İYİ Parti Kurucuları arasında yer alan ancak geçen yıl istifa eden Malatyalı İşadamı Reşat Erdoğan, Meral Akşener hakkında şok ifadeler kullanırken, “Vicdanımı en fazla rahatsız eden husus, İP’in kurucularından ve maddi manevi en çok katkı sağlayanlardan biri olarak böyle bir ihanet yuvasında benim de katkım olmasıdır” dedi.
Erdoğan, yaptığı açıklamada partide sebeple yer alan samimi bütün dava arkadaşlarını da, ihanet sarmalı olarak nitelendirdiği İYİ Parti’den bir an önce kurtulmaya ve Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin dediği gibi MHP’nin sıcak ve aziz ikliminde buluşmaya davet etti.
Reşat Erdoğan’ın sosyal medyadan yaptığı imzalı yazılı açıklaması şöyle:
“Bugüne kadar Meral Hanımefendi ne zaman doğru bir şey yapacağını iddia etmişse yanlışa sapmış, ne zaman iyi olacak demişse de hem partilileri hem ülkücüleri hem de Türk milletini bir kötüyle tanıştırmıştır.
FETÖ’NİN ŞİFRELEME SİSTEMİ BENZETMESİ
Muhteremin bu kongrede de GİK üyelerini çarşaf liste muhabbetiyle ve delegelerin özgür iradesiyle belirleşeceğini iddia ettiği hatta Türk siyasi tarihinde en demokratik seçim olacağını ısrarla vurguladığı hepinizin malumudur.
Ancak, bu zamana kadar bütün iddialarında olduğu gibi bu iddiasında da çarşafa dolanmış ve çamura batmıştır. Kendisinin seçmek istediği isimleri 110 ve 160 aralığına yerleştirerek ve bunlara oy vermeleri için teşkilatları ve delegeleri talimatlandırarak Türkiye'yi parti içi demokrasiyle tanıştırma iddiasıyla çıktığı yolda, maalesef Türk milletini şeytanın bile aklına getiremeyeceği yeni bir hileyle tanıştırarak düzenbazlığın ne demek olduğunu aziz milletimize uygulamalı olarak göstermiştir.
Burada en dikkat çekici husus da bu şifreleme sisteminin FETÖ’nün başta sınavlar olmak üzere her alanda uyguladığı şifreleme sistemiyle birebir örtüşmesidir.
Bu düzenbazlığın sorumlusu olarak her ne kadar Teşkilatlardan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı gösterilse de, gerçek mucidin muhterem hanımefendi olduğu bizim malumumuzdur.
“AÇIKLAMALARI MAZİMİZE İHANET”
Ülkü, dava, Türklük, Turan sloganlarıyla Ülkücülerin omuzlarına basarak çıktığı bu yolda 50 yıllık ülkücü hareketin mazisine dil uzatması, ülkücülerin yetiştiği dava iklimini haydut yetiştirmekle suçlaması hezeyandan öte apaçık kindir, nefrettir ve şanlı mazimize düşmanlıktır, ihanettir.
Bunlardan daha önemlisi, oluşturulan parti yönetiminde ve divanda yer alan bazı isimlerin, Türkiye’mizi kıskaca almak isteyen küresel güç odaklarıyla ilişkili olması İP’in nasıl bir ihanet içinde olduğunu resmetmesi bakımından oldukça önemlidir.
Bu kurultayla aslında İP’in niye kurulduğu, kime hizmet ettiği açık bir şekilde bir kez daha ortaya çıkmıştır.
“VİCDANEN RAHATSIZIM, ÖZÜR DİLİYORUM”
Vicdanımı en fazla rahatsız eden husussa, İP’in kurucularından ve maddi manevi en çok katkı sağlayanlardan biri olarak böyle bir ihanet yuvasında benim de katkım olmasıdır.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli 'Mesele koltuk meselesi değil, dava meselesi, Türkiye meselesi, milli beka meselesi' diye bas bas bağırırken kulaklarımızı tıkamış olmamızdan dolayı da hem MHP ve liderinden hem de büyük Türk milletinden özür diliyorum.
“İHANET SARMALINDAN KURTULSUNLAR”
İP’te bir sebeple yer alan samimi bütün dava arkadaşlarımı da bu ihanet sarmalından bir an önce kurtulmalarını ve sayın Devlet Bahçeli’nin dediği gibi MHP’nin sıcak ve aziz ikliminde buluşmalarını istirham ediyorum.
İnanıyor ve ümit ediyorum ki ülkücüler birkaç kişi koltuk ve makam sahibi olsun diye böyle bir ihanete asla yol vermeyecektir, hoş görmeyecektir ve bir an önce çağrıya uyarak kendine kimlik ve kişilik kazandıran Türk milletinin yegane karargahı olan MHP'de buluşacaktır.”