İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “İstanbul’da yıl başından itibaren 85 bin kaçak göçmeni yakalayarak sevk ettik geri gönderme merkezlerine ya da ülkelerine. 60 bin Suriyeli kayıtlı oldukları illere gittiler” dedi.
Türkiye Belediyeler Birliği Meclis toplantısına katılan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, belediyeler başta olmak üzere Türkiye gündemine ilişkin konuştu. Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı ve Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı Fatma Şahin başkanlığında genel kurul toplandı. Genel Kurula hitaben Bakan Soylu bir konuşma yaptı. Soylu, “Geliştikçe modernleştikçe globalleşmenin arttığı bir dönemdeyiz. Doğu medeniyeti, barı medeniyetinin çok önündedir. Bizde belediyecilik şehrin emanetidir. Yani bir şehrin bir kimliği ve değeri vardır. Farabi Erdem’li şehirler kavramını dünyaya kazandırmıştır. Erdemli inşaların olduğu şehrin erdemli olduğunu ifade ediyor. Şehirli insan manevi hayat ve gerçek saadet noktasında karşılıklı etkileşimini devam ettirir. İbn-i Haldun’a göre güçlü devlete sahip olmanın tek şartı ekonomik ve kültürel olarak gelişmiş şehirlere sahip olmaktır. Sizlerin görevleri, başarısı ve bu ülkenin özellikle devlet olarak gücü ile başarısı üzerine şehirlerimizi yönetmek doğrudan tesirlidir” diye konuştu.
"TERÖRLE MÜCADELE BAŞARI VE İVME KAZANDIK"
Türkiye terörle mücadele sonucunda önemli bir başarı ve ivme kazanmış olduğunu hatırlatan Bakan Soylu, “Doğu ve Güneydoğu’daki belediyelerin hizmet üretmelerinin payı çok büyüktür. Bizim çocukluğumuzda bir kavram ve söz vardır. Doğunun makus talihi diye ve ben İstanbul doğumluyum. Terör konusunda bir takım sıkıntılar oldu doğu ve güneydoğuda. Türkiye birçok adımda çok önemli gelişmeler kaydetti. Sorunlardan bir tanesi bölgeler arası gelişmişlik farkı idi. Bu birlik ve beraberliğimize ciddi bir şekilde etki eden sorunlar üretiyordu. Ülkemizin doğu ve güneydoğusu ile hiçbir farkı yoktur. Türkiye tartışma konusunu geride bırakmıştır” şeklinde konuştu.
"İNANÇ, KÜLTÜR, TURİZM AÇISINDAN TÜRKİYE’YE KATMA DEĞER SAĞLAYACAK"
Bakan Soylu yapılan mücadele ile terörizmin önünün kesildiğini belirterek, “Teröre kaynak akmasını engelledik. O bölgede üretilen devriye hizmetini ve sağlanan huzur ile beraber bölgeye giden turist sayısında artış sağladık. Çukur, Barikat hadiseleri sonrasında Çalışma Bakanlığının kendileri ait üretilen projelerine destek olmaya çalıştık. Bir taraftan Zeytin Dalı Harekatı Bölgesi, Fırat Kalkanı Harekatı bölgesinde huzurun ve sükunun tam anlamıyla sağlandığı andan itibaren bizim ve inanç, kültür, turizm açısından Türkiye’ye katma değer sağlayacak bir anlayışı getirecektir bizim Güneydoğu’muz. Van’a giden arkadaşlarımız otellerde yer bulmada zorluk çekmektedirler. Biz çok farklı bir coğrafyada yaşıyoruz. Bu coğrafyanın dezavantajı da var avantajı da var” ifadelerini kullandı.
Bir belediye başkanın insanlarla temasının önemine dikkat çeken Bakan Soylu, “Hepinizin bildiği gibi belediyelerin ve muhtarların bağlı olduğu kurumuz. Kanunların çizdiği sınırlar içerisinde birlikte çalışıyoruz. Bizim görevimiz, kamu kaynaklarının doğru kullanılmasını sağlamak ve yerel yönetimlerin hizmet üretmesine katkı koymak ve önündeki engelleri aşmasına yardımcı olmaktır” sözlerine yer verdi.
KURUMLAR ARASI ENTEGRASYON
Kurumlar arası entegrasyon konusunda da bilgilendirmeler yapan İçişleri Bakanı Soylu, “Ben İçişleri Bakanlığı yapıyorum, Jandarma, Emniyet, Sahil Güvenlik, Göç Genel Müdürlüğü ve Nüfus İşleri Genel Müdürlüğü arasında bugünkü kurduğumuz entegrasyon bizi bambaşka bir hizmet boyutuna getirdi. Binlerce faili meçhul olayı çözdük, sadece Jandarma ve Emniyet kriminalini birbirine entegre ederek. Yani kurumlar arası diyalogu sağlayarak binlerce olayı engelledik. Jandarmanın plaka tanıma sistemini, Emniyetin plaka tanıma sistemi ile entegre ettik. Bir bombalı aracın Jandarma bölgesinden geçerken, Emniyet bölgesinden geçerken fark edilmemesi elbette ki hepimizi ülkemizi sıkıntıya sokar. Bu entegrasyonların tamamı bizi maliyet olarak kuvvetlendirdi, hem de olayları kavrayabilme açısından bizi kuvvetlendirmektedir” sözlerini kullandı.
“DÜNYANIN EN ÇOK SIĞINMACISI BULUNAN ÜLKEYİZ”
Göç meselesinde dünyanın en çok sığınmacısı bulunan ülkesinin Türkiye olduğunun altını çizen Bakan Soylu, “Batı sırtımızı sıvazlarlar, ortak bir adım atmazlar. Yani bunu kaynağında nasıl çözelim diye bir çaba ortaya koymazlar. Afganistan’dan bu gelişi nasıl azaltalım, Pakistan’dan bu gelişi nasıl azaltalım diye bir çaba ortaya koymazlar. 2016’da 172 bin kaçak göçmen yakaladık, 2017’de 176 bindir. 2018 yılında bu 268 bin idi şu an yakaladığımız göçmen sayısı 345 bin yani bu yılın sonu itibariyle 400 bin olacak. İşimiz yarısı göç ile uğraşmak, Afganistan’a ne kadar gittiğimi bilmiyorum. Bizim sınırlarımız öyle kolay sınırlar değildir yani kimse kusura bakmasın. Hadi küçük Ağrı Dağı arkasındaki sınırlara bir bakın. Kimin nereden geçtiği nasıl olabileceği konusunda tedbirler alıyoruz ve çözüm üretmeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
"365 BİN CİVARINDA DÖNÜŞ YAPILDI"
Zeytin Dalı ve Fırak Kalkanı harekat bölgelerine bugüne kadar 365 bin civarında insanın dönüş yaptığını aktara Soylu, “Bu az bir rakam değildir. Bugün batı bizi eleştiriyor. Barış Pınarı Harekatı’nda demografi değişti diyor. Allah’tan korkun ya, biz Afrin’de demografi mi değiştirdik. Biz Cerablus’ta, Mare’de, Azez’de demografi mi değiştirdik. Kürtler, Türkler ve Araplar da, Müslümanlar da Hristiyanlar da o bölgede bizim güvenliğimiz altında döndüler ve hayatlarını devam ettiriyorlar. Bugün Amerika’da böyle bir proje üretme ve yönetme kabiliyeti yoktur. Bizim kimsenin toprağında gözümüz yoktur bizim ülkemiz bize yeter de artar” diye konuştu.
"TERÖR DEVLETİ KABUL ETTİRİLEMEZ"
Bakan Soylu, “Irak’ın kuzeyinden başlayan ve Akdeniz’e kadar uzanan bir terör devleti bize kabul ettirebilmeleri mümkün değildir. Bunu batı en iyi şekilde biliyor, tünelleri onlar yaptırmadı mı gözümüzün önünde yaptılar. 30 bin tır silahı onlar göndermediler mi? Defalarca söylemişim, Amerika’nın şu heyeti MLKP ile şura da görüştü, bir büyük devlet binlerce kilometre öteden gelip bir terör örgütü ile görüşür mü? Suruçlular, Akçakaleliler iyi bilirler o tarafta binlerce Kürt’ü kendilerine tabi olmadı diye bu tarafa gönderdiler. Ne demografi değiştirme konusunda ne DEAŞ ile yapılan mücadele konusunda hiçbir iftiranın muhatabı değiliz. İstanbul’da bir operasyon başlattık. İstanbul’da yıl başından itibaren 85 bin kaçak göçmeni yakalayarak sevk ettik geri gönderme merkezlerine ya da ülkelerine. 60 bin Suriyeli kayıtlı oldukları illere gittiler. Bu balansı sağlamak zorundayız. Eğer bunu sağlamazsan bazen birileri tarafından kışkırtılan işlerin önüne geçmekte zorlanabileceğimizi ifade edeyim. Bu balansı bu ayarı doğru bir şekilde yapmak zorundayız” dedi.
(İrfan Çalışkan/İHA)