Anafartalar Caddesi’nin Hikayesi
Anafartalar caddesi, Altındağ ilçesinde saklı kalmış bir müze olarak karşımıza çıkar. İlkleri bağrında taşıyan Anafartalar caddesi ilk yürüyen merdiven, ilk cephe asansörü, katlardaki duvarlara özen ile yerleştirilmiş seramik çalışmalara ev sahipliği yapmış.
1960’lı yıllardan da öncesine dayanan hikayesi ile Anafartalar Caddesi her gün yüzlerce insana ev sahipliği yapıyor. Anafartalar caddesinde bulunan Anafartalar çarşısı, herkesin bildiği üzere Ankara’nın ilk çarşısı olma özelliği taşır. Birçok ilkin yaşandığı bu çarşı, Anafartalar Caddesi üzerinde bulunduğundan birçok insanı çeker.
Anafartalar Çarşısının Yapılış Hikayesi
Anafartalar Caddesi'nin yapımı ve çarşının oluşumu, Millî Mücadele'nin kazanılmasından hemen sonra Cumhuriyet'in ilk yıllarında başlamış bir düşünce ve uygulama sürecidir. Cadde, Ulus Meydanı'ndan Samanpazarı'na kadar uzanan ve Ankara'nın önemli bölgelerini birleştiren bir ana arterdir. Cadde boyunca yer alan binaların tamamı Cumhuriyet dönemi yapıları olup, yapıldıkları dönemin mimarlık anlayışını yansıtmaktadır.
Anafartalar Caddesi'nin yapımı, Ankara'nın imar çalışmalarının öncülerinden biridir. Bu dönemde Ankara'nın bütününü kapsayan imar çalışmaları henüz başlamamıştır ve bu nedenle bölgesel bir imar düzenlemesi ve uygulaması olarak öne çıkmaktadır. Cadde, Ulus Meydanı'ndan Samanpazarı'na kadar uzanan binaların büyük bir kısmı 1940'lara kadar yapılmıştır. Bu binalar, dönemin mimarlık anlayışını ve izlerini taşırlar.
Cadde boyunca yer alan binaların tarihleri ve yapı stilleri dikkate alındığında, Anafartalar Caddesi'nin bir tarihsel doku ve mimari çeşitlilik sunan önemli bir mekân olduğu görülmektedir. Yapıların çoğu, Cumhuriyet döneminin mimari özelliklerini yansıtarak, Ankara'nın bu önemli caddesinin karakterini oluşturmaktadır.
Devamı İçin Diğer Sayfaya Geçiniz!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.