Yıldız Teknik Üniversitesinin farklı bölümlerinde etkin bir şekilde kullanılamayan atıl durumdaki cihazlar, merkez laboratuvarında toplanıp hem tüm üniversiteye hem de sanayi kuruluşlarına hizmet veriyor. Kurulan YTÜ Merkez Laboratuvarı sayesinde yapılan analiz sayısı 1 yılda bin 880’den, 33 bine yükseltildi.
Yıldız Teknik Üniversitesinde sıfır atık projesi kapsamında israfı önlemeye yönelik, farklı bölümler için alınmış atıl durumdaki cihazlar Merkez Laboratuvarında toplanıp yeniden çalışması sağlandı. İşletme maliyetleri yüksek olduğu için atıl durumdaki cihazlar merkezde toplanarak tüm üniversitenin ve sanayi kuruluşlarının hizmetine sunuldu. Kurulan merkez bünyesinde çalışan alanında uzman 18 araştırmacı ülkemizin farklı üniversitelerinden ve sanayi kuruluşlarından merkeze gönderilen analizleri yapıyor. Ayrıca sanayi kuruluşlarından gelen sorunlarında çözümünü bulmaya yönelik araştırmalar da bu laboratuvarlarda gerçekleştiriliyor. Üniversiteden toplanan cihazların kullanımı ile Merkez Laboratuvarın cihaz envanteri 3 kat arttırılarak, cihazların etkin kullanımı ile merkez bünyesinde yapılan analiz sayısı ise 1 yılda bin 880 den 33 bine yükseltildi.
“Yeni YÖK” vizyonunu önemli bulduklarını ve bu kapsamda özgün işler yapma sorumluluğu hissettiklerini vurgulayan Yıldız Teknik Üniversitesi Merkez Laboratuvar Müdürü Prof. Dr. Sezgin Bakırdere, ülke öncelikleri ve milli menfaatler doğrultusunda yeni projeler geliştirmeye çaba gösterdiklerinin altını çizmiştir. Öte yandan, Yıldız Teknik Üniversitesi’nin Merkez Laboratuvarında kurulan cam atölyesi ile çöpe atılan cam atıkları deney düzeneklerine dönüştürülüyor. Yurt dışında bin 500 TL’ye satılan basit cam malzemeler atölyede 1,5 TL masrafla üretilebiliyor. Ayrıca çöpe atılan birçok cam şişesi ise sanat eserine dönüştürülüyor.
“EN FAZLA ANALİZ YAPAN LABORATUVARIZ”
Merkez laboratuvarın kurulmasıyla ekonomiye büyük bir katkı yapıldığını vurgulayan Yıldız Teknik Üniversitesi Merkez Laboratuvar Müdürü Dr. Sezgin Bakırdere, “Sıfır atık projesi kapsamında üniversitemizin farklı yerlerinde işletme maliyeti yüksek olup, yıllardır akademisyenler tarafından kullanılmayan cihazlar Rektörümüz Prof. Dr. Bahri Şahin ve üniversite yöneticilerimizin destekleri ile merkez laboratuvarda toplandı. Şu anda böyle bir laboratuvarı kurmak istediğimizde en az 23 milyon Türk Lirası masraf etmemiz gerekiyor. Cihazların çoğu yurt dışından temin ediliyor. Herhangi bir gıda maddesinde sağlığımızı etkileyebilecek toksik bileşenlerin olup olmadığını burada tespit edebiliyoruz. Kriminal vak’aların gereken incelemeleri, yurt dışından gelen petrolün kalite kontrolü laboratuvarlarımızda yapılabiliyor. Her üniversitenin atıl durumdaki cihazlarını toplayıp onları merkezi olarak kullanıma sunmaları cihazların etkin kullanımına yol açacak benzer cihazların tekrarlı alımının önüne geçilebilecektir. Merkez laboratuvarımız aynı zamanda sanayi kuruluşlarına da hizmet ediyor. Böylece üniversite ile sanayi işbirlikleri sağlanıyor. Ülkemizde kurulu merkez laboratuvarları içerisinde en fazla analiz yapan laboratuvarız. Merkez laboratuvarlar modelimiz devlet kuruluşlarımız tarafında incelenip takdir edildi” dedi.
“1,5 TL’YE İMAL EDEBİLİYORUZ”
Çöpe atılan cam şişelerini değerlendirdiklerini ifade eden Bakırdere, “Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın saygıdeğer eşleri Emine Erdoğan himayesinde başlatılan sıfır atık projesi kapsamında biz de üniversite olarak elimizden geleni yapma gayreti sarf ettik. Üniversitemizden kullanılabilir olan cihazları alarak işletmeye aldık. Bunun en güzel örneklerinden bir tanesi ise cam atölyemiz; herkesin evinde kullandığı soda şişelerini cam atıklarını toplayıp onlardan laboratuvar malzemesi yapmaya gayret sarf ediyoruz. Laboratuvar cam malzemelerini yurt dışından satın aldığınız takdirde çok pahalı oluyor. Örneğin bir deneyde kullanılacak gaz ve sıvı ayırıcıyı yurt dışında bin 500 TL’ye alınabilirken biz bunu atık camları kullanarak 1,5 TL’ye imal edebiliyoruz” ifadelerini kullandı.
“UZAY TEKNOLOJİSİNDE KULLANMAK BİZİM ELİMİZDE”
Bakırdere “Demirden at nalı yapmak da, uzay teknolojisinde kullanmak da bizim elimizde. At nalında kullanılan demirin kg fiyatı 3 TL iken uzay teknolojisinde aynı demirin kg fiyatı 3 bin TL’ye yükseliyor. Kullanılan demir aynı ancak teknolojiler farklı. İleri teknoloji üretmek hepimizin ortak hedefi olmalı. Teknolojinin önemi ilkokul düzeylerinde anlatılmaya başlanmalı ve toplumda karşılık bulması için önemi görseller ile vurgulanmalı. TEKNOFEST etkinliğini bu kapsamda çok değerli buluyorum. Merkez Laboratuvarlar da sadece analiz yapılan yerler olmaktan çıkıp milli hedeflere ulaşmaya yönelik kurgulanmalı ve akademisyen sanayi birlikteliğinin oluşmasında kilit rol oynamalıdır” dedi.
(Ahmet Faruk Sarıkoç/İHA)