Akıllı telefonların günümüzde hemen hemen her yerde kullanılmasıyla birlikte birtakım sorunlarda ortaya çıkmıyor değil. Sokakta bir kimsenin izinsiz olarak fotoğrafının çekilmesi de bu sorunlar içinde değerlendirilebilir.
Yargıtay Ceza Dairesi özel hayatın kamusal alanda da korunmasına dikkat çekerek sokakta izinsiz fotoğraf çekilmesine dair verilen beraat hükmünü bozarak önemli bir karara imza attı.
Sokakta yürüyen iki kadın, kendilerini uzaktan cep telefonu ile görüntüleyen bir adamın hareketlerinden rahatsız olarak polise haber verdi. Kadınların şikayetçi olmasıyla başlatılan soruşturmada kadınların sokakta arkalarından çekilmiş bir adet fotoğrafı şikayetçi olunan adamın cep telefonunda tespit edilmiştir.
Bunun üzerine kamusal alanda kişilerin rızası olmadan fotoğraf çeken şüpheli hakkında “özel hayatın gizliliğini ihlal” suçundan soruşturma başlatılmış ve olay asliye ceza mahkemesine taşınmıştır. Kadınların şikayetçi olması üzerine görülen davada sanık hakkında beraat kararına hükmedilmiştir.
Verilen kararda asliye ceza mahkemesi özel hayatın gizliliğini ihlal suçunun oluşması için kişinin özel hayatına yönelik bir ihlalin olması gerektiğini somut olayda ise kamusal alanda yapılan fotoğraf çekiminin özel hayatın gizliliği suçunun unsurlarını içermemesi nedeniyle ceza verilemeyeceği belirtilmiştir.
Aman Dikkat, Fotoğraf Çekerken Hapis Cezası Almayın!
Asliye ceza mahkemesinin vermiş olduğu beraat kararına karşı savcılık makamı itiraz etmiş dava temyiz edilerek dosya Yargıtay 12. Ceza Dairesine gönderilmiştir. Savcılığın temyiz başvurusunu inceleyen mahkeme, savcılığın itirazını yerinde görerek ilk derece mahkemesi tarafından verilen beraat kararını bozmuştur. Kararda kamusal alanda da kişilerin özel hayat kavramının korunması gerektiğine vurgu yapılmıştır.
Yargıtay 12 Ceza Dairesi, özel hayatın gizliliği konusunda yargılama yapacak diğer mahkemelere de emsal niteliğinde bir karara imza atarak özel hayatın yalnızca kişinin yaşamış olduğu dört duvardan meydana gelmediği, kişilerin kamusal alanda da bedensel ve kişisel varlıklarının korunması gerektiğine hükmetmiştir.
Somut olayda ilk derece mahkemesinin vermiş olduğu beraat kararı “sokakta bir kişinin dolaşıyor olması izinsiz olarak ses veya görüntüsünün kaydedilmesine rıza göstermesi anlamına gelmez” denilerek kamusal alanda özel hayatın gizliliğinin ihlal edilmiş olabileceği gerekçesiyle oy birliği ile kararı ilk derece mahkemesinde tekrar görülmek üzere savcılığın temyiz başvurusunu kabul etmiştir.