Muğla’nın Milas ilçesinde silahlı saldırıya uğrayan Antalya Barosu’na kayıtlı avukatlar Ahmet Onaran ve Merve Özer’in yaşadığı korku dolu anlar, cep telefon kamerasına yansıdı. Görüntülerde, araç içine sığınan avukatlardan Onaran’ın kendileriyle birlikte olan memurları kast ederek, ‘Memurlar gelsin abi’ cümlesini kullandığı ve bu sözün ardından saldırganlardan birinin elindeki pompalı tüfeği avukata doğrultularak, havaya doğru bir el ateş ettiği görüldü.
Edinilen bilgiye göre olay, 17 Haziran Çarşamba günü Milas’ta meydana geldi. Antalya Barosu’na kayıtlı avukatlar Ahmet Onaran ve Merve Özer, müvekkilleri Zeynep Ezgi Kaya’nın işlettiği boksit madenine ruhsat sahibi tarafından alınmaması nedeniyle ilçeye gitti. Milas Kaymakamlığından 2 memurla beraber maden sahasına ulaşan 2 avukat, tutanak tuttukları sırada ruhsat sahibinin kardeşi İdris K., çeşitli tehditlerde bulundu. Tartışma yaşanmasının ardından İdris K.’nın oğlu Erdi K., yanında olan pompalı tüfekle Onaran ve Özer’e ateş etti. Özer, güvenlik güçlerine haber vermek üzere telefonunu çıkardığı sırada ise ruhsat sahibi Mühendis K., avukatın telefonunu elinden alarak yere fırlattı. Aynı zamanda şüphelilerden biri, Özer’in üzerine sandalye fırlattı. Korku dolu anlar yaşayan avukatlar, araçlarına binerek bölgeden hızla uzaklaştı. Şüpheliler Mühendis K., İdris K., Erdi K., ve İbrahim K.’da şikayet üzerine gözaltına alındı. Şüphelilerden Erdi K. tutuklanırken, diğerleri ise adli kontrolle serbest bırakıldı.
“ÇOK KORKTUK”
Olayla ilgili açıklamalarda bulunan avukat Merve Özer, tutanak tuttukları sırada her şeyin normal göründüğünü fakat karşı tarafın hukuki süreci hazmedemediği için söz konusu olayın yaşandığını kaydetti. Özer, “Erdi K., isimli şahıs pompalı silahla bir anda geldi. Silahı gördüğümüzde çok korktuk ancak silahı ateşlemesi olayı bambaşka bir boyuta çıkardı. Bizi hedef alarak üzerimize ateş etti. Çok korktuk, olay yerinden hızla ayrıldık hatta bizimle birlikte olan 2 memuru da almak istedik ama ne yazık ki onları alamadık. Bizi silah zoruyla gönderdiler. Aracımıza ve üzerimize ateş ettiler” dedi.
Hukuki süreci takip ettiklerini ifade eden Özer, diğer 3 şüphelinin adli kontrolle serbest bırakılmasıyla ilgili itirazlarını yapacaklarını söyledi.
“DARP EDİLEBİLİRDİM, GASP EDİLEBİLİRDİM VE ÖLEBİLİRDİM”
Özer, “Üzerimize tamamen hedef alındı. Canımızı zor kurtardık. Orası kalabalıktı ama oradaki tek kadın bendim, çok zor bir durum. Kendimde hedef alındım. Telefonum gasp edilmeye çalışıldı, elimden alınıp fırlatıldı. Sandalyeyi alıp bana vurmaya çalışıldı. Meslektaşım ve müvekkilimin eşi durdurdu. Hem darp edilebilirdim, gasp edilebilirdim ve ölebilirdim, çok zor bir durumdu. Bu olay hem kadına, hem de hukuka yönelik şiddet. Bu işin peşini bırakmayacağız. Hem kadınların adına, hem de mesleğimizin onuru adına süreci sonuna kadar takip edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Öte yandan olay anı hem avukatların cep telefon kameralarına, hem de güvenlik kameralarına anbean yansıdı. Cep telefon kamerası görüntülerinde araçta bulunan avukatlara pompalıyla ateş edildiği görülürken, güvenlik kamera görüntülerinde ise şüphelilerin Merve Özer’e sandalye fırlattığı ve silahla ateş ettikleri gözlendi.