Fatih Çetinkaya: "Türk’ün Milli Ruhundan Doğan Ahilik"

MHP Genel Sekreter Yardımcısı Fatih Çetinkaya, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada; Binlerce yıldır Türkleri kaynaştıran düşünce sistemi olan ahiliğe değindi. Çetinkaya, yaptığı açıklamada ahiliğin öneminden bahsederken; bu düşünce sisteminin, Türk'ün Milli Ruhundan doğduğunu söyledi.

MHP Genel Sekreter Yardımcısı Fatih Çetinkaya paylaşımında şunları açıkladı;

" Türk’ün Milli Ruhundan Doğan Ahilik. Ahilik, dinimiz olan İslam inancı ile birlikte, binlerce yıllık Türk örf ve adetlerini kaynaştıran bir düşünce sistemidir. Müslüman Türk toplumunun ekonomik, sosyal ve kültürel hayatını düzenleyen milli bir kuruluşumuzdur. Asırlarca varlığını devam ettirmiştir.

Türk inceliğinin ve tarzının ürünüdür,

Doğruluk ve fazilet demektir.

Şiarı akıl, bilim, çalışma ve ahlaktır.

İnsan bu sistemin merkezindedir ve onun mutluluğunu esas alır. Yaratılan sevilir yaratandan ötürü ama en fazla değer verilen insandır. Onu bütün özellikleriyle birlikte geliştirmeyi amaçlar.

Ahi aynı zamanda, dünya ve ahiret huzuru için, ahlak ve görgü kaideleri ile sosyal hayatı düzenleyen bir insan-ı kâmildir.

Orta Asya’daki varlığımızda görülen “akı” (Ahi) bir cömertlik felsefesidir. Bu felsefenin İslami fütüvvet geleneğiyle kaynaştırılması sonucunda, Anadolu’da kurduğumuz medeniyetin adeta mayasıdır.

Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli Beyin sözlerinde ifade ettikleri gibi, “Ahilik Anadolu’nun bağrında gül goncası gibi açarak bu toprakların manevi şemsiyesi haline gelmiştir.”

Bununla da sınırlı kalmayıp, Balkanlar, Ortadoğu ve Kafkaslara kadar yayılan sivil ve muhteşem bir yapılanmanın adıdır.

Buna mukabil, geleneksel kültürümüzün içinde yer alan;

Yaren, barana, sıra, ferfene ve gezek gibi eğitim ve eğlence amaçlı toplanmalar Ahilik kutlamaları içinde de geliştirilmiş ve devam ettirilerek günümüze kadar gelmiştir. Bugün Anadolu’muzun gönlüne nakşedilmiş fevkalade güzel toplantılardır.

Türk milli ruhundan doğan Ahilikte kimse mesleğine, rengine, makamına ve kazancına göre ayrı tutulmaz. Ahilikte toplum bir bütündür. Sınıfçı değil, dayanışmacıdır.

Ne güzel söylüyor Ahi Evran, “Hak ile sabır dileyip bize gelen bizdendir. İlim, akıl ve ahlak ile çalışıp bizi geçen bizdendir.”

Bugün rekabet kurulu, kosgeb, patent enstitüsü, rekabet kuralları, esnaf ticaret ve sanayi odaları, işçi ve işveren sendikaları, kooperatifçilik, belediyecilik, bağ-kur, yardım sandığı gibi sosyal hizmet veren kurumların Ahilik sisteminden günümüze yansıdığını bilmeli ve unutmamalı.

Buna ilaveten; bugün işe girerken yaptırdığınız güvenlik soruşturması, tüketici hakları, kalite kontrol gibi işlem ve kavramlar bize kadar gelen ahiliğin uygulamalarındandır.

Güzel konuşmadan tutun fiziki hareketlere, yemek yeme adabına, davranış kaidelerinden ve toplum içerisindeki sosyal hayatın her kuralı Ahi zaviyelerinden özellikle gençlerin aldığı eğitimlerdi. Bu görgü kuralları günümüzde sunulan kişisel gelişim programlarıdır.

Avrupa toplumları bundan 700-800 yıl önce Ortaçağın son yüzyılında ve hatta asırlar sonra dahi bunları hayal bile edememişti. Şu görgü kurallarını bile biz Avrupa’dan, Batı’dan almadık. O bizden aldı.

Şahsi menfaatleri değil, devletin ve milletin menfaatlerini ilke edinen bu muazzam teşkilatın özellikleri, manevi değeri ve gücü, elbette ki günün anlamına yazabildiğimiz münhasır küçük bir özetti.

İşte bundan dolayı bilmemiz gerekir ki yaşadığımız topraklar, şanlı ecdadımızın bize bıraktığı tarihi miras, kültür zenginliğimiz ve kültürel bağlarımız, insan nüfusumuz, ruhumuzdaki mücadele azmimiz sadece ülkemiz Türkiye için değil, bütün insanlığı ilgilendiren her konuda, faydasına geliştirebileceği ürün ve değerleri ortaya çıkarabilir. İşte bu bizim gücümüz.

Hoca Ahmet Yesevi’yi, Yunus Emre’yi, Hacı Bayram Veli’yi, Hacı Bektaş-i Veli’yi

Mevlana’yı ve Ahi Evran ile birlikte bütün Ahi önderlerini rahmetle, minnetle yâd ediyorum. 

Ne diyordu aziz Atatürk;

“Sahip olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur.”

Ahilik haftamız kutlu olsun. " ifadelerini kullanmıştır.