Analistler, küresel enflasyon endişelerinin kısmen hafiflemesi, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sonrası ekonomilerdeki toparlanmaya ilişkin iyimserliğin devam etmesi ve emtia fiyatlarının görece sakin seyretmesiyle küresel pay piyasalarının alıcılı pozisyon aldığını bildirdi.
Gelecek hafta ABD'de açıklanacak istihdam raporundaki verilerin yatırımcıların odağına yerleştiğini aktaran analistler, ABD Merkez Bankası'nın (Fed), hala Kovid-19 salgını öncesi seviyelere çıkmayı başaramayan iş gücü piyasası istatistiklerinin oldukça yakından takip ettiğini ifade etti.
Bu hafta ABD ve Almanya'da açıklanan Gayrisafi Yurt içi Hasıla (GSYH) verilerinin yatırımcıların gündeminde bulunduğunu aktaran analistler, 89,5 ile 7 Ocak'tan bu yana en düşük seviyeye gerileyen dolar endeksinin de varlık fiyatlamalarında etkili olduğunu dile getirdi.
ABD yılın ilk çeyreğinde yüzde 6,4 büyürken, Alman ekonomisi ise 1. çeyrekte yüzde 1,8 daraldı.
Öte yandan, haftanın ilk çeyreğinde 7 Mayıs'tan bu yana en düşük seviye olan yüzde 1,55'e gerileyen ABD'nin 10 yıllık tahvil faizleri, sonrasında kayıplarının bir kısmını kapatsa da haftayı 3 baz puan azalışla yüzde 1,58'den tamamladı.
Küresel bazda enflasyon endişelerinin ortaya çıkmasında önemli rol oynayan emtia fiyatları ise iki haftalık düşüş eğiliminin ardından bu hafta kayıplarını kısmen telafi etti. Bakırın libresi haftayı yüzde 2,5 değer kazancıyla 4,63 dolardan tamamladı.
Artan risk algısıyla yükseliş eğilimini üst üste 4. haftaya taşıyan altının ons fiyatı da haftalık bazda yüzde 1,1 primle 1.903,85 dolara çıkarken, hafta içinde 8 Ocak'tan bu yana en yüksek seviye olan 1.912,76 dolar seviyesi görüldü. Bununla birlikte analistler, yılın kalan döneminde ABD Merkez Bankası'nın (Fed) tahvil alımlarını yeniden gözden geçirmesi ve azaltması halinde yükselmesi beklenen tahvil faizlerinin, altının ons fiyatındaki yükseliş eğilimini törpüleyebileceğini aktardı.
Bu hafta kripto para piyasalarında nispeten sakin bir seyir gözlemlendi. Bitcoin hafta içinde 43.493 dolara kadar yükselse de bu seviyelerde tutunamayarak kazançlarının bir kısmını geri verdi ve 35 bin dolar seviyelerinde dengelendi.
Brent petrolün varil fiyatı ekonomilerdeki toparlanmaya ilişkin iyimserlikle yükseliş eğiliminde hareket ederek haftayı yüzde 3,9 artışla 69,3 dolardan tamamladı. Analistler, öte yandan, İran'a yönelik ambargoların kaldırılabileceğine ilişkin haber akışı ve Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü'nün (OPEC) gelecek hafta gerçekleştireceği toplantının petrol fiyatları üzerinde etkili olmasının beklendiğini dile getirdi.
New York borsası kısmen azalan enflasyon endişesiyle alıcılı seyretti
Bu hafta ABD gündeminin odağında enflasyon bulunmaya devam ederken, gelecek hafta açıklanacak tarım dışı istihdam verisinin ve Fed'in "Bej kitap" raporunun Fed'in yol haritasına ilişkin ipuçları verebileceği belirtiliyor.
Analistler, enflasyonun geçici olmasının beklendiğine ilişkin açıklamalara karşın iş gücü piyasasındaki hareketliliğin Fed'i erken adım atmaya zorlayabileceği endişesinin fiyatlamalarda etkili olabileceğini aktardı.
ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, bu hafta Temsilciler Meclisi'nde yaptığı konuşmada, enflasyondaki artışın geçici olacağını ancak bu yılın sonuna kadar sürebileceğini bildirdi. Faiz oranlarının olağanüstü seviyede düşük olduğuna işaret eden Yellen, toparlanmadan sonra bile çoğu ekonomistin bunun devam edeceğine inandığını ifade etti.
Öte yandan, ABD Başkanı Joe Biden'ın 2022 mali yılına yönelik 6 trilyon dolarlık ilk kapsamlı bütçe teklifinde altyapı, sağlık ve eğitim gibi harcamalara yönelik finansmanın artırılması planlanıyor. Beyaz Saray, 1 Ekim'de başlayacak 2022 mali yılına yönelik hükümet harcamalarını içeren ilk kapsamlı bütçe teklifini ABD Kongresi'ne sundu.
Analistler, hafta içinde konuya yönelik haber akışının da New York borsasındaki yükselişte etkili olduğunu vurguladı.
ABD'de bu hafta açıklanan verilere göre, dayanıklı mal siparişleri nisanda aylık yüzde 1,3 azalarak beklentilerin altında kaldı.
Çekirdek kişisel tüketim harcamaları yüzde 0,7 ile öngörülerin üzerinde artarken analistler, söz konusu verinin enflasyon endişelerini beslediğini belirtti.
ABD'de kişisel gelirler yüzde 13,1 azalsa da tahminlerden iyi gerçekleşirken, kişisel harcamalar yüzde 0,5 artışla beklentilere paralel seyretti.
Michigan Üniversitesi Tüketici Güveni ise mayısta 82,9'la tahminlere paralel gerçekleşirken, ankete katılanların 1 yıl sonraki enflasyon beklentisi yüzde 4,6'da sabit kaldı.
Söz konusu gelişmelerle alıcılı bir seyir izleyen New York borsasında, haftalık bazda Nasdaq endeksi yüzde 2,06, S&P 500 endeksi yüzde 1,16 ve Dow Jones endeksi de yüzde 0,94 değer kazandı.
31 Mayıs ile başlayan haftanın veri takviminde, salı imalat sanayi PMI ve inşaat harcamaları, çarşamba Bej kitap raporu, perşembe ADP istihdam raporu ve hizmet sektörü PMI ve cuma tarım dışı istihdam ve işsizlik oranı ile birlikte Fed Başkanı Jerome Powell'ın iklim değişikliği ile ilgili bir panelde yapacağı konuşma takip edilecek. Pazartesi ABD'de pay piyasaları tatil nedeniyle kapalı olacak.
Avrupa'da endeksler rekor kırdı
Avrupa'da devam eden aşılamayla birlikte ekonomilerdeki toparlanmanın hızlanacağı ve Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) Pandemi Acil Varlık Alım Programı'nı (PEPP) 10 Temmuz'daki toplantıda azaltmayabileceğine ilişkin tahminler, Avrupa borsalarında alış ağırlıklı bir seyir izlenmesinde önemli rol oynadı.
Bazı, ECB yetkilileri hafta içinde yaptıkları konuşmalarda enflasyonda hedefledikleri seviyelere ulaşmaları halinde varlık alım programında bir kesintiye gitmenin mantıklı olabileceğini ancak halen bu seviyelerin uzağında olduklarını dile getirdi.
Öte yandan, hafta içinde gerçekleştirilen Avrupa Birliği Liderler Zirvesi sonrası Rusya ile ilgili gerilimin artabileceği endişeleri Avrupa borsalarında yukarı yönlü hareketi törpüleyen etken oldu.
Almanya Başbakanı Angela Merkel, zirvede Rusya'nın siyasetine karşı birlikte ve koordineli reaksiyon gösterilmesi konusunda hemfikir kalındığını söyledi. İtalya Başbakanı Mario Draghi de zirve sonrası yaptığı açıklamada Rusya ile ilgili olarak "Son zamanlarda hem internet üstünden hem de casuslar üzerinden yürütülen müdahale düzeyi endişe verici hale geldi" ifadesini kullandı.
Hafta içinde Almanya'da açıklanan verilere göre Ifo beklentiler endeksi 102,9, cari durum endeksi,95,7 ve iş dünyası endeksi 99,2 ile beklentileri aştı.
Avro/dolar paritesi bu gelişmelerle 4 Ocak haftasından bu yana en yükse seviye olan 1,2268'e çıksa da kazançlarını kısmen geri verdi ve haftayı yüzde 0,1 artışla 1,2195'ten tamamladı.
Almanya ve Fransa borsalarında tarihi zirvelerin görüldüğü haftada, İtalya'da Şubat 2020'den bu yana en yüksek seviye görüldü.
Haftalık bazda Almanya'da DAX endeksi yüzde 0,53 ve Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 1,53 artışla haftalık kapanış rekoru kırarken, İtalya'da MIB 30 endeksi 0,22 ve İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,06 yükseldi.
Gelecek hafta; pazartesi Avro Bölgesi'nde OECD Ekonomik Görünüm Raporu ve ALmanya'da Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), salı bölge genelinde imalat sanayi PMI, çarşamba Avro Bölgesi'nde Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE), perşembe bölge genelinde hizmet sektörü PMI ve cuma Avro Bölgesi'nde perakende satışlar takip edilecek. Pazartesi İngiltere'de tatil nedeniyle pay piyasaları kapalı olacak.
Asya piyasaları alıcılı seyretti
Asya borsalarında da küresel pay piyasalarına paralel bu hafta alıcılı bir seyir izlenirken, dolar/yuan paritesi 6,3631 ile 14 Mayıs 2018 haftasından bu yana en düşük seviyeye geriledi.
Analistler, kısmen azalan enflasyon endişelerinin pay piyasalarını desteklemesine karşın yuandaki değer kazancının küresel enflasyon endişelerini destekleyebileceği uyarısında bulundu.
Değerli yuanın Çin mallarında fiyat artışlarına sebep olabileceğine dikkati çeken analistler, bu durumun da dünya genelinde fiyat artışlarına yol açabileceğini aktardı.
Bu hafta Japonya'da açıklanan Tokyo TÜFE yüzde 0,4 azalsa da beklentilerin üzerinde kalırken, işsizlik yüzde 2,8 ile tahminlerin üzerinde gerçekleşti.
Bu gelişmelerle, bu hafta Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 2,94, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 3,28 ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 1 değer kazandı.
31 Mayıs ile başlayan haftanın veri takviminde, pazartesi günü Japonya'da sanayi üretimi ve perakende satışlar, salı Çin'de Caixin imalat sanayi PMI, perşembe Çin'de Caixin hizmet sektörü PMI verileri takip edilecek.
Yurt içi piyasalar negatif ayrıştı
Bu hafta BIST 100 endeksi, analistlerin önemli direnç olduğunu belirttiği 1.460 seviyesinin yukarı yönlü kırılamamasıyla birlikte artan satış baskısıyla düşüşe geçerken, gelecek hafta gözler büyüme ve enflasyon verisinde olacak.
Yurt içi piyasalarda bu hafta Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın yayınladığı (TCMB) Finansal İstikrar Raporu ve politika yapıcıların açıklamaları yatırımcıların odağında yer aldı.
TCMB raporunda, "Yılın geri kalanında sıkı parasal duruşun etkilerinin belirginleşmesiyle cari dengede ve enflasyon görünümünde beklenen iyileşme makrofinansal istikrarı destekleyecektir." ifadelerine yer verilirken, gelecek dönemde ekonomik büyümede ülkeler arasındaki farklılaşma ve gelişmiş ülke para politikalarına dair belirsizliklerin gelişmekte olan ülkelere yönelik sermaye akımlarında oynaklığa neden olabileceği aktarıldı
Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan da, salgın nedeniyle gerekli olabilecek her türlü harcamayı yapmakta kararlı olduklarını belirterek, “Odaklı, seçici ve geçici nitelikteki desteklerle vatandaşımızın yanında olacağız, kimsenin bundan en ufak bir şüphesi olmasın. Elbette bunu yaparken de orta vadeli bütçe hedeflerimizden sapmayacağız.” dedi.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's ise takviminde yer almasına karşın Türkiye'nin kredi notu ve görünümüne ilişkin bir güncelleme paylaşmadı.
Hafta içinde açıklanan veriler göre, Türkiye'nin dış ticaret açığı nisanda 3 milyar 58 milyon dolar olurken, kapasite kullanım oranı yüzde 75,3'e geriledi.
Bu gelişmelerle BIST 100 endeksi satıcılı bir seyir izleyerek haftayı yüzde 2,05 azalışla 1.422,06 puandan tamamladı. Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 1.470 puanın önemli direnç, 1.390 ve 1.360 seviyelerinin destek konumunda olduğunu söyledi.
Türki lirası ise ABD'nin 10 yıllık faizindeki artışın neden olduğu gelişmekte olan ülke para birimlerindeki satış baskısından en olumsuz etkilenen para birimi oldu. Dolar/TL 8,6165 ile zirvesini görmesinin ardından bir önceki hafta kapanışına göre yüzde 1,66 değer kazanarak 8,5579 seviyesinden kapanış yaptı.
Gelecek hafta yurt içinde pazartesi GSYH, salı imalat sanayi PMI, perşembe TÜFE ve yurt içi ÜFE ve cuma günü TÜFE bazlı reel efektif döviz kuru ile kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'in Türkiye değerlendirmesi takip edilecek.
AA Finans Beklenti Anketi'ne katılan ekonomistler, GSYH'nin 1. çeyrekte yüzde 6,4 büyümesini, mayıs ayında TÜFE'nin ise yüzde 1,39 artmasını bekliyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.