Gastronomi kentinin “özel“ şefleri
HATAY (AA) - SALİM TAŞ - Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) tarafından gastronomi alanında "Yaratıcı Şehirler Ağı"na dahil edilen Hatay'da açılan Gastronomi Evi'nde istihdam edilen otizmli ve down sendromlu gençler, aldıkları eğitimle hem kentin mutfak kültürünü öğreniyor hem de hayata adapte oluyor.
Engelli bireylerin toplumla bütünleştirilmesi kapsamında hazırlanan projeyle UNESCO Hatay Gastronomi Evi'nde haftada iki gün yarı zamanlı istihdam edilen 6 otizmli ve down sendromlu genç, bir taraftan Hatay'ın eşsiz lezzetlerini yapmasını öğrenirken diğer yandan yemeklerin servislerini de gerçekleştiriyor.
Mutfağa geçerek aşçı önlüklerini, bone ve eldivenlerini giyen gençler, ustalarının yardımıyla hazırladıkları yemeklerle dikkati çekiyor.
Bir yandan kentin mutfağını tanıma fırsatı bulan gençler, diğer yandan da sosyalleşiyor.
- "Çok iyi sonuçlar aldık"
Hatay Gastronomi Evi Müdürü İpek Aslan, gençlerin eğitimlere severek geldiğini ve performanslarıyla beğeni topladığını söyledi.
Aslan, projeye 6 gençle başladıklarını ancak zamanla sayının daha da artacağını dile getirerek, projeyle ilgili çok olumlu geri dönüşler aldıklarını belirtti.
Güzel sonuçlar aldıkça motivasyonlarının arttığına dikkati çeken Aslan, şöyle devam etti:
"Bu projenin amacı onların öz güvenini artırmak, sosyalleşmesini ve ekip arkadaşlarıyla birlikte kurduğu bağların özel hayatlarına yansımasını sağlamak. Yaklaşık 3 aydır devam eden projede çok iyi sonuçlar aldık. Aileleri bize, çocuklarının artık ihtiyaçlarını kendilerinin giderdiğini, ihtiyaçlarını söylerken daha geniş cümleler kurduklarını anlattı. Burada yaşadıkları tatlı anıları evde paylaştıklarıyla ilgili bize geri bildirim yapıyorlar. Projenin amacına ulaştığı düşünüyoruz."
Aslan, projeyi kesintisiz bir şekilde sürdürüp isteyen gençleri de dahil edeceklerini sözlerine ekledi.
Hatay Gastronomi Evi kurucusu Nazan Savaş da engelli bireylerin engellerini azaltacak uygulamaların çok önemli olduğunu vurgulayarak, bu tarz çalışmalara herkesin katkı sağlaması gerektiğini söyledi.
Gençlerden Özer Çençin ise hem garsonluk görevinde bulunduğunu hem de yemek yapmayı öğrendiğini anlatarak, "Burada öğrendiğim yemekleri evde yapıyorum." dedi.
Diğer gençler de projede yer aldıkları için mutlu olduklarını ve çok güzel zaman geçirdiklerini dile getirdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.