15 Temmuz akşamı Ankara’da yeğeninin düğüne katılan 60 yaşındaki Selahattin Yaşar, düğünü bırakıp darbeye karşı mücadele ederken yaşandı. Yaşar, o gün yaşananları, "O gün yeğenimin düğününe gitmiştim. Düğün sırasında gelen bir mesajla darbe yapmaya kalkışıldığını öğrendim. Hemen İstanbul’da asker olan bir yeğenimi arayıp kendisinden bilgi aldım. Düğünü bırakıp sokağa çıkmaya karar verdik. Hatta düğünde bulunan bazı kişiler bize izin vermedi. Gidip sizleri öldürürler dediler. Benim dedem 17 yaşındayken Çanakkale’de şehit olmuş, ben 57 yaşındayım, ondan 40 sene fazla yaşamışım dedim. Daha sonra kısmımız özel hareket binasına gitti, bir kısmımız da emniyet binasına gitti. Tabii emniyet binasının oraya geldiğimizde binayı vurmuşlardı. Akköprü’nün üzerine geldik, burada iki adet zırhlı araç vardı, üzerinde makineli tüfekli, yerde de bir kaç asker gördük. Bunları gördüğümüz kadarıyla uzman çavuşlardı. Köprünün üzerinde kadın da vardı, hamileydi. Vatansız yaşamaktansa ölmek daha iyi dedi. Biz zor da olsa kendisini ikna edip köprüden uzaklaştırdık. Bir başka kadın daha geldi. Köprünün üzerinde bulunan askere tepki göstererek, oğlum siz ne yapıyorsunuz, siz kime tüfek doğruluyorsunuz, hiç utanmıyor musunuz diye bağırdı. Bize yakın olan asker geri döndü. Askerin geri dönmesiyle biz herhalde vazgeçtiler diye düşünürken, birden üzerimize ateş açıldı. Helikopterden de bomba atıldı. O sırada bana seken kurşunların parçaları isabet etti, öyle düşünüyorum. Sıcaklık hissettim. Yanımda bulunan bir çocuk da vuruldu. Yere düşünce bana, abi sen göğsünde vurulmuşsun dedi. Üzerimde beyaz bir elbise vardı, bir baktım kan olmuş. Sonra iki kişi gelip bizleri oradan alıp hastaneye götürdü. Tedavimiz bitti, evimize geldik. Şimdi şunu rahatlıkla söyleyebilirim, Allah o gün bizden korkuyu aldı, onlara verdi. Unutmadığım iki olay var, biri 17 yaşında bir genç kızın darbe girişimi sırasında vurulması ve yürüyememesi, diğeri ise hamile olan kızımızın, vatansız yaşamaktansa ölürüm daha iyi demesi. Bugün yine olsa yine cevap veririz, ama daha farklı olacaktır kesinlikle. Darbe girişimi sırasında gazi oldum, ama şehit olmayı çok isterdim. Çünkü yaş olarak artık dünyadan bir beklentimiz yok. Şüheda torunuyuz, keşke şehitlik nasip olsaydı" diyerek anlattı.