Hep bağışıklık sistemini güçlendiren besinlerden bahsediyoruz; biraz da bağışıklığı baskılayan besinlerden konuşalım mı?
Bağışıklık sistemi, vücudumuzun kendini tüm zararlı yapılara karşı savunma mekanizmalarının toplamıdır.
Uyku, vücut ağırlığı, stres ve beslenme gibi çeşitli etmenler bağışıklık sistemini olumlu ya da olumsuz yönde etkileyebilir.
Bilinçli olarak ya da olmadan aldığımız çeşitli besinler bağışıklık sistemini baskılayabilmektedir. Peki bağışıklığı baskılayan besinler nelerdir?
1- Tütsülenmiş Besinler
Salam, sosis gibi et ürünleri başta olmak üzere yüksek miktarda işlenmiş ve tütsülenmiş besinlerin, içerdikleri katı maddeleri ile işlem sırasında oluşan Nitrit, Nitrozaminler gibi çeşitli maddeler özellikle kalın bağırsağın sağlığını önemli ölçüde bozduğu bilinmektedir. Bu durum aynı zamanda bağışıklık sistemini baskılayabilir. Ve sağlığı bozabilir.
2- Paketli Aburcubur Besinler
Paketli ürünlere kontrolümüz dışında eklenen Yapay tatlandırıcılar, belirli süre kullanıldıklarında bağırsak yapısını bozarak bakteri çeşitliliğini de azaltabilir. Böylece vücudun zararlı maddelere karşı inflamatuar yanıtını ve dolayısıyla bağışıklığı azaltabilir.
3- Renksiz Beslenme& Yetersiz Posa Alımı
Bağırsak sağlığının aslında iyi bir bağışıklık sağlığı demek olduğu çalışmalarla desteklenen bir bilgidir. Bağırsak hücrelerini besleyici özellikteki tam tahıllar, baklagiller, renkli sebze ve meyveler, kuruyemiş, zeytinyağı gibi sağlıklı yağlar ve pro-pre-post biyotik özellikteki besinler ne kadar az alınırsa bağışıklık sistemi de o kadar zayıflayacaktır. Bu zararlı etki doğrudan bağışıklık hücreline zarar vererek ya da dolaylı olarak diğer bağışıklık yapılarının baskılanması ile olabilir.Öğünlerinizdeki meyve ve sebze miktarları düşük, basit şeker ve hazır paketli ürünler yüksekse yenen bu besinler bağırsak florasındaki zararlı bakterileri arttırarak bağışıklığı olumsuz etkileyebilir.
4- Basit Şeker Kullanımı
Yüksek miktarda Rafine şeker alındığında bağırsak bariyer yapısı ve yararlı bakterilerin sayıları olumsuz etkilenir. Böylece vücut zararlı maddelere karşı daha hassas olur, çeşitli savunma hücrelerinin işlevleri azalır. Enfeksiyon durumunda artış gösteren C-reaktif protein gibi çeşitli protein miktarları artar.
5- Aşırı Tuz Tüketimi
İhtiyaç duyulandan fazla miktarda tuz alınması durumunda da aynı rafine şeker gibi bağırsak yapısı bozulabilir. Vücudun verdiği inflamatuar yanıt baskılanabilir ve dokularda enfeksiyon oluşabilir. Ayrıca fazla tuz alımının bağışıklık baskılanması nedeniyle çeşitli otoimmün hastalıklara da neden olabildiği görülmektedir.
6- Omega-3 / Omega-6 Dengesi
Balıkta bulunan Omega-3 yağ asitlerinin serbest radikallerin temizlenmesi, inflamasyonla savaşması ve bağışıklığın desteklenmesinde önemli görevleri vardır. Sağlıklı işleyişlerin devamı için vücutta omega-3 ve omega-6 nın belirli oranlarda bulunması gerekir. Yani balık (omega-3 zengini) tüketiminin az olmaması, Ayçiçek yağı veya mısırözü yağının (omega-6 içerir) tüketiminin ise fazla olmaması gerekir. Ancak yanlış beslenme alışkanlıkları ile genelde bu denge kolaylıkla bozulabilir. 1/3 veya 1/5 olması gereken bu oran ülkemizde 1/20 hatta bazı kişilerde 1/50 olabilmektedir. Bu durumda bağışıklık sisteminin baskılandığı bilinmektedir. Ceviz, chia tohumu, sardalya gibi n-3 kaynaklarını arttırarak ayçiçek yağı, soya yağı, mısır yağı gibi n-6 kaynakları azaltıldığında dengeye ve bağışıklığa destek olunacaktır.
7- Yanık Besinler
Yüksek miktarda tüketilen kızartmalar ve doğrudan ateşe temas eden kömürleşmiş ızgaralar sonucunda sağlık için çok zararlı olabilecek maddeler açığa çıkmaktadır. Oluşan akrilamid, Heterosiklik Aminler, AGE benzeri çeşitli maddeler hücre ve dokularda hasarlara ve bağırsak bariyerinde bozulmalara neden olarak bağışıklık hücrelerinin ve sisteminin çalışmasını olumsuz etkileyebilir.
8- Fast-food besinler ve Doymuş Yağdan Zengin Besinler
Aynı şekil doymuş yağ oranı yüksek besinler, beyaz unlu şekerli rafine karbonhidratlar, Fast-food, alkoller, raf ömrünü uzatıcı ve aroma verici mısır şurubu, sitrat vb. katkı maddeleri vücutta inflamasyonu tetikleyerek insülin gibi çeşitli yapıları bozarak hem sağlığı hem de bağışıklık sisteminin görevini yerine getirmesini olumsuz etkileyebilmektedir.