Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dereli'de halka hitap etti: (2)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Giresun'da bir daha böyle bir afet yaşanmaması için toplam keşif bedeli 1 milyar 290 milyon lirayı bulan proje hayata geçirilecektir." dedi.
Erdoğan, Giresun'daki sel afetinden zarar gören ilçelerden Dereli'de belediye binası önünde halka hitap etti.
Afet kapsamında bölgede 55 bin dekar mera ve yaylanın ıslahının gerçekleştirileceğini belirten Erdoğan, konut, iş yeri ve diğer hasarlar için 6,5 milyon lira nakdi yardım yapıldığını söyledi.
Dereli ve Doğankent ilçelerine 2 sahra sağlık çadırı kurulduğunu, sağlık hizmetlerinin aksatılmadığını vurgulayan Erdoğan, afet sonrasında 14 ekip ve 17 personelle vatandaşlara psikososyal destek de sunulduğunu ifade etti.
Dereli ve Doğankent ilçelerinde yapılacak konutlara ilişkin de bilgi veren Erdoğan, "TOKİ'nin Dereli'de yapacağı 142 konutun inşası için çalışmalara hemen başlanmıştır. Aynı şekilde Doğankent'te de 120 konut yapılacaktır. Köylerimizde de 250 köy konutu inşa edilecektir. Altında ahırı olacak, üstünde de konutu olacak, bunlar da gerçekten çok güzel konutlar." diye konuştu.
"Giresun'da bir daha böyle bir afet yaşanmaması için toplam keşif bedeli 1 milyar 290 milyon lirayı bulan proje hayata geçirilecektir." müjdesini veren Erdoğan, ilk etapta 120 milyon liralık bütçe ile bent yapımı, ıslah, beton duvar ve kanal inşası, kargir duvar ve taş tahkimat inşası ile köprü yapımının gerçekleştirileceğini aktardı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Harşit Çayı inşasında vadisindeki tüm kum, çakıl ocakları kapatılacak, derelere yapılacak müdahaleler mutlak kontrol altına alınacaktır. Aksu Deresi, Yağlıdere, Gelivera Deresi ve Harşit Çayı vadisinde Dünya Bankası kredisiyle entegre havza projesi hazırlanacak ve uygulanacaktır. Görüldüğü gibi yaraları sarmak, afetin izlerini ortadan kaldırmak, ilçelerimizi ekonomik ve sosyal olarak yeniden canlandırmak için her türlü tedbiri aldık, yatırımları planladık, çalışmalara başladık. Rabb'imiz dünyayı bir düzen üzere kurmuştur. Bu düzende tabiatın hakkı vardır. Tabii insanın hakkı vardır, diğer canlıların da hakkı vardır.
Tabiatın hakkına riayet etmediğinizde bunun sonuçlarıyla yüzleşmek zorunda kalırsınız. İnsan hakkına riayet etmediğiniz de bunun vebaliyle de karşı karşıya kalırsınız. Diğer canlıların haklarına riayet etmediğinizde benzer sonuçlarla karşı karşıya kalırsınız. Maalesef insanoğlu dünyadaki diğer varlıkların ve canlıların haklarına riayet etme konusunda giderek daha hoyrat, daha ihmalkar, daha cüretkar davranır hale gelmiştir. Halbuki bu dünya hepimize yetecek kadar büyük, Rabb'imizin ihsanı hepimize yetecek kadar sonsuzdur."
Tabiattaki dere yataklarının istisnai de olsa büyük yağışlar olduğunda kolayca akıp gidebilsin diye var olduğuna dikkati çeken Erdoğan, "Biz tutup bu dere yataklarını evlerle, iş yerleri ile sair yapılarla işgal edersek gün geldiğinde sel gelir bunları da alıp götürür. Aynı şekilde yaylalar, hayvanlar rahatça otlasın, insanlar güzelliklerinden ve imkanlarından istifade etsin diye vardır. Biz bu yayları betona boğarsak gün gelir hep birlikte bunun pişmanlığını da yaşarız. Elbette şu gerçeği kimse inkar edemez, ülkemizde imar ve şehirleşme çalışmaları en başından itibaren sorunlu ve sıkıntılı şekilde yürümüştür. Güzel bir söz var, 'Dere er veya geç selde yatağını bulur.' İstediğiniz kadar oraya binalar yapın ama o sel geldiği zaman, taşkın geldiğinde yatağını bulur ve onun önünde hiçbir şey dayanamaz." değerlendirmesinde bulundu.
- "İlk düğme yanlış iliklendiğinde sonrakileri düzeltmek büyük bedel istiyor"
İstanbul başta olmak üzere tüm kadim şehirlerin etrafının önce plansız, altyapısız kontrolsüz yapılarla dolduğunu sonra buraların ıslah edilmeye çalışıldığını ifade eden Erdoğan, "Halbuki olması gereken tam tersidir. Önce plan yapılması, sonra buna göre altyapı kurulması, ardından da yerleşim yerlerinin inşa edilmesi gerekiyordu. İlk düğme yanlış iliklendiğinde sonrakileri düzeltmek ya hiç mümkün olmuyor ya da çok büyük bedel istiyor." şeklinde konuştu.
Depremlerin yapılan işin yanlışlığını acı bir şekilde gösterdiğine işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti:
"Türkiye ancak son 20 yılda planlı ve altyapı öncelikli bir şehirleşme anlayışıyla buluşabilmiştir. Giresun'da yaşanan sel felaketinden aldığımız dersler, önümüzdeki dönemde yapılacak çalışmalarda inşallah bize ışık tutacaktır. Ancak bu konuda sadece devletin kararlı olması yetmiyor. Milletimizin de devlete gerektiğinde kendi menfaatinden vazgeçme pahasına destek vermesi gerekiyor. Dere yatağına bina yapma baskısından bunalan belediye başkanı eninde sonunda pes eder. Belediye başkanı, bu konuda kararlı davranırken vatandaşımızın da anlayış göstermesi şarttır. Hele hele bu tür yerlerde dikey yapılaşma intiharla eşdeğer bir yanlıştır. Şimdi TOKİ olarak konutlar yapacağız, dükkanlar yapacağız ama bu dükkanları konutlarla beraber çok yüksek yapmayacağız. Zemin artı üç, bilemedin 4 yapacağız. Niye? Fazla yapmak istemiyoruz. Allah göstermesin bir depremde vesaire ortaya çıkacak olan bir bela ile karşı karşıya kalmak istemiyoruz."
- "Binaları bitişik nizam yapacağız"
Güzel konutlar, iş yerleri inşa etmek istediklerini dile getiren Erdoğan, "İstiyoruz ki güzel binalar yapalım, esnafın dükkanı gayet güzel olsun, üzerinde konutlar gayet güzel olsun, şöyle bakıldığı zaman bambaşka bir güzellik olsun. İşte şimdi bakıyorum, bir tarafta zemin artı üç, hemen yanı başında zemin artı 4 kat, 5 kat bina var. Şimdi bu şık mı? Değil. Bu plana uygun mu? Değil. İşte bunların hepsini bitişik nizam yapacağız." diye konuştu.
Daha önce İstanbul Belediye Başkanlığı görevinde de bulunduğunu anımsatan Erdoğan, "Bilirim bu işleri... Şimdi diyorum biz Develi'yi yeniden inşa edelim ve bu konuda gerçekten Çevre ve Şehircilik Bakanım çok hassas, sağ olsun, bu işlerde buralarla ilgili projeleri getirdi, gördüm ve ben de hayran oldum. Ve şimdi bu projeleri siz de bize yardımcı olur ve bunları biz buralarda uygularsak göreceksiniz 6 ay sonra, bir sene sonra diyeceksiniz ki 'Allah sizlerden razı olsun, bu ne kadar güzel bir projeymiş.' " değerlendirmesinde bulundu.
(Sürecek)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.