Mersin’de baba evinde yaşayan 68 yaşındaki İclal Ş., babası 2016 yılında ölünce annesi ile erkek kardeşinin istediği vekaleti vermediği için sürekli fiziksel ve psikolojik şiddet gördüğünü ve evden atıldığını iddia etti. Üç aydır sokakta yaşayan yaşlı kadının, annesinden gördüğü şiddet, eve yerleştirdiği kameralara da yansıdı.
Mersin’in merkez Yenişehir ilçesinde babasından kalan evde yaşamını sürdüren, 2016 yılında babası R.Ş. öldükten sonra 85 yaşındaki annesi F.Ş. ve erkek kardeşi S.Ş.’nin istediği vekaleti vermeyen 68 yaşındaki İclal Ş., o tarihten bu yana ailesinden fiziksel, psikolojik ve ekonomik şiddet gördüğünü söyledi. Evden çıkmadığı için ‘akıl hastası’ diye rapor alınan, annesi ve kardeşinden dayak yiyen yaşlı kadın, yaşadıklarını İHA muhabirine anlattı.
“’AKIL HASTASI’ DİYE HASTANEYE YATIRDILAR. KARDEŞİMDEN DAYAK YEDİM, 3 GÜN TUTUKEVİNDE YATTIM”
Yıllardır sanatla uğraşan, kurslar ve eğitimlere katılan, Açıköğretim Fakültesi Halkla İlişkiler Bölümü ön lisans mezunu İclal Ş., hiç evlenmediği için 68 yıldır baba ocağında oturuyor. 2007 yılında babası R.Ş.’ye alzheimer teşhisi konduktan sonra vekalet verme yetkisi yokken annesi ve kardeşinin babasından vekalet almak istediklerini belirten İclal Ş., buna karşı çıkması üzerine psikolojik ve fiziksel şiddet uygulamaya başladıklarını iddia etti. İclal Ş., “Babamın 17 Ekim 2016’da vefatından sonra benden vekalet istediler, vermedim. Bir gün annem evi dağıtmış, üstünü parçalamış ve benim yaptığımı söyleyerek polise şikayet etmiş. Adliyeden gelen kağıdı haberim yokken annem attığı için itiraz edemedim ve beni ‘akıl hastası’ diyerek hastaneye yatırdı. Vekaleti vermeyince aldıkları raporla beni vesayet altına almaya kalktılar. Bu girişimleri hakim tarafından reddedildi. Kardeşim S.Ş.’den, veraset intikal vergisini 5 misli ödedim diye 17 Şubat 2017’de dayak yedim. Kamu davası açıldı, ceza aldı. Kardeşimin 6 ay hapsi, sicili temiz diye paraya çevrildi. Uzaklaştırma ve bana koruma verildi. Daha sonra annem, ‘tapu benim’ diyerek evin elektriğini, suyunu kestirdi. Bir sene elektriğim ve suyum yoktu. Geçen yıl tapu iptal davası açtım. İlk duruşma 19 Eylül 2019’da yapıldı. Ben davayı açınca evin elektriğini ve suyunu da açtılar. Bunun üzerine annem eve geldi ve ‘Tapu benim, İclal’i evde istemiyorum’ diye polise şikayet etti. Polisler evden çıkmamı istedi, ben de çıkmayınca, avukatım da beni ikaz etmedi, beni 3 gün tutukevine koydurdu annem. Oradan çıktıktan sonra çok zor yaşadım” dedi.
ŞİDDETİ KANITLAMAK İÇİN EVE KAMERA YERLEŞTİRDİ
Uğradığı şiddeti belgelemek için eve kamera yerleştiren yaşlı kadın, “Babamın vefatından bugüne kadar annem ve kardeşimden fiziksel, psikolojik, ekonomik şiddet görüyorum. Yalancı şahitleriyle kendilerini ispata gidince, savcılığa ‘eve kamera koysam olur mu’ diye sordum, ‘olur’ dediler. Eve kamera koyduktan sonra görüntülerde görüyorsunuz annemden fiziksel ve sinkaflı laflarla şiddet görmeye başladım. Bana o kameraların önünde de şiddet yapınca polisi çağırdım. Adli kurumlara başvurarak şikayetçi oldum. Yaptığım tüm başvuru ve şikayetlerimi, ‘kamera görüntülerini incelemeye değer bulmadık’ diye geri çevirdiler. Bunun üzerine CİMER’e başvurdum. Beni yine savcılığa yönlendirdiler” diye konuştu.
“3 AYDIR SOKAKTAYIM”
Adli kurumlara yaptığı şikayet üzerine savcılıktan koruma altına alındığına dair bir belge geldiğini anlatan İclal Ş., “O belge geldiğinde de ciğerlerimden hastanede yatıyordum. O belgeyle eve geldiğimde annem kapının kilidini değiştirmiş. İçeriye giremedim. Beni evden attı. Üç aydır sokaktayım. Benim kronik rahatsızlıklarım var, kolojen doku ve hareket sistemi, buna eklenen akciğer, böbrek oldu. Hastanede bir keresinde 15 gün, 1,5 ay önce de 10 gün yattım. Bu arada da eve gidemediğim için bir süre üniversitenin acilinin kantininde kaldım. Şimdi de sokaktayım. Kronik rahatsızlığım 50 yıldır devam ediyor. Solunum makinelerim evde. Bu yaştan sonra kendime bir yer bulup da oturma imkanım yok” ifadelerini kullandı.
“MİRASTAN HAKKIM OLAN PAYIN VERİLMESİNİ İSTİYORUM”
Mersin’de bir bahçe, merkezde ve yaylada da birer evleri bulunduğunu anlatan İclal Ş., mirastan kendisine kalan pay dolayısıyla veraset intikalle tapu aldığını dile getirdi. Bahçedeki üründen elde edilecek gelirle geçimini sağlayabileceğini söyleyen yaşlı kadın, “Onu vermediler 3 yıldır. Yetkililere çağrım; 68 yaşından sonra kendime bir hayat kurup para kazanamam; bana babamdan kalan bahçe ürün bedellerinin verilmesini istiyorum. Ayrıca, babamın imkanlarıyla alınan ev benim üzerime olsaydı ben annemi atsaydım kötü olmaz mıydım? Şimdi annem beni evden atıyor. 68 yıl baba ocağında birlikte yaşadık biz. O kötü olmuyor mu? Nerede yaşayacağım ben? Benim her türlü hayatım orada. Kendi hissemi, elden ayaktan düştüğümde bana bakmalarına karşılık bir vakfa bağışladım. Hissemin verilmesini istiyorum” dedi.
(Kıymet Gökçe - Koray Ünlü/İHA)