Bu yöntem kronik ağrılarınıza son verecek

Bu yöntem kronik ağrılarınıza son verecek
Kronik ağrılar, kişilerin uyku düzeninden sosyal yaşantısına, iş veriminden günlük aktivitelerine kadar hayatını olumsuz yönde etkiliyor.

Kronik ağrılar, kişilerin uyku düzeninden sosyal yaşantısına, iş veriminden günlük aktivitelerine kadar hayatını olumsuz yönde etkiliyor. İlaç, istirahat ve fizik tedavi yöntemlerinin başarısız olduğu ağrı tedavilerinde girişimsel yöntemler ideal bir çözüm olabiliyor.

“Girişimsel ağrı tedavisi, farklı tekniklerle ağrıyı ileten sinir yollarındaki iletinin durdurulmasıdır” diyen Türkiye İş Bankası İştiraki Bayındır İçerenköy Hastanesi Algoloji Uzmanı Uzm. Dr. Serdar Çatav, “Girişimsel yöntemler gerek kanser gerekse kanser olmayan hastalarda tedavi seçenekleri arasında çok önemli bir yer tutuyor, teknoloji ve bilimin geldiği nokta ile ağrıların yaklaşık % 80-90’ı tedavi edilebiliyor” dedi.

Vücudun herhangi bir yerinden kaynaklanan, gerçek ya da olası bir doku hasarı ile birlikte bulunan, insanın geçmişteki deneyimleriyle bağlantılı, duyusal, hoş olmayan bir duygu olan ağrı insanların ortak deneyimlerinden biri olarak yer alıyor. Ağrı, bireyleri fiziksel, ruhsal ve sosyal yönden etkilediği için ağrının kontrol altına alınması gerekiyor. Bireylerin yaşadığı ağrı, uyku düzenini, aile yaşantısını, sosyal yaşantısını, iş verimini ve günlük yaşam aktivitelerini sürdürmesini etkileyerek yaşam kalitesini düşürüyor.

KRONİK AĞRININ ETKİSİ KAPSAMLI DÜŞÜNÜLMELİ

Kronik ağrıların etkisini geniş kapsamlı düşünmek gerektiğini belirten Türkiye İş Bankası İştiraki Bayındır İçerenköy Hastanesi Algoloji Uzmanı Dr. Serdar Çatav, “Kronik ağrılar hastalarda anksiyete, mobilitede (hareketlilik) azalma, iştah bozukluğu, sosyal bozukluklar, depresyon, uyku bozukluğu ve iş hayatında kısıtlamalar gibi pek çok fiziksel ve psikolojik etkiye yol açarak yaşam kalitesini düşürür; bu yüzden kronikleşen ağrıda, psikolojik mekanizmalar ağırlıklı olarak rol oynar ve tıbbi tedaviler öncesinde sıklıkla psikolojik-psikiyatrik değerlendirme gerekli olur” şeklinde ifade etti.

 KRONİK AĞRILARA  GİRİŞİMSEL YÖNTEMLE TEDAVİ

Ağrı çeken bir hastaya ilaç, istirahat ve fizik tedavi yöntemleriyle yeterince yararlı olunamıyorsa, cerrahi girişim düşünülmüyor veya yapılamıyorsa, girişimsel yöntemler ideal bir çözüm olabilir. Ayrıca ağrılı bölgeye uygulanacak yöntemler ile hastanın etkinliği artırılabilir diyen Algoloji Uzmanı Dr. Serdar Çatav, “Girişimsel yöntemler fizik tedaviye ya da ameliyata alternatif değildir. Bir hastada girişimsel tedaviye karar verilebilmesi için daha önce ağrı kesiciler ve diğer ilaçlarla çeşitli tıbbı tedavilerin denenmiş ve sonuç alınamamış olması gerekir. Girişimsel işlemlerin uygulanabilmesi için ise bu ağrının 3-6 ay ve daha uzun sürmüş olması gerekmektedir.  Örneğin bel fıtığı nedeniyle ağrı kesicilerle hayatını sürdüren bir hastanın ağrılarının artması, ağrıdan dolayı yürüyememesi, kilo alması, kaliteli uyku uyuyamaması durumunda hayatı kısır bir döngüye girer. Böyle hastalarda bel fıtığı nedeniyle ameliyat kararı da verilmemiş ise girişimsel yöntemler uygun seçenektir. Ayrıca girişimsel tedaviye başlanmadan önce, doğru karar verilebilmesi amacıyla her hasta için fizik tedavi, psikiyatri, ortopedi, beyin cerrahisi gibi ilgili branşlarla durum değerlendirilmesi yapılmalıdır” dedi.

AMAÇ  SİNİR YOLLARINDAKİ AĞRI İLETİSİNİN DURDURULMASI

Girişimsel ağrı tedavisinde, farklı tekniklerle ağrıyı ileten sinir yollarındaki iletinin durdurulması amaçlanıyor. Bu amaçla siniri tahrip eden ilaçlar kullanılabileceği gibi, radyofrekans cihazının ürettiği ısıyla (Thermo, kriyo) da sinir iletisi durdurulabiliyor. Ayrıca girişimsel ağrı tedavilerinde sempatik bloklar, epidural ve spinal bloklar, kateter ve port pompa uygulamaları, spinal kort stimülatörleri de uygulanabiliyor.

Söz konusu yöntemlerin ağrı (algoloji) uzmanları tarafından ameliyathane ortamında steril şartlarda röntgen cihazı (skopi), ultrason cihazı gibi görüntüleme yöntemleri eşliğinde kemikler, sinirler ve/veya çevre dokular görülerek uygulandığını belirten Uzm. Dr. Serdar Çatav, gerek kanser gerekse kanser olmayan hastalarda tedavi seçenekleri arasında çok önemli bir yer tuttuğunu, teknoloji ve bilimin geldiği nokta ile ağrıların yaklaşık % 80-90’ı tedavi edilebildiğini iletti.

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.