Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Kabinesi İki Yıllık Değerlendirme Toplantısı’nda konuştu.
Gençlik ve sporda geleceğin teminatı gençleri her alanda destekleyen politikaları ve yatırımları hayata geçirdiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu çerçevede, son iki yılda yaklaşık 4.5 milyar liralık rakamla 979 yatırımı tamamladık. Türkiye’de 18 yıl önce sadece 9 adet olan gençlik merkezi sayısını 338’e çıkardık. Üye olarak bu merkezlerden faydalanan gençlerimizin sayısı 2.5 milyona ulaştı. Son 2 yılda bu merkezlerde 5.5 milyonu aşkın gencimizin iştirak ettiği 400 bini aşkın faaliyet gerçekleştirdik. Ülke çapında sayıları 39’u bulan gençlik kamplarımızdan son 2 yılda 261 bin 500 gencimiz faydalandı” ifadelerini kullandı.
“SON 2 YILDA TOPLAMDA 84 BİN 427 YATAK KAPASİTELİ 117 ADET YÜKSEKÖĞRENİM YURDUNU HİZMETE ALDIK”
Yükseköğrenim yurtlarının sayısını 190’dan 795’e, kapasitesini 182 binden 707 bine çıkardıklarını anımsatan Erdoğan, şunları aktardı:
“Eskiden koğuş sistemiyle hizmet veren yurtlarımızı otel konforuyla donattık. Son 2 yılda toplamda 84 bin 427 yatak kapasiteli 117 adet Yükseköğrenim Yurdunu hizmete aldık. Yükseköğrenim harçlarını kaldırırken, biz 18 yıl önce sadece 45 lira olan aylık burs/kredi miktarını 2018 yılında 470 liraya, 2019 yılında 500 liraya, bu yıl ise 550 liraya yükselttik. Yüksek kapasiteli 39 modern stadyum inşası hedefinde 2 yıldaki 4 ilaveyle 26’ya ulaştık. Sporun tabana yayılması ve elit sporcu yetiştirilmesi için başlattığımız faaliyetlere, son 2 yılda 10 bin 500 gencimiz katıldı. Yine son 2 yılda lisanslı sporcu sayısındaki artış yüzde 21, spor kulübü sayısındaki artış yüzde 16, özel spor tesisleri sayısındaki artış yüzde 23 olarak gerçekleştir. 2018 - 2020 yılları arasında tüm yaş gruplarımızdaki milli sporcularımız, katıldıkları uluslararası müsabakalarda 15 bin 573 madalya kazandı. Bu dönemde 74 yeni gençlik ve spor tesisini de hizmete aldık.”
“SON 2 YILDA TOPLAMDA 25 BİN 239 YATAK KAPASİTELİ 10 YENİ ŞEHİR HASTANEMİZİ HİZMETE SUNDUK”
Sağlıkta tarihin en büyük reformuyla millete verdikleri hizmetlerin standardını dünya ortalamasının çok üzerine çıkardıklarını bildiren Erdoğan, “Sadece son 2 yılda toplamda 25 bin 239 yatak kapasiteli 10 yeni şehir hastanemizi hizmete sunduk. Bunlar; Kayseri, Elazığ, Manisa, Eskişehir, Ankara-Bilkent, Bursa, Başakşehir Çam ve Sakura, İstanbul Okmeydanı Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu, Kartal Dr. Lütfi Kırdar, Erzurum Şehir Hastaneleridir. Son 18 yılda hastane yatak kapasitemizi 164 binden 246 bine, nitelikli yatak kapasitemizi ise 19 binden 148 binin üzerine çıkardık. 378 binden devir aldığımız sağlık çalışanı sayımız bugün 1 milyon 101 bini geçti. 58 adet olan MR sayımız 909 adede, 323 adet olan tomografi sayımız 1213 adede, 4891 adet olan diyaliz cihazı sayımız 18 bin adede yükseldi. 112 acil sağlık istasyonu sayımız 481 adetten 2 bin 985 adede, 618 olan ambulans sayısını 5 bin 437 adede yükselttik. Hatırlayın o günleri, ambulanstan başka her şeye benziyordu” diye konuştu.
"EVDE SAĞLIK HİZMETLERİNDEN TOPLAM 1 MİLYON 606 BİN VATANDAŞIMIZ FAYDALANIYOR"
Evde sağlık hizmetlerinde toplam 1 milyon 606 bin vatandaşın faydalandığını söyleyen Erdoğan, “Ayrıca korona virüs ile daha etkili mücadele için 1008’er yatak kapasiteli Yeşilköy Prof. Dr. Murat Dilmener ve Sancaktepe Prof. Dr. Feriha Öz Acil Durum Hastanelerini de devreye soktuk. Bunların her biri 1008’er yataklı ama bir özellikleri daha var. Her ikisine de uçak iniyor. Yürüme mesafesinde inip hemen hastaneye acil duruma gelebiliyorsunuz. Ne düşünerek bunu böyle yaptık? İstedik ki; sağlık turizminde gelenler rahatlıkla gelsin. Geldiğinde de buradan ambulans alsın ve direk hastaneye götürsün. Tedavisini olsun. Sonrasında hangi ülkeden geldiyse ambulans uçakla hangi ülkeden geldiyse oraya gitsin veya ülke içindeyse gideceği yere gitsin. Uluslararası anlamda Türkiye bunu yakaladı, bunu görsünler. Aynı şekilde Çam ve Sakura hastanesi de bu özelliklere sahip. O da bu denli güzel. Helikopterler onun tepesine rahatlıkla inebiliyor. Orada Helportu var. Bütün bunlarla sağlık turizmindeki adımımızı atıyoruz” ifadelerini kullandı.
“SALGIN DÖNEMİNDE TÜM SAĞLIK HİZMETLERİNİN KESİNTİSİZ VE EN İYİ ŞEKİLDE VERİLMESİNİ TEMİN ETTİK”
Türkiye’ye giriş ve çıkışlardaki sağlık kontrolleri için 8 sınır kapısında Sahra Hastanesi kurduklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugüne kadar 136 ülke ve 4 uluslararası kuruluşun sağlık malzemesi desteği talebini karşıladık. Çeşitli sebeplerle geçici olarak yurt dışında bulunan 138 ülkedeki 90 binden fazla vatandaşımızı kurduğumuz hava, kara ve deniz köprüleriyle ülkemize getirdik. Bu vatandaşlarımızın sağlık kontrollerini yaparak, karantina süreçlerini takip ederek, gerektiğinde hastanelerde tedavilerini yürüterek sağ salim ailelerine kavuşmalarını sağladık. Salgın döneminde tüm sağlık hizmetlerinin kesintisiz ve en iyi şekilde verilmesini temin ettik” diye konuştu.
“2002 YILINDAN BU YANA HAKİM, SAVCI VE PERSONEL SAYISINI YÜZDE 177 ORANINDA ARTIRARAK, YARGIDA İNSAN KAYNAKLARI KAPASİTESİNİ GÜÇLENDİRDİK”
Adalette Türk milletinin hak ve hukuk arayışına cevap verecek pek çok reformu hayata geçirdiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2002 yılından bu yana hakim, savcı ve personel sayısını yüzde 177 oranında artırarak, yargıda insan kaynakları kapasitesini güçlendirdiklerini hatırlatarak, “Son iki yılda 5 bin 344’ü hakim ve savcı olmak üzere adalet hizmetlerinde görev yapmak üzere 24 bin 64 yeni personel alımı yaptık. Geçmişte adalet sarayı diye bir şey yoktu. Maalesef merdiven altı hizmet diyebileceğimiz durumda adalet hizmetleri dağıtılıyordu. Biz adalet saraylarını getirdik. Bu adalet saraylarını yapmak suretiyle artık hakim ve savcılarımız çok daha rahat, huzurlu hizmet verir hale geldiler. Geçtiğimiz 18 yılda ilk derece mahkeme sayısını adli yargıda yüzde 76, idari yargıda yüzde 32 artırarak mahkemelerin yükünü azaltmıştık. Son iki yılda 554 yeni mahkemeyi daha hizmete aldık. Adli yargı istinaf mahkemelerini ilk olarak 7 yerde faaliyete geçirdik, sonra bu sayıyı 15’e çıkardık. İdari yargı istinaf mahkemelerini de 2016 yılında yine 7 bölgede faaliyete geçirmiştik, bu sayıyı 8’e çıkardık. Böylece istinaf mahkemelerini güçlendirerek, Yüksek Mahkemelerin iş yükünü azaltmanın yanında, uyuşmazlıkların daha etkin ve hızlı şekilde çözülmesini sağladık” değerlendirmesinde bulundu.
“ PKK’YA YÖNELİK 224 BİNİ KIRSALDA, 10 BİNDEN FAZLASI ŞEHİRLERDE OLMAK ÜZERE TOPLAM 234 BİNİN ÜZERİNDE OPERASYON GERÇEKLEŞTİRDİK”
Son 18 yılda yaptıkları 269 adet adalet hizmet binasının 38’ini son iki yılda inşa ettiklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Vatandaşlarımızın haklarına daha zahmetsiz ve az masrafla kavuşabilmesi için iş uyuşmazlıklarında arabuluculuğu zorunlu hale getirdik. Son iki yılda arabulucuya giden dosyaların yüzde 63’ü başarıyla sonuçlandı. 2019 yılında kanunlaşan birinci yargı paketi ile temel hak ve özgürlüklerin korunması ve ifade özgürlüğünün güçlendirilmesi amacıyla istinafta kesinleşen bazı suçlarda temyiz yolunu açtık. Hakim ve savcı adaylığı mülakat kurulunun üye sayısını 5’ten 7’ye çıkararak daha geniş tabanlı bir yapıya kavuşturduk. İnfaz düzenlemesiyle, hem adaletin tecellisini, hem de hükümlülerin topluma kazandırılmasını gözeten yeni bir sisteme geçtik. 15 yıl kıdemi bulunan avukatların yeşil pasaport alabilmesini sağladık. Çoklu baro düzenlemesini de içeren ve avukatların kılık kıyafetten baro keseneğine kadar pek çok haklarını hukuki güvence altına alan bir düzenlemeyi de geçtiğimiz hafta hayata geçirdik” ifadelerine yer verdi.
“PKK’YA YÖNELİK 224 BİNİ KIRSALDA, 10 BİNDEN FAZLASI ŞEHİRLERDE OLMAK ÜZERE TOPLAM 234 BİNİN ÜZERİNDE OPERASYON GERÇEKLEŞTİRDİK”
İçişlerinde son iki yılda terör örgütleri ve teröristlerle mücadelede tarihi başarılar elde ettiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölücü terör örgütü PKK’ya yönelik toplam 234 binin üzerinde operasyon gerçekleştirdiklerini bildirerek, “Ülkemizi, sınırlarımızın içinden ve dışından gelecek her türlü tehdide karşı korumak, vatandaşlarımızı bu cennet vatanda huzur ve güven içinde yaşatmak, devlet olmamızın en başta gelen şartıdır. Bunun için, terörle mücadeleyi de kapsayan iç ve dış güvenlik konuları daima önceliklerimizin başında yer almaktadır. İçişlerinde; son iki yılda terör örgütleri ve teröristlerle mücadelede tarihi başarılar elde ettik. Bölücü terör örgütü PKK’ya yönelik 224 bini kırsalda, 10 binden fazlası şehirlerde olmak üzere toplam 234 binin üzerinde operasyon gerçekleştirdik. Bu operasyonlarda 950’si ölü, 732’si yaralı veya sağ, 672’si teslim olmak üzere toplam 2 bin 354 teröristi etkisiz hale getirdik. İkna çalışmalarıyla 530 teröristi örgütün pençesinden kurtardık. Böylece yurt içi terörist mevcudu 400’lü rakamlara kadar geriledi. Sadece son 1,5 yılda PKK’nın 400’e yakın eylemini engelledik” açıklamasında bulundu.
“DEAŞ VE EL KAİDE TERÖR ÖRGÜTLERİNE YÖNELİK YURT İÇİNDE 2 BİN 652 OPERASYON YÜRÜTEREK, 635 TERÖRİSTİ ETKİSİZ HALE GETİRDİK VE 5 EYLEMİ ENGELLEDİK”
15 Temmuz darbe girişimi başta olmak üzere, son dönemde Türkiye’ye ve Türk milletine yönelik en büyük ihanetlerden birinin faili FETÖ’yle mücadele amacıyla 17 bin operasyon gerçekleştirdiklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “FETÖ’nün bürokrasiden iş dünyasına kadar tüm yapılanmalarını önemli ölçüde yıktık, kalanları da tespit ettikçe temizlemeye devam ediyoruz. DEAŞ ve EL KAİDE terör örgütlerine yönelik yurt içinde 2 bin 652 operasyon yürüterek, 635 teröristi etkisiz hale getirdik ve 5 eylemi engelledik. 2017 yılbaşından bugüne kadar ülkemizde DEAŞ tarafından tek bir eylem dahi gerçekleştirilememiştir” şeklinde konuştu.
“TERÖRDEN ARINDIRDIĞIMIZ YERLERE GÖNÜLLÜ OLARAK DÖNEN SURİYELİ SAYISI 402 BİNİ AŞTI”
Uyuşturucu ile mücadele kapsamında son iki yılda toplam 364 bin 346 operasyon yürüttüklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Vatandaşlarımızı ve özellikle gençlerimizi zehirleyen uyuşturucu tüccarlarına göz açtırmamakta kararlıyız. Düzensiz göçle mücadele çalışmalarımız kapsamında geri gönderme merkezlerinin kapasitesini 8 bin 124 kişi artışla 20 bine, sayısını da 9 ilaveyle 28’e çıkardık. Terörden arındırdığımız yerlere gönüllü olarak dönen Suriyeli sayısı 402 bini aştı. Halen ülkemizde bulunan Suriye’den ve diğer yerlerden gelmiş sığınmacıları da yakından takip ediyoruz” dedi.
"TRABLUS’U TEHDİT EDEN DARBECİLERİ GERİLETEREK, LİBYA HALKININ GÜVENLİĞİNİ TEMİN ETTİK VE GELECEĞİNE UMUTLA BAKMASINI SAĞLADIK"
Milli savunmada, Türkiye’nin ve Türk milletinin huzuru ve güvenliği için gece gündüz çalışan Türk ordusunu her alanda güçlendirdiklerini kaydeden Erdoğan, şunları aktardı:
“Fırat Kalkanı Harekatına ilaveten Zeytin Dalı, Pençe, Barış Pınarı ve Bahar Kalkanı harekatlarıyla güney sınırımızda oluşturulmaya çalışılan terör koridoruna yeni darbeler indirdik. Irak sınırımızdan sızan teröristlerin önlerini kesmek için sınır ötesinde güvenli bölgeler oluşturuyoruz. Böylece ülkemize bu bölgeden yönelik terör tehdidini önemli ölçüde bertaraf ettik. Libya’da, yaptığımız anlaşmalara uygun şekilde ülkenin meşru hükümetine destek veriyoruz. Trablus’u tehdit eden darbecileri gerileterek, Libya halkının güvenliğini temin ettik ve geleceğine umutla bakmasını sağladık. Son zamanlardaki bazı gelişmeleri yakından takip ediyoruz ve kimse heveslenmesin ona da prim vermeyeceğiz. Kahraman ordumuz, Afganistan’dan Kosova’ya, Somali’den Katar’a kadar dünyanın pek çok yerinde barışın ve huzurun teminatı olarak görev yapmaktadır. FETÖ terör örgütünden temizlenen ordumuz, ülkesinin ve milletinin hizmetinde tüm gücüyle tarihi bir mücadele yürütüyor. Kahraman askerlerimizin cesaretle ve fedakarlıkla verdikleri mücadele sayesinde, ülke olarak geleceğimize daha güvenle bakıyoruz.”
“2002 YILINDA 5,5 MİLYAR DOLAR BÜTÇELİ 62 SAVUNMA PROJESİ YÜRÜTEN TÜRKİYE, BUGÜN 60 MİLYAR DOLAR BÜTÇELİ 700 PROJEYE ULAŞMIŞTIR”
Savunma sanayinde, Türkiye’nin dışa bağımlılığını yüzde 70’lerden yüzde 30’lara düşürdüklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu alanda 2002 yılında 5,5 milyar dolar bütçeli 62 savunma projesi yürüten Türkiye, bugün 60 milyar dolar bütçeli 700 projeye ulaşmıştır. Aynı dönemde savunma sanayinde faaliyet gösteren firma sayımız 56’dan 1500’e çıkarken, sektörün cirosu da 1 milyar dolardan 11 milyar dolara yükseldi. Bu tablo, ihracatımıza da yansıdı. Türkiye 18 yıl önce yalnızca 248 milyon dolar olan savunma ve havacılık ihracatı yaparken, bu rakam şimdi 3 milyar doları geçti. Dünyanın en büyük savunma şirketleri listesinde 5 firmamızın bulunuyor olması, geldiğimiz yerin en önemli işaretidir” diye konuştu.
“SERİ ÜRETİM PROJESİ SÖZLEŞMESİ İMZALANAN ALTAY TANKI İÇİN MİLLİ İMKANLARLA GÜÇ GRUBU GELİŞTİRİLMESİ ÇALIŞMALARI BAŞLATILDI”
Son iki yılda, Akıncı TİHA ve Aksungur İHA, yerli helikopter GÖKBEY’in ilk uçuşlarını gerçekleştirdiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
“Milli İHA motorumuz PD-170 ilk uçuşunu ANKA platformu ile yaptı. GPS’ten bağımsız otonom Sürü İHA Projesi KERKES’i başlattık. Bu dönemde güvenlik birimlerimize 21 adet T-129 ATAK Taarruz ve Taktik Keşif Helikopteri teslimatı yapıldı. Ayrıca, çeşitli kurumlarımıza 15 adet ANKA İHA, 58 adet Bayraktar TB-2 İHA/SİHA, 206 adet Kamikaze Mini İHA teslim edildi. Portatif özelliğiyle kara, hava ve deniz platformlarımıza entegre edilebilecek Sungur Hava Savunma Sistemi envantere girmeye hazır hale geldi. GÖKTÜRK Keşif Gözetleme Uydu Sistemi Projesinde yörüngede kabul aşaması tamamlandı. Testleri başarıyla tamamlanan HİSAR-A envantere girme aşamasındadır. ATMACA seyir füzemizin de testlerinde sona gelindi. KORKUT Projesinde ilk sistemler envantere girdi. Bu kapsamda 4 adet Komuta Kontrol Aracı ile akıllı mühimmat kullanma kabiliyetine sahip 13 adet Silah Sistemi Aracı ordumuza teslim edildi. BORA Füzelerinin teslimatları sürüyor. SOM mühimmatı ve uçak bombalarını yüksek hassasiyetle hedefe yönlendirme kabiliyetine sahip milli güdüm kitlerinin teslimatları hızla devam ediyor. Uzun Menzilli Tanksavar Füzelerimiz UMTAS ve LUMTAS ile Nüfuz Edici Bombaların teslimatlarında herhangi bir aksama yaşanmıyor. Seri Üretim Projesi Sözleşmesi imzalanan Altay Tankı için milli imkanlarla Güç Grubu Geliştirilmesi çalışmaları başlatıldı. Ordumuzun en önemli güç unsurlarından olan M-60 tanklarından 195 tanesinin modernizasyonu gerçekleştirildi. Ayrıca proje kapsamında PULAT Aktif Koruma Sistemi kalifikasyon faaliyetleri tamamlandı. Ülkemizin en önde olduğu alanlardan olan zırhlı araçlardan 1800’ü kullanıcı kurumlara teslim edildi. Çok Maksatlı Amfibi Hücum Gemimiz ‘Anadolu’ denize indirildi. Şu anda tam değil ama yarı da olsa bizimde bir uçak gemimiz var. Ama şimdi bunun tamamını yapacağız. Onunda görüşmelerini yapıyoruz. İnşallah bizimde uçak gemimiz olacak. Şimdi bununla başlıyoruz. Ardından 1 veya 2 tanesini almanın gayretinde olacağız. MİLGEM ADA Sınıfı Korvetlerin 3’üncü gemisi Burgazada ve 4’üncü gemisi Kınalıada Deniz Kuvvetlerimize teslim edilerek hizmete girdi. Bu projenin 5’inci gemisinin inşası sürüyor. Yeni Tip Denizaltı Projesi kapsamında ilk denizaltımız ‘PİRİREİS’ havuza çekildi. Test ve Eğitim Gemimiz Ufuk’un inşası tamamlanarak deniz kabul testleri başlatıldı. Savaş gemilerimizin bakımları için inşa ettiğimiz 10 bin tonluk kaldırma kapasitesine sahip yüzer havuzumuz, Mart ayında İzmir Tersanesi Komutanlığına teslim edildi. F-16 uçaklarımıza, Milli Dost Düşman Tanıma Tanıtma Sistemi entegre edildi. ULAK Milli Baz İstasyonları bin yerde kurularak faaliyete geçirildi. Makine Kimya Endüstrisi Kurumu’nun milli ve yerli üretim olan makinalarıyla, Kırıkkale’de günlük 3 milyon cerrahi maske üreten tesisi faaliyete geçirdik.”