Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu, gündemi değerlendirdi:

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, üretime dönük bir yatırım politikası izlemeden Türkiye'nin içinde bulunduğu problemleri çözmenin mümkün olmayacağını söyledi.

Karamollaoğlu, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında gündemi değerlendirdi.

Şuşa şehrinin işgalden kurtarılması ve sonrasında varılan barış anlaşması nedeniyle Azerbaycan güçlerini tebrik eden Karamollaoğlu, gelişmelerden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Türkiye'nin bugünkü başkanlık sistemiyle yönetilemediğini ileri süren Karamollaoğlu, "Bizim şu anda bir sıkıntımız var. Nedir bu sıkıntı? Müzakere edememe. Konuları karar alıcılarla muhalefetin müzakere edememesi, görüşememesi sıkıntısı var." dedi.

Eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın sosyal medya hesabından istifasına sessiz kalan medyayı eleştiren Karamollaoğlu, böyle bir medya ortamında Türkiye'de meselelerin doğru şekilde görüşülemeyeceğini vurguladı.

Özellikle ekonomi alanında "zihniyet" yanlışı bulunduğunu ifade eden Karamollaoğlu, şöyle konuştu:

"Hala yanlıştan dönme erdemini gösteremiyorlar. Hala üretim ekonomisi diye bir ekonomi gündemlerinde yok. Üretime dönük bir yatırım politikası izlemeden Türkiye'nin içinde bulunduğu problemleri çözmek kesinlikle mümkün değil. Üretim yerine hizmete dönük yatırımları yaparsanız, binalar, yeni devlet binaları yaparsanız, yollar yaparsanız bunların hepsi şu anda israf kapsamına girer. Bir yol 10 sene sonra yapılsa ne olur şu anda? Türkiye'nin zaten hemen hemen her yerinde bu yollar yapıldı. 27 bin kilometre yoldan bahsediyorlar. Üzerinde araç gidip gelmedikten sonra, ticari araçlar bu yolları kullanmadıktan sonra bu yol ekonomiye bir şey katmaz, tam tersi ekonomiye yük getirir. Onun için yolsuzluktan hemen sonra bu israf kalkacak. Bunun adı israftır. Yeni inşaatların hepsi israftır. Allah rızası için bunu dikkate alın."

Karamollaoğlu, ülkedeki sorunların inatla değil, müzakere ile çözülebileceğini, muhalefet partilerinin iktidar partisinin düşmanı olmadığını, bu nedenle kimsenin düşmanlaştırılmaması gerektiğini sözlerine ekledi.