CHP'li Nihat Yeşil: "Ankaralılar Ayaş domatesi yiyemiyor"

Ayaş domatesinin, verimi yüksek ve adeta bir marka olduğunu ifade eden Yeşil, 1990'lı yıllara kadar Ayaş'ta üretilen yerli domatesin, ince kabuklu sulu yapısı ve lezzeti nedeniyle Türkiye'nin dört bir yanında pazar alanı bulabilmesine rağmen yeterince teşvik edilmemesi ve etkin tarımsal planlama yapılmaması nedeniyle üretiminin azalarak neredeyse yok olmaya yüz tuttuğunu söyledi.

Cumhuriyet Halk Partisi Ankara Milletvekili Nihat Yeşil, 1990'lı yıllara kadar Ayaş'ta üretilen yerli domatesin Türkiye'nin dört bir yanında pazar alanı bulabilmesine rağmen günümüzde üretiminin yeterince teşvik edilmemesi ve etkin tarımsal planlama yapılmamasını TBMM’ye taşıyarak Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin yanıtlaması istemiyle yazılı soru önergesi verdi.

ÜÇ BİN AİLE TOPRAKTAN GEÇİMİNİ SAĞLIYOR

CHP’li Yeşil verdiği soru önergesinde; Ankara’ya bağlı Ayaş ilçe merkezi, Harita Genel Müdürlüğü'nün verilerine göre 1.041 kilometrekare yüzölçümüne sahip olmakla birlikte, yüzölçümünün yaklaşık yarısı (%49) tarım alanı olarak değerlendirilmektedir. Köylerinde, İlçe Tarım Müdürlüğü'nün verilerine göre 3 bine yakın ailenin ekonomik geçim kaynağı; tarım ve hayvancılıktır.

Bölgede hububat, bakliyat, sebze, meyve ve şeker pancarı üretimine uygun toprak ve iklim şartları mevcuttur.  Ankara’nın başta domates olmak üzere sebze ve meyve ihtiyacının önemli bir bölümü bölgeden karşılandığını belirtti.

ANKARALILAR AYAŞ DOMATESİ YİYEMİYOR

Ayaş domatesinin, verimi yüksek ve adeta bir marka olduğunu ifade eden Yeşil, 1990'lı yıllara kadar Ayaş'ta üretilen yerli domatesin, ince kabuklu sulu yapısı ve lezzeti nedeniyle Türkiye'nin dört bir yanında pazar alanı bulabilmesine rağmen yeterince teşvik edilmemesi ve etkin tarımsal planlama yapılmaması nedeniyle üretiminin azalarak neredeyse yok olmaya yüz tuttuğunu söyledi.

Yeşil; “Özellikle ülkemizin güney bölgelerinde üretimi yapılan sera domatesi dahi 600 kilometre uzaklıktan getirilip Ankara'da marketlerde yer alırken, şehir merkezine 50 kilometre uzaklıkta bulunmasına rağmen Ankaralılar Ayaş domatesinden mahrum kalmaktadır. Bu durum dahi ülkemizde tarım politikalarının adeta bir özeti niteliğindedir” yorumunda bulundu.

Konuyu meclise taşıyan Yeşil, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin yanıtlaması istemiyle TBMM’ye verdiği önergede şu soruları yöneltti:

Son 30 yıl içerisinde Ayaş'ta üretilen domatesin ton bakımından değişimi nasıldır? Tarımsal üretimde sağlıklı nakliye yapılabilmesi adına Ayaş’ta küçük-orta ölçekte bir hal yapılması planlanmakta mıdır? Planlanmıyorsa sebebi nedir?

Her yıl domates üretiminde düşüş yaşanmasının sebebi konusunda Bakanlığınız tarafından yapılan bir çalışma mevcut mudur? Ayaş domatesinin bir marka olduğu düşünüldüğünde, Dünya çapında kaliteye sahip olmasına rağmen yeterli düzeyde üretiminin desteklenmemesi ve teşvik edilmemesinin nedeni nedir? Ayaş'ta Tarım Kredi Kooperatifinin 2010- 2020 yılları arasında kredi ve hibe kullandırdığı çiftçi sayısı ve miktarı ne kadardır?

Bölgede 2020 yılında Tarım Kredi Kooperatifinden kullandığı kredi nedeniyle icra takibine alınan çiftçi sayısı ve miktarı ne kadardır? Bakanlık icra takibine düşerek tarlası, traktörü ve tarımsal üretimde kullanılan diğer araç gereçlerine haciz işlemi uygulanan çiftçilerimizin sayısını takip etmekte midir?

Bölgede tarımsal desteklemeden yararlanan ve yararlanamayan kaç çiftçi vardır? Gübre, mazot, ilaç gibi girdi fiyatlarının düşürülmesine yönelik Bakanlığınızın bir çalışması var mıdır? Kırsaldan kente göç süreci nedeniyle Ayaş'ta son beş yıl içerisinde atıl durumda kalan ve kullanılmayan verimli tarım arazileri ne kadardır?

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Siyaset Haberleri