Türkiye'de 6 binden fazla eser 2020’de gün ışığına kavuştu

Türkiye’de, koronavirüs salgını sürecinin zorlu koşularında gerçekleştirilen arkeolojik çalışmalarda binlerce esere ulaşıldı. Geçmişin izlerini taşıyan 6 binden fazla eser 2020’de müze envanterlerine girdi.

Myra kazılarındaki 2 bin 200 yıllık pişmiş toprak buluntulardan Laodikeia’daki 20 asırlık portreye, Yeşilova Höyüğü kazılarındaki 8 bin yıllık figürinden Kültepe-Kaniş’ten çıkarılan 4 bin 300 yıllık mermer idollere daha binlerce göz alıcı eser, 2020 yılında gün ışığına kavuşturuldu. 

Medeniyetlerin beşiği olan Anadolu'da bu yıl 118 Türk ve 21 yabancı kazı yapıldı. Müze Müdürlükleri başkanlığındaki 44 çalışma ile arkeolojik kazıların toplam rakamı 183 oldu.

Yine 2020 yılında Müze Müdürlükleri başkanlığında 139 kurtarma kazısı, 12 kamu yatırım alanı kurtarma kazısı ve 50 sondaj kazısı gerçekleştirildi. Türkiye’nin denizlerinde ise 5 sualtı kazısı yapıldı.

Yerli ve yabancı bilim insanları ile Müze Müdürlüklerinin başkanlığında gerçekleştirilen arkeolojik yüzey araştırması, jeofizik-jeoradar ve temizlik çalışmalarıyla birlikte 2020 yılında toplam arkeolojik faaliyet sayısı 502 oldu.

Kazılara 40 Milyon’dan Fazla Ödenek

Türkiye’de bu yıl gerçekleştirilen arkeolojik kazı çalışmalarına Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünce 25 milyon 457 bin 518 lira ve Türk Tarih Kurumu Başkanlığınca da 15 milyon 143 bin 656 lira 73 kuruş ödenek aktarıldı.

Kültür ve Turizm Bakanlığı 2020’de kazı çalışmalarına toplam 40 milyon 601 bin 174 lira 73 kuruş ödenek sağladı.

Bakanlığın izinleri ile bilim heyetleri tarafından gerçekleştirilen kazı ve araştırma çalışmalarında toplam bin 891, Müze Müdürlükleri başkanlığında gerçekleştirilen kurtarma kazıları ve sondaj gibi çalışmalarda 4 bin 546 envanterlik eser müzelere kazandırıldı. 2020’de müzelerde yerini alan toplam envanterlik eser sayısı 6 bin 437 oldu.

En Fazla Eser Kurtarma Kazılarından

Kütahya ve Diyarbakır Müzeleri, kazı çalışmalarından elde edilen envanterlik eser sayısı bakımından 2020 yılında ilk iki müze olarak kayıtlara geçti.

Kütahya Seyitömer Höyüğü’nde, Kütahya Müzesi Müdürlüğü başkanlığında gerçekleştirilen kurtarma kazısı çalışmalarından toplam 2 bin 569 eser Kütahya Müzesi envanterine kaydedildi.

Diyarbakır Müzesi Müdürlüğü başkanlığında Ambar Barajı etki alanında gerçekleştirilen kurtarma kazılarında da 850 eser Diyarbakır Müzesi envanterine alındı.

Bilim heyetleri tarafından yürütülen kazı çalışmaları kapsamında ise en fazla envanterlik eser 190 adet ile Hatay ili Hipodrom ve çevresinde yapılan arkeolojik kazı çalışmalarından elde edildi. Eserler Hatay Müzesine kazandırıldı.

Sıralamayı; 165 adet eser ile Çanakkale ili Parion Antik Kenti Kazıları, 97 eser ile Sinop ili Balatlar Kilisesi kazısı ve 66 eser ile de İzmir Yeşilova Höyüğü kazısı takip etti.

Kazıların Sayısı 123 Olacak

Bakanlığın destekleriyle gerçekleştirilen arkeolojik kazı çalışmalarından 2019 yılında 20, 2021 yılında ise 42 adedinin yıl boyunca sürdürülecek kazılar kapsamına alınmasıyla 2020’de toplam sayı 62 oldu.

Türk Tarih Kurumunun da proje destek bedeli sağladığı bu kazılara ek olarak 2021 yılında 61 arkeolojik kazı proje kapsamına dâhil edildi. Böylece 2021’de yıl boyu sürdürülecek kazıların sayısı 123 oldu. 

Göz Alıcı Eserlerden Öne Çıkanlar

Arkeolojik kazı çalışmaları kapsamında 2020 yılında ortaya çıkarılan eserler arasında öne çıkan buluntular ise şöyle:

Antalya Demre Myra kazılarından 2 bin 200 yıllık pişmiş toprak buluntu grubu, Antalya Kaş Patara kazılarında bulunan Herakles betimlemeli olduğu düşünülen cam yüzük taşı ve Mısır Kraliçesi 2. Arsinoe betimlemeli bir yüzük taşı, Perge kazılarında bulunan M.S. 3. yüzyıla tarihlenen giyimli kadın heykeli, İzmir Smyrna tiyatrosu sahne binası kazılarında bulunan genç bir Satyros kabartması, Kayseri Kültepe-Kaniş kazılarında bulunana 4 bin 300 yıllık mermer idoller, Denizli Laodikeia kazılarından 20 asırlık bir portre, İzmir-Yeşilova Höyüğü kazılarından 8 bin yıllık beyaz mermerden yapılmış bir figürin, Ordu-Kurul Kalesi kazılarında bulunan 2 bin 100 yıllık pişmiş toprak büst ve masklar, Muğla-Marmaris sualtı kazılarından arkaik dönem pişmiş toprak heykel ile Burdur-Gölhisar Kibyra Antik Kenti kazılarından Asklepios heykelciği ve Serapis büstü.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Kültür - Sanat Haberleri