Piri Reis Kimdir?
1465 – 1554 tarihleri arasında yaşayan Türk denizci, kartograf ve kaşif olan Piri Reis, dünya tarihinin en büyük denizcileri arasında yer almaktadır. Amerika kıtasını gösteren dünya haritaları ve Kitab – ı Bahriye adlı denizcilik kitabı ile tüm dünyada tanınan Piri Reis, döneminin ötesinde keşifler yapmış ve bugünküne yakın haritalar yapmayı başarmıştır.
Piri Reis, Türk denizcilik tarihinin açısından önemli olduğu kadar dünya tarihi açısından da büyük bir yere sahiptir. Deniz yolculukları sırasında gözlemelerinden yararlanarak döneminin çok ötesinde bir harita hazırlamayı başarmıştır. 1513 yılında ilk dünya haritasını çizen Piri Reis, dünya denizcilik tarihine adını altın harflerle yazdırmayız başarmıştır.
İlk Yılları ve Denizciliğe Başlangıcı
Ahmet İnb – i el – Hac Mehmet El Karamani künyesine sahip olan Piri Reis’in asıl adı, Muhyiddin Piri Bey’dir. Kitab – ı Bahriye ve çizdiği detaylı dünya haritaları ile büyük bir üne kavuşmuştur.
1465 – 1470 yılları arasında doğduğu düşünülen Piri Reis, Karamanlı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. II. Mehmet ( Fatih Sultan Mehmet) döneminde padişahın emri ile Muhyiddin Piri ailesi Karaman’dan İstanbul’a göç etmişlerdir. Uzun süre İstanbul’da yaşayan aile buradan Gelibolu’ya göç etmişlerdir. Piri Reis aynı zamanda dönemin ünlü denizcilerinden Kemal Reis’in yeğenidir.
Piri Reis denizcilikle ilk defa amcası aracılığıyla tanışmıştır. Amcası Kemal Reis’in yanında başladığı denizcilik hayatında, 1487 – 1493 yılları arasında Akdeniz sularında korsanlıkla devam etmiştir. Amcası Kemal Reis ile birlikte Akdeniz’de, Sicilya, Korsika, Sardunya ve Fransa kıyılarına kadar yapılan akınlara katılmıştır.
1486 yılında Endülüs Müslümanlarının hakim oldukları son şehir olan Gıranata’da katledilen Müslümanların Osmanlı’dan yardım istemesi üzerine, dönemde güçlü bir donanamaya sahip olmayan Osmanlı, Kemal Reis’i Osmanlı sancağı ile İspanya’ya göndermiştir. Bu sefere katılan Piri Reis, amcası ile birlikte İspanya Müslümanlarını, Kuzey Afrika’ya taşımıştır.
II. Beyazid’in Venedik seferi için hazırlık yapmasının üzerine, Akdeniz sularında korsanlık yapan denizcileri Osmanlı donanmasında görev yapmak üzere çağırmıştır. 1494 yılında amcası ile İstanbul’a padişahın huzuruna çıkan Piri Reis, resmi olarak Osmanlı donanmasına girmişlerdir.
Piri Reis, Osmanlı ve Venedik arasında yapılan mücadelelerde deniz kontrolünün sağlanması için gemi komutanı olarak göreve başlamıştır. Bu seferler sayesinde ilk defa savaş gemisi kaptanı olmuştur. Yapılan mücadeleler sonucunda Venedikliler barış talep etmişlerdir.
1495 – 1510 yılları arasında Piri Reis birçok farklı kritik bölgede görev yapmıştır. Bu bölgeler arasında; İnebahtı, Moton, Koron, Navarin, Midilli, Rodos vb. deniz seferleri yer almaktadır.
Denizlerde uzun süre yaptığı seyahatler sonucu gördüğü yerleri ve yaşadığı birçok olayı Kitab – ı Bahriye adlı eserinde kaleme almıştır. Bu kitap aynı zamanda dünya denizcilik tarihi içinde ilk kılavuz kitaplar arasında yer almaktadır.
Denizcilik Çalışmaları
1511 yılında amcası Kemal Reis’in ölümü üzerine Piri Reis, Gelibolu’ya yerleşmiştir. Meşhur Barbaros Kardeşler’in kontrolünde olan donanmada, Muhiddin Reis ile bazı seferlere katılsa da Gelibolu’da kalmayı tercih etmiş ve eserleri üzerine yoğunlaşmıştır.
1513 yılında ilk dünya haritasını çizmiştir. Atlas Okyanusu, İber Yarımadası, Batı afrika ve Amerika’nın doğu kıyılarının gösterildiği haritanın üçte birlik kısmı günümüze kadar ulaşmayı başarmıştır.
1516 – 1517 yılları arasında tekrardan donanmada göreve başlayan Piri Reis, Derya Beyi rütbesine getirilmiştir. Mısır seferine katılarak Nil Nehrini çizme imkanı elde eden Piri Reis, İskenderiye’nin ele geçirilmesinde önemli bir rol üstlenmiştir.
80 yaşında Portekiz ve Osmanlı arasında yaşanan deniz mücadelesinde, Portekizlileri Hürmüz adasına kadar kovalamıştır. Adaya sığınan Portekizlilerin bölge halkından yardım almasına kızan Piri Reis adayı yağmalatmıştır. Mısır valisinin şikayeti üzerine yargılanan Piri Reis, 1554 yılında Kanuni Sultan Süleyman’ın fermanı ile Kahire’de idam edilmiştir. İdamının ardından tüm terekesine devlet tarafından el konulmuştur.