Cher ve 37 yaşındaki müzik yapımcısı sevgilisi Alexander A E Edwards'ın aşkı, geçtiğimiz sene Paris Moda Haftasında başladı ve kısa sürede magazin gündeminin en çok konuşulan konularından biri haline geldi. İkilinin ilk görüşmesinden bir ay sonra kameralar karşısına el ele çıkmaları, herkesi şaşkına çevirmişti.
Ünlü şarkıcı, bu sürpriz ilişkinin başlamasında Edwards'ın ısrarcı tutumunun etkili olduğunu belirtiyor: "Ben onun peşine düşmedim, o benim peşimde koşturdu." Cher, yaşadığı bu aşk macerasında, sevgilisinin gençliğine rağmen olgun bir ruha sahip olduğunu ve beraberken zamanın nasıl geçtiğini anlamadığını vurguluyor.
Ancak Cher, aşk konusunda romantizmin ötesine geçip realiteye de vurgu yapıyor. Aralarındaki yaş farkının zaman zaman küçük anlaşmazlıklara yol açtığını kabul eden sanatçı, "Bazen onunla konuşuyorum ve kimden bahsettiğim hakkında hiçbir fikri yok. Çoğu referansımı anlamıyor ve 'Ben daha doğmamıştım' diye cevap veriyor." diyerek bu durumu neşeli bir şekilde anlatıyor.
Cher, ayrıca hayranlarının endişelerini de göz ardı etmiyor. Özellikle Edwards'ın geçmişteki ilişkilerinde yaşadığı sadakatsizlikler, Cher'in hayranlarını tedirgin ediyor. Ancak Cher bu konuda oldukça rahat: "Aşığım ama merak etmeyin, gözüm kör değil. Ne olursa olsun, onunla geçirdiğim zamandan keyif alıyorum."
Bu cesur ve açık sözlülükle, Cher, yaş farkı, geçmişin gölgesi ve geleceğin belirsizliği gibi engellere rağmen ilişkisinin tadını çıkarıyor. Sanatçı, "Bu iş yarın bitse bile fark etmez, çünkü onunla gerçekten çok iyi vakit geçirdim." diyerek aşkın yaş ya da zaman tanımadığını, önemli olanın şimdiki zamanın güzellikleri olduğunu savunuyor. Bu romantik ve bir o kadar da gerçekçi yaklaşım, Cher'in sadece sahnede değil, özel hayatında da ne kadar güçlü bir kadın olduğunun kanıtı gibi.