine sahip olmama rağmen ben de yakalandım. Karantinaya başladıktan sonra gribal enfeksiyon belirtileri başladı. Hastalığın 3'üncü günden sonraki 5 gün hayatımda geçirdiğim en zor 5 gündü. 8'inci günden itibaren ağrılarım hafiflemeye başladı. Testimin negatife dönmesinin üzerinden 15 gün geçmesine rağmen hala sırt ağrılarım ve kalp çarpıntılarım devam ediyor. Koronavirüsün üzerimde kalıcı bir etki bırakmasından gerçekten korkuyorum."
- "Kalp krizi geçirdiğimi hissettirecek derecede kalp sıkışmaları yaşadım"
Hastalık sürecinde evde yalnız olduğu için ölüm korkusu yaşadığını anlatan Karaçoban, "Semptomlarım o kadar ağırlaşmıştı ki evde şiddetli kalp sıkışması nedeniyle çaresiz kaldım ve yerde secde pozisyonu aldım. O şekilde öleceğimi, insanların cesedimi bulacağını düşündüm. Çünkü hiç kolay değildi. Gerçekten çok şiddetli kalp krizi geçirdiğimi hissettirecek derecede kalp sıkışmaları yaşadım. Her ayağa kalktığımda sırtıma öyle ağrılar giriyordu ki bıçak saplanır gibiydi. Bu süreçte fiziksel ihtiyaçlarımı karşılamakta zorluk çektim. Artık öleceğimi düşünerek 112'den yardım istedim ve ambulansla hastaneye götürüldüm. Hastanede dil altı hapı verildi, tansiyon ve nabzım düşürüldü." diye konuştu.
Testinin negatife dönmesine karşın koronavirüsü yendiğini söylemekten kaçındığının altını çizen Karaçoban, etrafında virüse ikinci kez yakalanan ve daha ağır geçiren, hatta ölen insanlar gördüğünü, ilkini ağır atlatmış biri olarak ikinci kez hastalığa yakalanmaktan korktuğunu vurguladı.
- " Tedbirler bizi, sağlığımızı ve sevdiklerimizi korumak için"
Devletin salgınla mücadele kapsamında aldığı kararların eksiksiz uygulanması gerektiğine işaret eden Çoban, "Tedbirler özgürlüğümüzü kısıtlamak için değil; bizi, sağlığımızı ve sevdiklerimizi korumak için. Genç arkadaşlarım da bunun bilincinde olmalı. Herkes bu mücadelenin birer kahramanı olabilir. Birlikte başarabiliriz. Koronavirüsle mücadelede başta sağlık çalışanları olmak üzere emek veren tüm meslek gruplarına teşekkür ediyorum. Tekrar güzel günlerde buluşmak dileğiyle evde kalın, sağlıklı kalın." dedi.
66
Çorum'da yakalandığı yeni tip koronavirüsü ( Kovid-19) yenen 27 yaşındaki Merve Karaçoban, hastalık ve tedavi sürecinde yaşadıklarını anlattı.
Çorum Valiliği Özel Kalem Müdürlüğünde görev yapan Karaçoban, bir ay önce yaptırdığı PCR testinin pozitif çıkması üzerine evinde karantinaya girdi.
Karantina sürecinde gribal enfeksiyon belirtileri gösteren Karaçoban'ın durumu 3'üncü günden sonra ağırlaşmaya başladı.
Hiçbir belirti olmadan başladığı karantina sürecinde sağlık durumu ambulansla hastaneye kaldırılacak kadar bozulan Karaçoban, zorlu geçen tedavi sürecinin ardından virüsü atlatsa da devam eden sırt ağrısı ve kalp çarpıntıları nedeniyle hastalığın kendisinde kalıcı bir tahribat bırakmasından endişe ediyor.
Karaçoban, AA muhabirine, salgının başlangıcından beri, "bir gün virüse yakalansa bile yaşının genç olması ve kronik rahatsızlığının bulunmaması nedeniyle hastalığı hafif atlatacağını" düşündüğünü, ancak öyle olmadığını söyledi.
Üniversiteden hemşire olarak mezun olmuş bir polis memuru olmasından dolayı iyi derecede sağlık bilgisinin bulunduğunu belirten Karaçoban, şöyle devam etti:
"Yeterince sağlık bilgisine sahip olmama rağmen ben de yakalandım. Karantinaya başladıktan sonra gribal enfeksiyon belirtileri başladı. Hastalığın 3'üncü günden sonraki 5 gün hayatımda geçirdiğim en zor 5 gündü. 8'inci günden itibaren ağrılarım hafiflemeye başladı. Testimin negatife dönmesinin üzerinden 15 gün geçmesine rağmen hala sırt ağrılarım ve kalp çarpıntılarım devam ediyor. Koronavirüsün üzerimde kalıcı bir etki bırakmasından gerçekten korkuyorum."
- "Kalp krizi geçirdiğimi hissettirecek derecede kalp sıkışmaları yaşadım"
Hastalık sürecinde evde yalnız olduğu için ölüm korkusu yaşadığını anlatan Karaçoban, "Semptomlarım o kadar ağırlaşmıştı ki evde şiddetli kalp sıkışması nedeniyle çaresiz kaldım ve yerde secde pozisyonu aldım. O şekilde öleceğimi, insanların cesedimi bulacağını düşündüm. Çünkü hiç kolay değildi. Gerçekten çok şiddetli kalp krizi geçirdiğimi hissettirecek derecede kalp sıkışmaları yaşadım. Her ayağa kalktığımda sırtıma öyle ağrılar giriyordu ki bıçak saplanır gibiydi. Bu süreçte fiziksel ihtiyaçlarımı karşılamakta zorluk çektim. Artık öleceğimi düşünerek 112'den yardım istedim ve ambulansla hastaneye götürüldüm. Hastanede dil altı hapı verildi, tansiyon ve nabzım düşürüldü." diye konuştu.
Testinin negatife dönmesine karşın koronavirüsü yendiğini söylemekten kaçındığının altını çizen Karaçoban, etrafında virüse ikinci kez yakalanan ve daha ağır geçiren, hatta ölen insanlar gördüğünü, ilkini ağır atlatmış biri olarak ikinci kez hastalığa yakalanmaktan korktuğunu vurguladı.
- " Tedbirler bizi, sağlığımızı ve sevdiklerimizi korumak için"
Devletin salgınla mücadele kapsamında aldığı kararların eksiksiz uygulanması gerektiğine işaret eden Çoban, "Tedbirler özgürlüğümüzü kısıtlamak için değil; bizi, sağlığımızı ve sevdiklerimizi korumak için. Genç arkadaşlarım da bunun bilincinde olmalı. Herkes bu mücadelenin birer kahramanı olabilir. Birlikte başarabiliriz. Koronavirüsle mücadelede başta sağlık çalışanları olmak üzere emek veren tüm meslek gruplarına teşekkür ediyorum. Tekrar güzel günlerde buluşmak dileğiyle evde kalın, sağlıklı kalın." dedi.