Bilgisi Çok Becerisi Yok
Pratik odaklı eğitim uygulamasının önemine vurgu yapan Teknik Eğitim Vakfı TEKEV Genel Başkanı Erdoğan Özen İş hayatındaki başarı ve farkındalık rekabet edebilme diplomalardan değil becerilerden gelecektir. Beceri aktarımının en kısa yolu da pratik eğitimdir. yorumunda bulundu.
Teknik Eğitim Vakfı TEKEV Genel Başkanı Erdoğan Özen eğitim ve istihdam arasındaki ilişkinin güçlendirilmesinin işsizliği önlemeye yönelik etkin bir yaklaşım olduğunu kaydetti. Teorik eğitimin yanı sıra beceri geliştirici pratik eğitimin teşvik edilmesinin gerekliliğine dikkat çeken açıklamasında Özen şu ifadelere yer verdi: Zorlu pandemi sürecinde yüz yüze eğitimden uzaktan eğitime geçilmesiyle birlikte eğitimde dijital dönüşüm yaşanmıştır. Pandemiden sonra da uzaktan eğitim kalıcılığını artıracak ve teorik eğitimin ayrılmaz bir parçası haline gelecektir. Okullar bugün de olacak gelecekte de. Ancak okulların amacı ve yapıları değişecektir. Araştırmalar da bize okullarımızın yeniden tasarımına önem veren bir istihdam politikası yenilenmesini öngörmektedir. Gelecekte yapacağımız okul yatırımlarında sınıfların sayısını azaltarak atölye ve laboratuvarların sayısını artıracak yeni bir tasarım modeli geliştirmeliyiz. Dolayısı ile pratik eğitimin önemi artacak günün teknolojisine uygun yüz yüze eğitim şeklinde verilmeye devam edilecektir.
İşi Bilmekten Öte Yapmak…
Günümüzde işin nasıl yapıldığını bilmek yeterli görülmemektedir. Bilgisi çok ama becerisi olmayan insan yetiştirmemeliyiz. İşi bilmekten öteye geçmek işi yapmaya geçmek gerekmektedir. İşin yapımını yüz defa anlatacağına nasıl yapılacağını gösterip bir defa yapılmasını sağlamak daha elzemdir. Pratik eğitim ile bir işi onlarca yüzlerce kez başarılı bir biçimde yapmış olan kişinin kaslarında ellerinde zihninde ve hatta yüreğinde depolanmış olan bilgi değil aslında beceridir. Zaten yıllardır insanların bilgi birikimi de kuşaklar arasında özellikle zanaatın aktarılmasında pratik eğitim yoluyla yüz yüze etkileşim şeklinde yürütülmektedir.
Eğitimde özellikle mesleki eğitimde beceri transferi en önemli konu olarak görülmeli okullarımızın yeni yapılandırmasında öğrencilerimize bilginin verilmesinin yanı sıra beceri transferini sağlayacak atölye ve laboratuvarlara ağırlık verilecek şekilde planlanma yapılmalı ve bu doğrultuda politikalar geliştirilmelidir. Bütün mesele üretmeyi teknoloji geliştirmeyi yardımlaşmayı görerek uygulayarak öğrenmektir.
Ülkemiz eğitimde nicelik sorununu çözmüştür. Artık niteliğe önem vermek gerekmektedir. Bizim için önemli olan mesleki-teknik lise veya üniversite mezunu genç sayısından ziyade işini bilen bildiğini yapan uygulamaya koyan nitelikli olarak mezun olmuş ve belge almış genç sayısı olmalıdır. Nitelikli olmanın yolu da günün şartlarına uygun bilgi ve beceri ile donatılmış olmaktan geçmektedir. Gençlerimizin hangi niteliklerle mezun olduğuna hangi niteliklerle belge aldığına toplum olarak önem verdiğimiz gün her şey yerli yerine oturmuş olacaktır.
Özetlemek gerekirse eğitim geleceğe hazırlanmaktır. İş hayatında en önemli konu işverenin en önemli beklentisi diploma ve sertifikalardan daha çok bireyin kazanmış olduğu becerinin üretim ve hizmeti yapabilecek seviyede olmasıdır. İş hayatındaki başarı ve farkındalık rekabet edebilme diplomalardan değil becerilerden gelecektir. Beceri aktarımının en kısa yolu da pratik eğitimdir. Okullarımızın öncelikle ortaöğretim ve yükseköğretim sonrası hayatta karşılığı olan becerileri ön plana çıkarıp karşılığı olmayanlara da müfredat programlarında yer vermemek tüm eğitimciler olarak hepimizin sorumluluğu olmalıdır.