Yalçın'ın yaptığı yazılı açıklamadan satır başladı şöyle:
Türkiye; bir yandan 2023 hedeflerine doğru emin adımlarla ilerlerken, diğer yandan da içeride ve dışarıdaki düşmanlar ve onların taşeronlarıyla çetin bir mücadeleye girişmiştir.
Uzun yıllardan beri ilk defa terörle mücadelede çok büyük başarılara imza atılmış, içeride bilhassa PKK terörünün kökü, kazınma noktasına gelmiştir.
Kuruluşundan beri akrebin kıskacında yoğurulan Türkiye; zaman içinde kendi kendine yetmeyi, kendi güvenliğini sağlamayı, savunma ve ekonomide bağımsız ve gelişmeci adımlar atmayı öğrenmiştir.
Batılı ülkelerin bitmeyen şantajlarıyla yürüyen dış politikada, asimetrik ilişkilerden hemen her alanda eşit şartlarda masaya oturma noktasına gelinmiştir.
Türkiye; egemenlik haklarını, mevcudiyet ve bekasını korumak yolunda, kuruluş ilkelerine yaraşır surette, hem diplomatik hem askerî hem de siyasi anlamda haysiyetli bir mücadele vermektedir.
Suriye’de kendi güvenlik çıkarlarını, bu ülkenin toprak bütünlüğünü korumak ve barışı temin etmek üzere bulunan Türkiye, Doğu Akdeniz’deki hayati çıkarlarını muhafaza için de uluslararası hukuk çerçevesinde cesur, bağımsız ve haysiyetli adımlar atmaktadır.
Libya ile imzalanan münhasır ekonomik bölge sınırlandırma anlaşması, bu çerçevede büyük önem taşımaktadır.
Ancak Türkiye, atalarının emperyal mirasına layık şekilde büyük bölge devleti ve küresel aktör olma yolunda ilerledikçe, önüne içeriden ve dışarıdan yeni engeller çıkarılmaktadır.
Satın alınmış yeni politikacılar ve beyinleri kiralanmış sözde aydınlarla bu kutlu yürüyüş durdurulmaya, önlenmeye çalışılmaktadır.
Türkiye, bölgesinde ve dünyada birçok cephede emperyalizme karşı gayriresmî savaş hâlindedir.
Bölgenin arz ettiği manzara, âdeta 1. Dünya Savaşı yıllarını andırmaktadır.
Hâl böyleyken millî mutabakat zeminde yer alması gerekenler, üzerine düşen tarihi sorumluluğunu unutarak, Türkiye’nin etine aşeren uluslararası aktörlerin dümen suyuna girmiştir.
Ancak üzerine düşen tarihî mesuliyeti kuruluşundan beri büyük bir ciddiyet, sabır ve tutarlılıkla yerine getiren MHP; bu durum karşısında eskisinden katbekat uyanık, müteyakkız ve ayaktadır.
Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’nin yönetiminde; Türkiye’nin içinden geçtiği zorlu vasatın değerlendirilmesi, geleceği dönük isabetli, kararlı adımların atılması ve ülkenin en az yüz yılını garanti altına almayı hedefleyen bir siyasi uzlaşmanın esri olan Cumhur İttifakının sürdürülmesi gibi konuların ele alınacağı bir toplantı yapılacaktır.
Yeni yılla birlikte gerçekleştirilecek toplantıda, bütün şer odaklarının ve ortaklarının milletin desteğiyle etkisiz hâle getirilmesi, çirkin oyunların bozulup kirli tezgâhların yıkılması için MHP’nin yürüttüğü siyasetin ayrıntıları da ele alınacaktır.
Söz konusu toplantı; Ankara Meyra Otel’de, 10 Ocak 2020 tarihinde başlayıp 12 Ocak pazar günü tamamlanacaktır.
Toplantıya MYK, MDK üyeleriyle milletvekilleri ve il başkanları katılacaklardır.