Ankara Emniyet Müdürlüğündeki “15 Temmuz Şehitlerini Anma, Demokrasi ve Milli Birlik Günü" etkinliğine, şehit aileleri ve gazilerin yanı sıra İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu, İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Muhterem İnce, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin, Ankara Valisi Ercan Topaca, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Tuna, Emniyet Genel Müdür Vekili Erhan Gülveren, İl Emniyet Müdürü Servet Yılmaz, vali yardımcıları, kaymakamlar, milletvekilleri, 15 Temmuzda FETÖ tarafından vurulan Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanı Turgut Aslan ve eşi Nadire Aslan katıldı.
Ankara Emniyet Müdürlüğünde şehit ve gazi olanların anısına düzenlenen törende, burada şehit olan 13 kişinin yakını alanda hazırlanan fotoğrafların yanına davet edilerek Sayın Bakan tarafından fotoğraflarına karanfil bırakıldı.
Aziz şehitlerimizin manevi huzurunda saygı duruşu ve İstiklal Marşımızın okunmasıyla başlayan program, Kocatepe Camii İmamı Mehmet Atıcı tarafından Kuran-ı Kerim tilaveti ve İl Müftü Vekili Ali Gülden tarafından edilen dua ile devam etti.
Törende, konuşmasına “Bir destanı anlatmak kolay değildir. Dağarcığımız, kelimelerimiz, bildiklerimiz kısıtlanır bu destanı anlatırken” diye başlayan Bakan Süleyman Soylu sözlerine şöyle devam etti: “Bir karanlık oyun, bir hain plan. Arkasında kim olursa olsun bir büyük milletin mucizesi ile nasıl yerle bir edilebileceğini ifade etmem gerekir. Keşke Akif olsaydı da 15 Temmuz'u bu milletin yüreği ile anlatıverseydi. Bizden sonraki nesiller, bizden yüzlerce yıl sonra bu 15 Temmuz'un nasıl bir ihanet, nasıl bir tuzak ve nasıl bir hain plan olduğunu çok daha güzel bir şekilde anlayacaklardır. Bu mekân çok önemli bir mücadeleye sahip olmuştur. Biz bu ülkenin evlatları ile çatışmadık. Biz bu ülkenin vatanına, milletine bağlı askerleri ile, polisiyle, jandarmasıyla çatışmadık. Biz o gece nüfus kâğıdı bizimle aynı ama kanı bizimkinden farklı mahluklarla, kanı bozuklarla çatıştık. Allah’a binlerce kez şükür olsun ki o gece tek hamlede çalı çırpıyı söküp attık. Ülkemizi temizledik yolumuza devam ettik. Şimdi birileri yüzlerini buruşturuyor. Anlatmayalım istiyorlar. Konuşmayalım istiyorlar kabahatleri unutulsun istiyorlar. Kimse kusura bakmasın unutamayız. Allah bizden hesabını sorar.”
Bakan Süleyman Soylu Emniyet Müdürlüğünde şehit olanları tek tek şöyle andı: “8 yıl sonra ikiz çocuk sahibi olup, 15 Temmuz gecesi ‘Vatan elden gidiyor’ diye evden çıkarken ‘Çocukların var, gitme’ diyen ev halkına ‘Çıkanların çocukları yok mu?’ diye cevap veren ve şu gazi mekânın önünde şehit olan kendi halinde bir esnaf Ömer İpek'i unutamayız. Yine bu mekânda şehit olan 22 yaşındaki gencecik evladımız elektrikçi Halil Işıl'ı unutamayız. 43 yaşındaki esnaf kardeşimiz kasap Hüseyin Gültekin'i unutamayız. Bu gazi mekânda şehit olan Ankara Emniyeti'nin aslanları 37 yaşındaki Emniyet Amiri Cüneyt Bursa'yı, 29 yaşında yeni mezun gencecik evladımız Volkan Canözü, 46 yaşındaki polisimiz Hasan Gülhan'ı, 41 yaşındaki polis memurumuz Hüseyin Kalkan'ı, 26 yaşındaki polis memurumuz Muhammed Oğuz Kılınç'ı unutamayız. Şuradaki 13 evladımızı ve o gece şehadete yürümüş 250 evladımızı, meydana inmiş gazi olmuş 2703 gazimizi şehadeti ve gaziliği yakalamak için, bu bayrak için, bu milletin makus talihini ilelebet kırmak için, bu ülkenin tapusunu başkalarına vermemek için meydanlara inmiş milyonlarca insanımızı ve yaptıkları fedakarlıkları asla unutamayız ve biz birini daha unutamayız. Bu milletin başına geçip dünyaya kafa tutan, diz çöktürülmek istenen şu ülkeyi yıllardır yeniden ayağa kaldıran, her türlü vesayeti elinin tersi ile iten, zulme karşı büyük bir mücadeleyi yıllardır sürdürdüğü için sadece bu ülkede değil dünya mazlumlarının da duasında yer edinen ve o karanlık gecede verdiği bir talimatla Başkomutanlık sıfatının hakkını veren kıymetli Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı da bu millet asla unutmaz.”
Çanakkale'de bize bir namus emanet edildiğini ve üzerimizdeki sorumluluk büyük olduğunu vurgulayan Bakan Soylu “Bizden kendilerini anmamızı bekliyorlar, biliyoruz ama bizden başka bir şey bekliyorlar. Bizden bekledikleri bizi naçar bırakmak isteyenlere karşı, ayağımıza çelme takmaya çalışanlara karşı, demokrasimizi ve millet irademizi tasfiye etmeye çalışanlara karşı, ülkemizi işgal ve istila etmeye çalışanlara karşı dünyanın en büyük devletini yeniden bu topraklarda inşa ve ihya etmek ve ay yıldızlı bayrağımızı dünyanın her tarafında namusuyla nazlı nazlı dalgalanmasını sağlamak. Onları sadece onları anarak borcumuzu ödeyemeyiz. Daha fazla zenginleşerek daha fazla mazlumların yanında olarak ve daha fazla bize bırakılan emaneti milletimizin, inancımızın, birliğimizin, beraberliğimizin, demokrasimizin ve kardeşliğimizin sahipliğine hep birlikte geleceğine yarınlarına inanarak onlara borcumuzu ödeyebiliriz.” diye konuştu.
Allah bu millete bir daha 15 Temmuz yaşatmasın. Allah bu millete kurulan bu tuzakları kurulan bu ihaneti şu meczupların şu hainlerin şu alçakların ve onun arkasında ki güçlerin gerçekleştirdiği bu tuzakları bir daha bu milletle karşı karşıya bırakmasın diyen Bakan Soylu “Bundan sonra her yıl bu mekanlarda bu anmaları gerçekleştirerek aslında hep birlikte bir şey ifade edeceğiz. Bize yapılanları unutmuyoruz. Ama hep birlikte yarınlara da sahip çıkacağız. Bu vesile ile emrinizde olduğumuzu özellikle şehit ailelerimizin, gazilerimizin, gazi ailelerimizin emirlerinde olduğumuzu bir kez daha burada yineliyor bu güzide topluluğun önünde saygıyla ve hürmetle eğiliyorum. Bu gazi mekânda buranın namusunu ve milletimizin namusunu koruyabilmek için şehit olanların gazi olanların bir kez daha huzurunda eğiliyorum. Başta Şehit Fırat Bulut ve oradaki bütün arkadaşlarım olmak üzere tüm şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyor, ailelerinin onların cennette birlikte buluşmalarını Cenab-ı Allahtan diliyor hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.” dedi.
Ankara Valisi Ercan Topaca da anma programında bir konuşma yaparak şunları kaydetti: 15 Temmuz’da Hakkın rahmetine kavuşan kahraman şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Gazilerimize de şükran ve saygılarımı sunarak sağlıklı ve hayırlı ömürler diliyorum. Ülkemiz 15 Temmuz 2016 tarihinde millî iradeyi, demokrasiyi, hukuk devletini ve halkımızın sarsılmaz birliğini hedef alan, tarihin kaydettiği en büyük ihanet girişimine; menfur bir kalkışmaya maruz kalmıştır. Hain FETÖ mensupları tarafından devletin uçakları, tankları, silahlarıyla milleti vatansız, bayraksız, devletsiz bırakmak niyetiyle yapılan bu hain girişim; milletimizin sarsılmaz iradesi ve kararlılığı karşısında başarısız olmuştur.”
15 Temmuz gecesi milletimizin tüm renklerini ve farklılıklarını geride bırakarak elde bayrak dilde tekbir ile inancını ve vatanını savunmak üzere birleştiğini ve halkın gücünün üstünde bir güç olmadığını tüm dünyaya gösterdiğini belirten Vali Topaca “Milletimiz dünyaya tarihin en büyük demokrasi dersini vermiştir. Ülkemizin kutlu yürüyüşünü engellemek isteyen teröristlerin tankları, silahları, helikopterleri milletin ortak iradesi ve kararlılığı karşısında işe yaramamıştır. Millî iradeyi ve demokrasiyi koruma uğruna bedenlerini kalkan yapan, mermilere ve bombalara etten kale olan yüce milletimiz; salalar ve ezanlar eşliğinde meydanlarda toplanarak vatan uğrunda binlerce gazi ve yüzlerce şehit vermiştir. Hainlerin karşısında yediden yetmiş yediye, kadını ve erkeğiyle vatanını savunan milletimiz, iman dolu yüreği, sarsılmaz cesareti, birlik ve beraberliğiyle destan yazmıştır. Ülkemizin bütün demokratik kurumları ve milletimiz bu alçak saldırı karşısında demokrasimize sahip çıkmıştır. Başta Sayın Cumhurbaşkanımız, Meclis Başkanımız ve Başbakanımızdan başlayarak siyasi partiler ve sivil toplum örgütleri ilk andan itibaren dik durarak darbecilerin hesabını boşa çıkarmıştır. Tanklar yollarda araçları ve insanları ezerken, havadan bombalar düşerken ve yoğun ateş altında milletimiz, yılmadan alanları doldurmuş, demokrasi konusundaki kararlılığını ve azmini ortaya koymuştur.” dedi.
Ülkemizin Cumhuriyetin ilanından beri elde ettiği tüm demokratik kazanımlara kast edenlerin nihayetinde başarısız olduklarını vurgulayan Vali Ercan Topaca sözlerine şöyle devam etti: “Türkiye, bir bütün olarak kendisine yakışanı yaptı; demokrasimiz olgunluk imtihanını başarıyla geçti. Türk demokrasisi ve Türkiye Cumhuriyeti’nin demokratik kurumları artık kaba kuvvete teslim olmayacak kadar güçlü olduğunu dünyaya kanıtladı. Bundan sonra da bu ve benzer odakların devletimize sızmaya çalışmasına ve milletimize bu tür üzüntüler yaşatmasına asla izin vermeyeceğiz. Darbe girişimi esnasında en yoğun çatışmalar Başkent Ankara’da yaşanmıştır. Darbe gecesi Ankara’da 152 şehidimiz ve 1508 gazimiz olmuştur. Milletimizin desteğini yanına alan polisimiz büyük bir kahramanlık destanı yazmıştır. Bu kapsamda Ankara Emniyet Müdürlüğünde 7 kahraman polisimiz ve 6 kahraman vatandaşımız şehit olmuştur. Bir kez daha şehitlerimizi rahmet, minnet, tazim ve şükranla anıyoruz. Şehitlerimizin anne, baba, eş ve yakınlarına baş sağlığı dileklerimizi sunuyoruz. Ayrıca 15 Temmuz gecesi istiklali ve istikbali için kıyam eden, canı pahasına ülkesini darbecilere, teröristlere, işgalcilere teslim etmeyen; o gece sokaklara, meydanlara inerek namluların, tankların, helikopterlerin, uçakların karşısına dikilme cesareti gösteren tüm gazilerimize şükranlarımızı sunuyoruz.”
Emniyet Genel Müdür Vekili Erhan Gülveren ise dünya demokrasi tarihine altın harflerle yazılan 15 Temmuz’da sergilediği eşsiz direnişle ferdi olarak gurur duyduğunu ifade ederek “Tarihimiz de eşi benzeri görülmeyen bu ihanet çetesi karşısında Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla ellerinde bayraklarıyla meydanlara çıkan milletimizin, teşkilatımızın ve Türk Silahlı Kuvvetlerimizin içinde bulunan gerçek vatan evlatlarının iman gücü ile hainlerin uçaklarını ve tanklarını yenmiş; milletimizi esaret altına almak için ellerini ovuşturarak bekleyen alçakların planlarını bozmuş ve tüm dünyaya da demokrasi dersi vermiştir. Bundan böyle de başta FETÖ olmak üzere ülkemizin bölünmez bütünlüğünü tehdit eden aziz milletimizin birlik ve beraberliğini bozmaya çalışan here türlü terör örgütü ve bunların yandaşları ile mücadelemiz kararlılıkla devam edecektir.”
Allah yolunda vatanı ve milleti için canını feda ederek şehit olanların en büyük mertebeye, şehadet mertebesine ulaştıklarını söyleyen Erhan Gülveren “Bunun içindir ki şehitlerin bütün günahlarını Rabbim affetmektedir. Biz Müslümanları üstün kılan en önemli esaslardan biri de ‘Vatan savunmasında ölürsem şehidim, kalırsam gazi’ inancıdır. Sizler, şehitlerimizin bizlere bıraktıkları en değerli emanetlersiniz. Sizlere ve gazilerimize sahip çıkmak en öncelikli ve en kutsal görevimizdir. Bu duygu ve düşüncelerle aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazi ve yaralılarımıza acil şifalar diliyorum.” diye konuştu.
15 Temmuz Gazisi TEM Daire Başkanı Turgut Aslan şehitlerimize Allah’tan rahmet ve kıymetli ailelerine sabır, gazilerimize ise acil şifalar dilediği konuşmasında “Bu devlet ve bu millet için mücadele ettik. Bu millete düşman gibi silah çektiler. Demokrasi kazandı, milletimiz kazandı. Bizler mücadelemize devam edeceğiz.” dedi.