Sinovac Aşısına Yüzde 99,6 Oranında Antikor Yanıtı Saptandı
COVID-19 aşısının pandeminin seyrinde yaratacağı etkileri belirlemek için bilimsel çalışmalara devam eden Yakın Doğu Üniversitesi Deneysel Sağlık Bilimleri Araştırma Enstitüsü (DESAM), aşı sonrasında gelişen spike antikor seviyelerini tespit etmek için kapsamlı bir araştırma projesi başlattı. Proje ile Sinovac’ın Coronavac aşısının iki dozunu da yaptıran sağlık çalışanlarında oluşan antikor seviyesi, bir yıl boyunca düzenli olarak takip edilecek. "COVID-19 Aşısı Uygulanan Kişilerde Antikor Yanıtının Değerlendirilmesi" adlı çalışmayı, Yakın Doğu Üniversitesi ve Girne Üniversitesi’nden Doç. Dr. Umut Gazi, Prof. Dr. Kaya Süer, Yard. Doç. Dr. Emine Ünal Evren, Yard. Doç. Dr. Hakan Evren, Bil. Uzm. Ayşegül Bostancı, Doç. Dr. Emrah Ruh, Prof. Dr. Nedim Çakır ve Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ yürütüyor.
Proje kapsamında, Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi ve Dr. Suat Günsel Girne Üniversitesi Hastanesi’nde aşılanan sağlık çalışanlarının, aşılama sonrasında geliştirdikleri antikor seviyelerini ölçümleyen araştırma projesine, 527 sağlık çalışanı gönüllü olarak katıldı. Araştırma kapsamında yaşları 27-72 aralığında değişen, 172 erkek ve 355 kadın olmak üzere toplam 527 kişinin antikor ölçümleri yapıldı. Bunların 525’inde yüksek oranda antikor geliştiği tespit edildi.
İkinci Dozdan Sonra COVID-19’a Yakalanan Olmadı
Tespit edilen yüksek antikor seviyesi ile umut yaratan araştırmanın, çarpıcı sonuçlarından biri de Coronovac COVID-19 aşısının ikinci dozunu yaptıran kişiler arasında henüz COVID-19 vakasına rastlanmaması oldu. Yakın Doğu Üniversitesi DESAM Araştırma Enstitüsü’nün ikinci dozun 15’inci gününde, aşılananlar arasından rastgele seçilen 64 kişiye uyguladığı PCR testlerinin tamamı negatif çıktı.
Aşılama Sonrası Oluşan Antikor Seviyesi Umut Verici
Araştırmada kullanılan test kitini (SARS-CoV2 IgG II Quant) üreten Abbott şirketinin önerilerine göre, aşının etkinliğinin olumlu olarak değerlendirilmesi için antikor seviyesinin 50 AU/mL üzerinde olması gerekiyor. Antikor düzeyinin daha düşük çıkması ise negatif olarak değerlendiriliyor.
DESAM Araştırma Enstitüsü’nün açıkladığı sonuçlara göre aşılama sonrasında antikor testi yapılan 172 erkekte en düşük antikor seviyesi 86,3 AU/ml olarak belirlendi. En yüksek antikor değeri ise 6.613 AU/ml olarak saptandı. Aşılama sonrasında erkeklerde oluşan antikor seviyesinin ortalaması ise 1.332 AU/mL oldu. Kadınlarda gelişen antikor seviyeleri erkeklere göre daha yüksek olsa da arada büyük bir uçurum yok. Araştırma kapsamında 355 kadında ortalama antikor seviyesi 1.436 AU/mL olarak saptandı. Böylece hem kadınlarda hem de erkeklerde, 50 AU/mL seviyesinin çok üzerinde bir antikor oluşumu gözlenmiş oldu.
Yakın Doğu Üniversitesi DESAM Araştırma Enstitüsü’nün açıkladığı araştırma sonuçları, aşılama sonrasında gelişen antikor miktarının yaşa göre değiştiğini de ortaya koydu. Proje kapsamında antikor testi yapılan 527 kişinin 474’ünün yaşları 54 yaş ve altında bulunuyor. Yaşları 55 ve üstü olan kişi sayısı ise 53. Ortaya çıkan sonuçlara göre 54 yaş ve altı grupta aşılama sonrasında gelişen ortalama antikor seviyesi 1.468 AU/ml olarak belirlendi. 55 yaş ve üzerindeki grupta ise antikor seviyesinin ortalaması 817 AU/ml olarak saptandı. Otuz yaş altı bireylerde ise antikor seviyesi 1.800 AU/ml’ye kadar yükseliyor. Bu durum aşının ürettiği antikor seviyesinin yaşla doğrudan orantılı olduğunu gösteriyor. Ancak her yaş grubunda oluşan antikor seviyesinin 50 AU/ml’nin çok üzerinde olması aşının her yaş grubunda etkili olabildiğini gösteriyor.
Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ: “Aşının ikinci dozunu olanlar arasında COVID-19 vakasına rastlanmaması ve oluşan antikor seviyesinin yüksekliği, pandeminin hızını düşürme çabaları açısından umut verici.”
Bir yıl sürecek araştırma projesi ile Sinovac’ın Coronavac COVID-19 aşısını yaptıran kişilerde antikor ve enfeksiyon gelişimini takip edeceklerini ifade eden Yakın Doğu Üniversitesi DESAM Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ, proje kapsamında gerçekleştirdikleri ilk çalışmalar sonucunda önemli bilimsel bulgular elde ettiklerini söyledi. Sonuçlara göre, uygulanan COVID-19 aşılarının hem kadınlarda hem de erkeklerde yüksek oranda antikor üretimi sağladığını belirlediklerini vurgulayan Prof. Dr. Şanlıdağ, “Aşının ikinci dozunu olanlar arasında COVID-19 vakasına rastlanmaması ve antikor seviyesinin yüksekliği, aşının etkinliği ve pandeminin seyri açısından umut veriyor” değerlendirmesi yaptı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.