DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, HDP'nin kapatılması tartışmalarına ilişkin, "Bir siyasi partiyi kapatmak aynı suçu işleyecek insanların bir başka parti kurmasına engel teşkil etmiyor. Eğer HDP içerisinde Türk Ceza Kanununa, devlet geleneğine, bağımsızlığına, halkın huzuruna yönelik suç işleyen unsurlar varsa devletin vakit geçirmeden yargı sisteminin bunları ortaya çıkarması ve adalete teslim etmesi gerekiyor." dedi.
Aksakal, CHP Genel Merkezinde Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nu ziyaret etti.
Parti merkezine gelişinde CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke tarafından karşılanan Aksakal, daha sonra Kılıçdaroğlu ile bir araya geldi.
Görüşmenin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Aksakal, ekonomi ve hukuk reformu çalışmalarına ilişkin partisinin önerilerini CHP yönetimiyle paylaştıklarını söyledi.
Devletin, özel sektörün gücünü aşan üretim alanlarına dönük yatırımları gerçekleştirmesinin ve piyasalarda düzenleyici rol oynamasının zorunlu olduğunu kaydeden Aksakal, bu nedenle Türkiye'nin zaman geçirmeden karma ekonomi modeline geçmesini önerdi.
Toplumun devlete güvenini sağlamak için yapması gerekenlere işaret eden Aksakal, şöyle konuştu:
"Toplumda güveni sağlamak, gelişmiş demokrasilerdeki hukukun üstünlüğünü merkezine alan 'Adalet yerini bulsun isterse kıyamet kopsun.' düsturunun karşılık bulduğu, üzerinde baskı ve vesayetin olmadığı bağımsız yargının yeniden tesisiyle mümkün olacaktır."
Aksakal, HDP'nin kapatılması tartışmalarına ilişkin soruya şu cevabı verdi:
"Suçu kurumlar değil kişiler işler. Bir siyasi partiyi kapatmak aynı suçu işleyecek insanların bir başka parti kurmasına engel teşkil etmiyor. Dolayısıyla parti kapatmakla umulan yarar elde edilemez. Eğer HDP içerisinde Türk Ceza Kanununa, devlet geleneğine, bağımsızlığına, halkın huzuruna yönelik suç işleyen unsurlar varsa devletin vakit geçirmeden yargı sisteminin bunları ortaya çıkarması ve adalete teslim etmesi gerekiyor. Bunun dışında öyle çat kapı 'partiyi kapatırız, kapısına kilit asarız' gibi anlayışın demokrasilerde, hele hele hukuk ve demokrasi reformu arayışının bulunduğu bir dönemde konuşulması abesle iştigaldir."