Taksici-yönetmen sokak çocuklarının sesi oldu

30 yıldır İstanbul sokaklarında direksiyon sallayan Şevket Şahintaş, sokaklarda gördüklerini fotoğraflayarak bir çok sergi açtı. Sokak çocuklarının yaşadığı sorunları anlatmak için bir yandan taksiciliğe devam edip bir yandan da “Sokağın Çocukları” adlı belgeselin yönetmenliğini devam ettiriyor.

Taksicilik yapan Şevket Şahintaş 30 yıldır İstanbul sokaklarında direksiyon sallıyor. Şoförlük yaparken gördükleri evsizleri, sokak çocuklarını ve sokakta yaşanan olayları yanına aldığı fotoğraf makinesi ile görüntüledi. Bu fotoğrafları ile bir çok sergi açtı. Çektiği fotoğraflar ile insanların sokaklarda yaşadıklarını gözler önüne serdi. Taksicilikten fotoğrafçılığa uzanan hikayesi yurt dışında haberlere konu oldu. Bir yandan taksiciliğe devam ederken diğer yandan yönetmenliğini yaptığı “Sokağın Çocukları” isimli belgeselin 2 yıldır çekimlerini yapmaya devam ediyor. Röportaj yaptığı çocukların çoğunun suça karışarak hapishaneye gittiğini üzülerek ifade eden Şahintaş, çekimleri tamamen kendi bütçeleri ile gerçekleştirdiklerini belirtti. Belgesel filmleri için sponsor bulunması takdirde çekimlerin daha hızlı bitebileceğini ifade etti.

“HİÇBİRİ SOKAKTA DEĞİL HEPSİ CEZAEVİNDE”

Taksicilikten yönetmenliğe sokak çocuklarının sesi olmak için başladığını ifade eden Şevket Şahintaş, “2004 yılında gece takside çalışırken sokakta üşüyerek uyumaya çalışan insanları görmüştüm. Onların nasıl sesini duyurabilirim diye düşünürken fotoğraf makinesi alarak onların sesi olmak istedim. 6 yıl boyunca sokakta üşüyerek uyumaya çalışan insanları fotoğrafladım. Yerli ve yabancı basında yaptığım bu iş haber oldu. Sokağın Çocukları belgeseli ise sokakta yaşayan insanların hikayesi aslında. Daha önce sadece fotoğraflıyordum ama şimdi onların hikayelerini ortaya çıkarıyoruz. Hiçbir kurgu yok, tamamen sokak çocuklarının kendi hikayesini anlatıyoruz. Bu çocuklar o raydan çıktıklarında bunları o raya koyacak bir sistem yok. Kendi imkanlarımız ile çekimleri yapıyoruz. Destek ile belgeseli daha çabuk bitirebiliriz. Belgeselde kahraman olan hiçbiri sokakta değil hepsi cezaevinde” şeklinde konuştu.

(Ahmet Faruk Sarıkoç/İHA)