Türkiye'de Büyük Deprem Olacak! 7.2 Şiddetindeki Depremin Gelmesine Çok Az Süre Kaldı

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdür olan Prof. Dr. Haluk Özener, 17 Ağustos deprem felaketinin 21. yıl dönümüyle birlikte açıklamalar altına imza attı.

1993 yılında Erzincan'da yaşanan depremden sonra Kuzey Anadolu Fayı'nın üzerindeki depremlerin yavaş yavaş batıya taşındığını söyleyen Özener, başta İstanbul'u etkileyecek olan Marmara Depremi'nin büyüklüğünün kesinlikle 7'nin üzerinde olacağını açıkladı. Tarih veremediklerini bildiren Özener, bu aşamada yapılabilecek tek şeyin deprem zararlarını azaltmak olduğunu bildirdi.

Hesaplama ve öngörülerin, Marmara'da yaşanan sarsıntının 7,2 büyüklüğünde olacağını gösterdiğini açıklayan Özener, bunun tek parçalı bir kırık olabileceği gibi, 2 veya 3 parçalı bir kırık da olabileceğini anlattı. Kendilerinin Marmara'da deprem beklerken, ülkenin başka bir yerinde 7 şiddetinde farklı bir depremle karşılaşabileceğini  de ileten Özener, buna da şaşırılmaması gerektiğini aktardı.

GPS gözlemlerinden analiz edilen verilere göre, her yıl düzenli olarak ortalama 2,5 santimetre olmak koşuluyla batı - güney batı yönüne doğru Türkiye'de kayma meydana geldiğini, bunun da dolayısıyla enerji birikimine yol açtığını, depremlerin nerede olabileceğine dair ihtimalleri bildiklerini fakat ne zaman olacağına dair hiçbir şekilde bilgi birikimine sahip olamadıklarını, zamanı bilinmediği için de her an olacakmış gibi depreme karşı hazırlıklı olunması gerektiğini söyledi.

200.000 Ölü Bekleniyor 

Söz konusu 7,2 şiddetindeki deprem İstanbu il  sınırlarında yaşanırsa ki; en büyük risk İstanbul'da gibi duruyor. Bu deprem sonucunda hayatını kaybedecek kişi sayısının ortalama olarak 200.000 olması bekleniyor. Eğer depreme karşı hala hazırlıksızlık süreci devam eder ve herhangi bir şekilde önlem alınmazsa; söz konusu sayı yarım milyona kadar çıkabilir.

İstanbul il sınırında en riskli olan bölgeler de Küçükçekmece, Büyükçekmece, Bağcılar ve Kadıköy olarak kendini gösteriyor. Bu bölgelerde düzensiz yerleşme ve dayanıksız yapı stoğu, büyük bir yıkımı beraberinde getirebilecekken, normalde 7,2 büyüklüğünde yaşanacak depremin 8, hatta 9 büyüklüğünde hissedilmesine sebep olabilecek.