Balık ölümlerinin bölgeye yakın bir maya fabrikasının atık suyundan kaynaklandığını ileri süren vatandaşlar, maya fabrikasının atıklarını bıraktığı Karadere’deki noktaya giderek açıklamalarda bulundu. Fabrikanın zaman kaybetmeksizin denetime tabi tutulmasını talep eden DOĞADER Yönetim Kurulu Üyesi Murat Demir, ”Buradan yetkilileri uyarıyoruz, Karadere’yi kirleten unsurları kapatın veya denetim altına alın çağrısı yapıyoruz. Bölge halkından derede oltayla balık avlaması için bile belge isteniyor. Fakat dereyi kirleten bu maya fabrikasının dereyi kirletmesine, burada yaşayan balıkların ölmesine göz yumuluyor” dedi.
Karacabey DOĞADER temsilcisi Murat Kahraman ise, "Buraya maya fabrikasından bırakılan suyun arıtılmasını, denetlenmesini talep ediyoruz. Bununla ilgili gerekirse imza kampanyası düzenleyeceğiz. Bizim istediğimiz artık doğa kirlenmesin, canlılar ölmesin, insanlarımız sağlıklı olsun" diye konuştu.
30 senedir Karadere’ye zehir salındığını belirten İsmetpaşa Mahallesi Muhtarı Mehmet Güven, “Bu dereye zehir salınıyor. Hayvanların yanı sıra insanlar bile artık bu dereye salınan zehir yüzünden hastalanıyor. Hastaneye vatandaşlarımızı taşıyoruz. Eskiden bu dereden balık tutarak geçimlerini sağlayanlar vardı. Şimdi artık bunu da geçtik, sağlığımızı istiyoruz” dedi.
Dereden eskiden su içtiklerini söyleyen Akhisar Mahallesi Muhtarı Cemali Atış, derenin Karacabey çiftçisi ve burada yapılan hayvancılık için çok önemli olduğunu söyledi.
Dereye atılan zehir sonrasında derede kurbağa bile kalmadığını belirten Sultaniye Muhtarı Derviş Mete, “Derenin bir tarafında hayat var, bir tarafında hayat yok. Yani derenin zehir salınan tarafında hiçbir canlı yaşamıyor. Kurbağa bile kalmıyor. Bu doğayı etkiliyor. Buradan akan zehir longoz ormanlarımızı bile etkiliyor. Artık bölge halkı olarak sağlık açısından maske takar hale geldik. Bu sorun bizim için kanayan yara haline geldi. Buna artık bir çözüm istiyoruz” dedi.
"Bize temiz bırakılan bu doğayı biz de çocuklarımıza temiz bırakmak istiyoruz" diyen Dağkadı Mahallesi Muhtarı Hasan Şener, “20 kilometre ötede ölü balıklarla karşılaşıyoruz. Bizler çocukluğumuzda bu dereden içme suyu alıyorduk. Bize temiz bırakılan bu dereyi biz de çocuklarımıza temiz bırakmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
İsmetpaşa köyünde yaşayan Ömer Topçu ise, "1966-1967 yıllarında biz bu dereden 90-100 kiloluk karabalık çıkardı. Turna, yayın balığı çıkardı. Şimdi bu derede bir kurbağa bile yaşamıyor. Biz buradan küplere su doldurup evlerimize içme suyu olarak götürürdük. Şimdi hayvanlarımız buradan bir kaşık su içecek diye ödümüz kopuyor" açıklamasında bulundu.