İnsan sağlığının en büyük tehdidi sigara
Sigara geçmişten bugüne insan sağlığını tehdit eden unsurların başında geliyor. İçerisinde bulundurduğu envaiçeşit zararlı maddeyi nefes yolu ile vücuda bırakarak ciddi hastalıkların oluşmasına sebep oluyor. Bunun yanı sıra bırakması epey uğraş veren bir bağımlılığa da sebep oluyor. Başta psikoterapi, akupunktur ve medikal yöntemler olmak üzere; bağımlılıktan kurtulmanın pek çok yolu mevcut.
Dünyadaki kamu kuruluşları ve özel sağlık örgütleri sigara ile mücadelede büyük çaba sarf ederken günümüzde pek çok ülkede yasal düzenlemelerle toplu alanlarda sigara kullanımına kısıtlamalar getiriliyor. Böylece oluşturulan dumansız hava sahaları sayesinde sigara içmeyip dumanına maruz kalan herkes koruma altına alınarak özgürce nefes alabiliyor.
Sigaranın vücuda olan zararlarının saymakla bitmeyeceğinin altını çizen Acıbadem Fulya Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Cem Arıtürk, “Sigaranın hayattaki en tehlikeli ve kötü arkadaşınız olduğunu söyleyebilirim. Beraber geçirdiğiniz her 5 dakika için hayatınızdan 12 dakika çalıyor. Erkekseniz hayatınızın ortalama 14,5 yıl, kadınsanız 13,2 yıl kısalmasına yol açıyor. Dünya’da her yıl 5 milyon insanın ölümünden sorumlu tutuluyor. Sinirlilik, konsantrasyon bozukluğu, depresyon (çökmüş duygu durum ve hiçbir şeyden zevk alamama), çevreye ve hayata karşı ilgi ve istek azalması, yorgunluk, enerji azalması, bitkinlik gibi ruhsal belirtilere sebep oluyor.
Baş dönmesi, kabızlık, ağız kuruluğu, göğüste baskı hissi, uyku bozukluğu, iştah azalması gibi fiziksel bulguların nedeni olabiliyor. Hipertansiyon, ateroskleroz (damar sertliği), anevrizma gibi kardiyovasküler hastalıkların belli başlı majör risk faktörlerinden birisi olduğu biliniyor. Kalp krizi geçirme riskinizi 4 kat arttırıyor. Başta akciğer ve gırtlak kanseri olmak üzere pek çok kanserin en önemli nedeni. Her türlü enfeksiyon hastalıklarına yakalanma ihtimalini 2,5 kat arttırıyor. Cinsel fonksiyon bozukluklarının en önemli organik nedenlerinden birisi olduğu biliniyor.
Hücresel düzeyde çok ciddi oksidatif strese ve “paslanma”ya neden olarak hücrelerin ve dolayısı ile vücudun hem fonksiyonunu bozuyor hem de C,D vitaminleri gibi antioksidanlara olan ihtiyacını arttırıyor. Beraber olan herkesin ayrılmayı istemesine rağmen %70’inin başarılı olamayacağı kadar dirençli bir bağımlılığa neden oluyor. Bağımlılığının; beyin hücresel yapısında ve fonksiyonlarında kalıcı değişiklikler ile giden, dürtüsel, önüne geçilemeyen, tekrarlayan kullanımı davranışı ile kendini gösteren kronik bir beyin hastalığı olduğu kanıtlanmış durumda” dedi.
Doç. Dr. Cem Arıtürk, sigaranın içmenin bırakıldığı andan itibaren vücuttaki olumlu değişmeleri şöyle sıralıyor:
20 dakika sonra kan basıncınız ve nabzınız normalleşmeye başlıyor.
8 saat sonra kandaki oksijen seviyeniz normale döner ve kalp krizi geçirme riskiniz azalmaya başlar.
24 saat sonra vücudunuz karbonmonoksitten temizlenmeye başlıyor.
48 saat sonra kanınızdaki nikotin düzeyi azalıp tat ve koku alma duyularının etkinliği artıyor.
72 saat sonra rahat nefes alıp vermeye başlıyor ve hava yolları kendi kendini temizlemeye çalışıyor.
2-12 hafta sonra tüm vücuttaki dolaşımınız düzeliyor, solunum yolu enfeksiyonlarına yakalanma riskiniz azalıyor ve yürürken yorulma ve nefes tıkanması daha az görülüyor.
3-9 ay sonra öksürük, kısa aralıklarla nefes alıp verme ve hırıltılı soluk alıp verme gibi solunum yolu problemleriniz düzelerek, akciğer fonksiyonlarınız belirgin derecede artıyor.
12 ay içinde koroner kalp hastalığı riskiniz yarı yarıya azalıyor.
5 yıl sonra pek çok organda kanser ihtimaliniz yarı yarıya azalıyor.
10-15 yıl sonra kalp krizi geçirme riskiniz o arkadaşınızla hiç birlikte olmamış kişilerle aynı seviyeye iniyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.