TUNUS (AA) - ADİL ES-SABİTİ - Tunus'ta Cumhurbaşkanlığı için yeniden aday olan eski Cumhurbaşkanı Muhammed Munsif el-Merzuki, seçimleri kazanması durumunda ilk icraatının "yolsuzlukla mücadele" olacağını söyledi.
2011-2014 yılları arasında Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan Merzuki, yeniden seçilmesi durumunda yapmak istediklerine ve hangi konulara yoğunlaşacağına ilişkin AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Seçimleri kazanması halinde ülkeyi "korkunç bir şekilde" yıpratan yolsuzluğu ortadan kaldırmak için çaba sarf edeceğini belirten Merzuki, "Cumhurbaşkanı Baci Kaid es-Sibsi'nin göreve geldikten sonraki ilk icraatı, yolsuzluk yapanlarla uzlaşı oldu. Seçilirsem benim ilk yapacağım iş, yolsuzlukla mücadele için parlamentoya yasa tasarısı sunmak olacak." dedi.
Merzuki, Cumhurbaşkanlığı koltuğuna yeniden oturmak istemesinin ardındaki sebebi ise şöyle ifade etti:
"Elimde bazı yasa tasarıları var. Bunların Tunus'un geleceğini dizayn için hazır olması gerektiğini düşünüyorum. Su, tohum ve denizle ilgili yasa tasarıları. Parlamentonun Tunus'u kurtaracak yasa tasarılarını kabul etmeyeceğini sanmıyorum. Ayrıca Cumhurbaşkanı'nın kamu malını yönetme konusunda örnek olması gerektiğine inanıyorum. Bu görevi yerine getirmiş ve başarılı olmuştum. Tunus ve Arap dünyasına belki de garip gelecek bir fikri taşımak için geri dönmem gerekiyor. O da, yöneten değil, örnek olan bir Cumhurbaşkanı'na ihtiyacımız olduğu düşüncesi."
- "Tunus'ta kamu mallarında savurganlık yapılıyor"
Eski Cumhurbaşkanı Merzuki, mevcut ekonomi politikalarına da değindi.
Mevcut politikaların sürdürülmesinin krizi derinleştireceğini kaydeden Merzuki, Tunus'un ihtiyacı olan tüm mali kaynakları temin etme gücüne sahip olduklarını dile getirdi.
"Tunus halkına ait olan kamu malı yolsuzluk ve savurganlık yapılarak tüketiliyor" diyen Merzuki, zekice uygulamaya konulacak bazı yasalarla israf edilen kamu malının iadesini sağlamanın mümkün olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın görevinin işleri yoluna koymak olduğunu ancak yolsuzlukla finanse edildiği için halihazırdaki yönetim kadrosunun, bunu yapma imkanının bulunmadığını savunan Merzuki, yeni bir ekonomi politikası ve yolsuzlukla mücadelenin ancak tüm bunlara bulaşmayan isimlerle yapılabileceğini vurguladı.
- "Devrim ve karşı devrim ikilemi geride kaldı"
Tunus'ta devrim ve karşı devrim denkleminin, İslamcılar ve laikler denklemi gibi geride kaldığını, kendisinin de tüm gücüyle bu basit ikilemi aşmak için gayret göstereceğini belirten Merzuki, "Bugünkü ayrım, devrim ve karşı devrim şeklinde değil. Çünkü içinde bulunduğumuz dönemde parlamentoyu feshedecek ve diktatörlük kuracak bir güç bulunmuyor. Onların kendileri de demokrasiden vazgeçebilecek durumda değil. Çünkü demokrasi onların da çıkarına. Bugünkü ayrım ekonomik ve sosyal meseleler. Sen halkın talepleri ve ihtiyaçlarının yanında mısın yoksa yolsuzluk yapanlara mı hizmet ediyorsun?" değerlendirmesinde bulundu.
Seçimi kazanma konusunda en şanslı aday olduğunu savunan Merzuki, fakir bir kesimden geldiğine, 30 yıl ihtiyaç sahibi insanlara sağlık alanında hizmet verdiğine, 2 milyon Tunusluyu fakirlikten kurtarmak için projesi bulunan ve bunun için çalışan tek kişi olduğuna dikkati çekti.
- "İç işlerine müdahaleyi kabul etmeyiz"
Dış politikaya ilişkin de açıklamada bulunan Merzuki, "200 ülke içinde 64 ülkeyle diplomatik ilişkilerimiz var. Bunlar içinde 60’ı ile iyi ilişkilere sahibiz. Benim, Batı ülkeleriyle ilişkilerim oldukça iyi." dedi.
İç işlerine herhangi bir müdahaleyi de kabul etmediğini dile getiren Merzuki, "Bizler rejim değişikliği hedefiyle Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) iç işlerine müdahalede bulunmadık. Bilakis BAE’nin kendisi bizlerin yönetim biçimine müdahalede bulundu. Benim üzerime düşen de Tunus’u savunmaktır. Benim BAE ile herhangi bir kötü ilişkim yok, benim görevim Tunus’un bağımsızlığını, ilkelerini ve onurunu korumaktır” diye konuştu.
- "Suriye meselesi, ilkesel bir duruş"
Suriye ile diplomatik ilişkilerin kesilmesi konusunda ise eski Cumhurbaşkanlığı döneminde aldığı kararların arkasında duran Merzuki Suriye konusunun ilkesel bir duruş olduğunu belirterek Suriye halkının da hak ve özgürlükler konusunda halkımız gibi haklara ve demokratik bir yapıya sahip olması durumunda ilişkilerin yeniden kurulmasında hiçbir sakınca görmediğini vurguladı.
Libya krizine de değinen Merzuki, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bizler, Libya’da meşru ve uluslararası desteği alan meşru hükümetin yanındayız. Libya’daki tarafların da aralarında anlaşmaya varmalarını temenni ederiz. Libyalı taraflar aralarında anlaşmaya vardıklarında bizler de Libya’da var olan meşru hükümetle -her kim olursa olsun- ilişki kurarız. Bu Hafter olur, ya da ona karşı olur bu bizim sorunumuz değildir. Bizim için önemli olan onların aralarında anlaşmaya varmalarıdır."
Tunus'ta 15 Eylül'de Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin düzenlenmesi bekleniyor.