Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, yeni yargı paketine ilişkin, ”82 milyon vatandaşımızın birinde bile ‘Bana karşı adalet farklı tutuma girer’ düşüncesi varsa burada adalet tecelli etmemiş demektir. Biz uygulayıcılar, yargı paydaşları, bu ülkenin vatandaşları olarak eksikler neredeyse bunu tamamlamak zorundayız. Hukuku her şeyin üstünde gören anlayışta adalet tecelli olur. İnsan susuz, ekmeksiz, aşsız kalabilir ama adaletsiz asla ayakta kalamaz" dedi.
Kutadgu Bilig’in Yusuf Has Hacib tarafından yazılışının 950’inci yıl dönümünde düzenlenen panele Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, çok sayıda hukukçu ve öğrenci katıldı. Program öncesi Türkiye Barolar Birliği Hukuk Müzesi’nin açılışı yapıldı. Programda konuşan Adalet Bakanı Gül, 950 yıl önce ortaya konulan Kutadgu Bilig’in adeta ’yargı-adalet reformunun bin yıl önce tecelli ettiği eser” olduğunu ifade ederek, “Aradan bin yıl geçiyor ve bin yıl sonra yine biz adalet nasıl daha iyi tecelli eder, onun arayışı içinde oluyoruz. İnsanlığın var oluşundan beri her zaman insanlık adalet duygusuyla ayakta durmuştur. Bu kıyamete kadar da böyle devam edecektir. Esasen bakıldığında 950 yıl önce ne söylenmiş, şimdi neyi arıyoruz aynı şeyler. İnsan susuz, ekmeksiz, aşsız kalabilir ama adaletsiz asla ayakta kalamaz. İşte bu duygu çerçevesinde mutluluğun bilgisi Kutadgu Bilig, devletin, hükümetlerin, yönetimin adil davranmasıyla mümkün olur. Mutluluğun formülü, bilgisi nedir? Adalettir. Bizlerin de savunma, iddia, yargılama makamı olarak aradığımız, ortaya çıkarmaya çalıştığımız değer adalet değeridir. Yusuf Has Hacip’in dediği gibi ‘Adalet göğün direğidir.’ Bugün başımıza gökyüzü düşmüyorsa, gökyüzü kendi yörüngesinde duruyorsa adalet sayesindedir. Ama adaletin olmadığı yerde başımıza gök düşmüş gibi bütün toplum bundan etkilenir” şeklinde konuştu.
"HUKUKU HER ŞEYİN ÜSTÜNDE GÖREN ANLAYIŞTA ADALET TECELLİ OLUR"
Yargı reformu strateji belgesine de değinen Bakan Gül, birileri için, bir kesim için değil, toplumun her kesimi için adaletin dağıldığı bir sistemi istediklerini vurguladı. Gül, “Uygulamada bir hakkın böyle olsa bile eğer 82 milyon vatandaşımızın birinde bile ‘Bana karşı adalet farklı tutuma girer’ düşüncesi varsa burada adalet tecelli etmemiş demektir. Biz uygulayıcılar, yargı paydaşları, bu ülkenin vatandaşları olarak eksikler neredeyse bunu tamamlamak zorundayız. Bin yıl önce bu işin çilesiyle arayış içinde olan Kutadgu Bilig gibi bizler de bu reform adım adım hayata geçtikçe yargıya olan güvenin, adalete olan inancın artmasını temel olarak sağlamış olacağız. İyi kanun kadar iyi uygulama da, yürütmenin de kendini hukuka bağlı görmesi gerekir. Yürütme hukukun üstünde değil. Hukuku her şeyin üstünde gören anlayışta adalet tecelli olur. Bu duyguyu hep birlikte adım adım hem mevzuatıyla, hem uygulamasıyla hayata geçirirsek mutluluğun bilgisine o zaman ulaşmış oluruz. Çünkü hukuk devleti akşam yatağına yattığında, sabah kalkınca kendinden, ülkesinden, toplumdan emin ve güvende hissederek uyuyorsa orada hukuk devleti inşa edilmiş demektir” şeklinde konuştu.
"DEVLETLERİN İYİ VEYA KÖTÜ OLMALARI YÖNETİCİLERİNE BAĞLIDIR"
Türklerin tarihin her sahnesinde olduğunu vurgulayan Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit ise, ”Türklerin içinde olmadığı bir dünya tarihi yazılamaz. Tarihin ilk döneminde, orta döneminde ve son döneminde biz hep vardık. Adalet ile devletin bekası arasında doğrudan bağ vardır. Adalet olmayınca devlet olmaz. Türk dünyasının yetiştirdiği önemli bilginlerden biri Yusuf Has Hacib’tir. Kutadgu Bilig’de konular incelendiğinde bir edebiyat eseri, bir siyasetname, bir ansiklopedik değer taşıyan bir eser olduğu anlaşılır. Devletlerin iyi veya kötü olmaları yöneticilerine bağlıdır. Devlet adamı denilince akla devlet, devlet adamı denilince devlet akla gelir. Devlet adamlarının hem resmi işlerinde hem özel hayatındaki davranışlarıyla topluma örnek olmaları gerekir. Kamu etiği altında bu kurallar incelenmektedir. Hakimlerin yargılama sırasında özel yaşamlarında uymaları gereken davranış kuralları ise yargı etiğinin kurallarını içerir” dedi.
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu, Kutadgu Bilig’in yazılışının 950’nci yılının Türkiye Barolar Birliği’nin kuruluşunun 50’nci yılına denk geldiğini ifade ederek, “Kimse yokken biz vardık, kimse yokken Türkler vardı. Orta Asya’da vardı, sonra bu coğrafyaya geldi. Orta Asya’dan buraya gelerek kökümüzden kopmadık. İşte bu kökün en önemli ispatlarından biri Kutadgu Bilig. Yusuf Has Hacip’in başyapıtı. Kutadgu Bilig ne demek? Mutluluk bilgisi demek. Bu mutluluk bilgisinin özü nedir? Tam göbeğinde adalet var. Adalet varsa gerçek anlamda mutluluk olur, adalet, devlet, akıl, akıbet. İşin özeti şu; Kutadgu Bilig bu günün evrenselleşmiş adalet kavramının altında en temel yapı taşlarından biridir. Yusuf Has Hacip ve Kutadgu Bilig olmasaydı bugünün adalet kavramı belki de böyle şekillenmezdi. Evrenseli kucakladığımızda lütfen sevgili genç meslektaşlarım biliniz ki aslında aynı zamanda Türk milletinin temel değerlerini ve imzasını sahipleniyorsunuz” şeklinde konuştu.
(İHA)