Yetkililere göre, toplama kamplarında insanlara aşırılığa karşı eğitim veriliyor ve onlara yeni beceriler kazandırılıyor. Fakat birkaç gün önce, Çin hükümetinin kamplarda bulunan insanları zincirleyip gözlerini kapatmasıyla ilgili görüntülerin ortaya çıkmasıyla tüm gözler tekrar toplama kamplarına çevrildi.
Yerel kadın hakları savunucuları, Müslüman nüfusunun çoğalmasının önüne geçmek adına kadınların cinsel organlarına biber dahi sürüldüğünü iddia ettiler.
5 yıl boyunca bu kamplarda tutulmuş olan Ruqiye Perhat, kamp görevlilerinin gözlerine kestirdiği kadınları boş odaya götürüp kafalarına poşet geçirerek, sabaha kadar tecavüz ettiklerini söyledi. Tecavüz vakalarının kamplarda sistematik bir şekilde ilerlediğini ifade eden Perhat, hamile kalan kadınların ise zorla kürtaja maruz kaldığını belirtti.
Çin'den Kazakistan'a kaçmayı başaran Gulzira Mogdyn ise kamplarda sadece tecavüz değil, organlarının zorla alınıp organ mafyalarına satıldığını ortaya attı.