Ulucanlar Cezaevi’nin Ankara için çok önemli bir simge olduğunu belirten Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki, “Cezaevinin müze olarak korunması Ankara için çok önemli bir proje. Bugüne kadar müzeyi 1 milyon 300 bin kişinin ziyaret etmesi de cezaevinin müze olarak korunmasının ne kadar doğru olduğunun bir göstergesi” açıklamasında bulundu.
Muhsin Yazıcıoğlu’nun eşyaları 2. Koğuşta
2. koğuşta, Ahmet Arif, Muhsin Yazıcıoğlu, Ali Bülent Orkan, Ahmet Tevfik Ozan, Kasım Gülek ve daha pek çok kişinin eşyaları sergileniyor. Mahkûm zulaları, eski hapishane eşyaları, okudukları Kuran-ı Kerim, koğuştayken kendi yaptıkları bazı eşyalar, yine bu koğuşta yer alıyor.
Duvarlarda darbe dönemine ait gazete küpürleri, daha önce yayınlanmamış mektuplar, mahkumların cezaevinde çekildikleri fotoğraflar ve Ulucanlar'ın 1970'li yıllardaki fotoğraflarının da bulunduğu 2. koğuşta, balmumu heykeller de dikkat çekiyor. Koğuştaki çay ocağını nasıl kullandıklarına dair canlandırma ve kitaplarını koymak için mahkumların yapmış olduğu kitaplık da görülmesi gereken diğer unsurlar.
Müzelerin dinamik yapılar olduğunu söyleyen Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki, ziyaretçilerin ilgisini çekmek ve müze kültürünü Ankara'da yaygınlaştırmak için Ulucanlar Cezaevi Müzesi'ne sürekli yeni unsurlar katmaya çalıştıklarını dile getirdi. Başkan Tiryaki, bugünden itibaren müze ziyaretçilerinin 2. koğuşu da gezebileceğini belirtti.