BEYRUT (AA) - MAHMUT GELDİ - İsrail'in geçen hafta Hizbullah örgütüne yönelik Suriye ve Lübnan'da gerçekleştirdiği saldırıların karşılıksız kalmayacağına kesin gözle bakılıyor.
Lübnan'da 2006 yılında büyük bir yıkıma yol açan İsrail ile Hizbullah arasındaki savaştan bu yana hiç durmayan karşılıklı tehditlerin uyandırdığı endişe, geçen pazar gecesi başkent Beyrut'ta İsrail'e ait 2 insansız hava aracının (İHA) düşmesinin ardından iyice arttı.
Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah, İsrail'e ait 2 İHA'nın, örgütün kalesi olarak bilinen Beyrut'un güney bölgesine düşmesinden birkaç saat sonra yaptığı konuşmada, saldırıların yanıtsız kalmayacağını belirterek İsrail'i tehdit etti.
- "Hizbullah'ın İsrail'e karşı yanıtı kesin olacak"
Lübnan'da Hizbullah'ın da içinde yer aldığı 8 Mart Bloku'na yakın milletvekillerden El-Velid Sukkeriye, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Hizbullah'ın İsrail'in saldırılarına karşılık Lübnan sınırına yakın bölgeleri hedef alabileceğini söyledi.
"Hizbullah'ın İsrail'e yanıtı kesin olacaktır. Çünkü Nasrallah söz verdi, İsrail'i caydırmak için onun ve direnişin doğruluğu bu yanıtı kaçınılmaz kılıyor." diyen Sukkeriye, bunun ne zaman veya nasıl gerçekleşeceğini tahmin etmenin ise güç olduğunu ifade etti.
- Hizbullah'ın yanıtı 11 Eylül'den sonra
İsminin açıklanmasını istemeyen Hizbullah'a yakın bir kaynak ise örgütün İsrail tarafından gerçekleştirilen ihlal ve saldırıların düzeyini aşmayacak bir karşılık vereceği yorumunu yaptı.
İsrail'in son günlerdeki saldırı ve ihlallerinin herhangi bir hedefi vurmaktan çok çatışma kurallarını değiştirmeyle ilgili olduğunu savunan kaynak, Hizbullah'ın muhtemel yanıtının zamanlamasına ilişkin ise şunları kaydetti:
"Muhtemel eylemin, İsrail'e karşı caydırıcı etkisine sahip düzeyde olacağı kesin. Ancak bunun 10-11 Eylül'e denk gelen 10 Muharrem'in yıl dönümünden sonraya kalacağı kanaatindeyim. İsrail'in daha sonra verebileceği karşılıklar dolayısıyla 10 Muharrem etkinliklerinde toplanacak insanların hayatını riske atmanın önüne geçilmelidir."
Kaynak, Hizbullah örgütünün pazartesi gününden itibaren tüm savaşçılarını çağırarak cephelerdeki hazırlık pozisyonunu yüzde 90'a yükselttiğini söyledi.
- Hizbullah'ın muhtemel eylem planları
Lübnanlı askeri strateji uzmanı emekli Tuğgeneral Hişam Cabir de Hizbullah Genel Sekreteri Nasrallah'ın İsrail saldırılarının karşılıksız kalmayacağı açıklamasındaki kararlılığa dikkati çekti.
Örgütün olası eylem planlarına ilişkin ise Cabir, "Hizbullah'ın İsrail'in kuzeyindeki bir yeri İHA ile hedef alması, sınırdan sızarak yakın bir noktayı vurması veya hiç beklenmedik bir şekilde denizden karşılık verme senaryoları muhtemeldir." diye konuştu.
Hizbullah'ın füzeleri kullanmayacağı öngörüsünde bulunan Cabir, çünkü Hizbullah dahil hiç kimsenin savaştan yana olmadığını, hatta ABD'nin İsrail'e sükûnet tavsiyesinde bulunduğu yönünde bilgiler olduğunu aktardı.
Cabir, bununla birlikte karşılıklı eylemler sonucu tansiyonun yükselme ihtimalini de gözardı edemeyeceklerini dile getirdi.
- Ne olmuştu?
Hizbullah örgütünün kalesi olarak bilinen Beyrut'un güney banliyösünde, 25 Ağustos gece saatlerinde İsrail'e ait 2 İHA düşmüştü.
Hizbullah Genel Sekreteri Nasrallah, konuya ilişkin açıklamasında, "Gece saatlerinde yaşanan olay, Beyrut'un güneyindeki bir yeri hedef alan ve kamikaze İHA ile yapılan bir saldırıydı. Bu da düşmanın 14 Ağustos 2006'dan beri gerçekleştirdiği ilk eylemdir." ifadelerini kullanmıştı.
İsrail'in aynı gece Suriye'nin başkenti Şam yakınlarındaki bazı hedefleri vurması sonucu Hizbullah mensubu 2 kişinin öldüğü bilgisini de paylaşan Nasrallah, bunun karşılıksız kalmayacağını söylemişti.
Lübnan'ın doğusundaki Beka bölgesinde bulunan Filistin Halk Kurtuluş Cephesi-Genel Komutanlık'a (FHKC/GK) ait mevziler ise 26 Ağustos'ta gece saatlerinde üç hava saldırısıyla vurulmuştu.
- Başbakan'dan gerginliği önleyici telefon trafiği
Lübnan Başbakan Saad el-Hariri, İHA olayı üzerine Hizbullah ve İsrail arasında tansiyonu yükseltecek olumsuz gelişmelerin önüne geçmek için uluslararası telefon trafiği başlatmıştı.
ABD ve Rusya Dışişleri Bakanlarından sonra Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ile telefonda görüşen Hariri, bölgede sükûneti koruma desteği istemişti.