“Müttefiklerimizin vermeyi reddettiği silahlara kavuşacağız“
İZMİR (AA) - Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkan Yardımcısı Serdar Demirel, "Müttefiklerimizin bize vermeyi reddettiği silahlara kavuşacağız. Eskiden yurt dışında yalvarırdık, şimdi onlar ürünlerimizin kendi envanterlerinde yer alması için bize yalvarıyorlar." dedi.
Havacılık ve Uzay Kümelenmesi Derneği ile ESBAŞ'ın ev sahipliğini üstlendiği "Savunma ve Havacılık Sektöründeki Milli ve Yerli Sanayimizin Küresel İş Birlikleri ile Geliştirilmesi Konferansı" başladı.
Savunma Sanayii Başkan Yardımcısı Demirel, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, savunma sektörünün, dünya ticaret hacminin yüzde 2,5'ini oluşturduğunu anımsattı.
Tüm dünyanın savunma sanayisine büyük önem verdiğini aktaran Demirel, nüfus artışı ve ülkelerin var olma mücadelesi dikkate alındığında sektöre ayrılan payın da artacağını vurguladı.
- "Türk Silahlı Kuvvetleri her türlü imkana sahip"
"Kimseye muhtaç olmak istemiyorsak, kendi savunma sanayimizi zinde ve ayakta tutmamız gerekiyor." ifadelerini kullanan Demirel, şöyle devam etti:
"Yabancı televizyonlardaki 'Barış Pınarı Harekatı' haberlerinde, Türkiye'nin savunma sanayisine sahip olmasının öneminden ve rolünden bahsediyorlar. Kendi silahımızı tasarlıyor olmamızın ne kadar önemli olduğunu fark etmiş olduk. Türkiye, savunma sanayisinde büyük ilerleme gösterdi. Kendi tankımızı, eğitim uçaklarımızı, İHA'larımızı, gemilerimizi, denizaltımızı ya üretiyoruz ya da üretmek üzereyiz. Bu da kolay olmadı, ciddi bir emekle oldu."
Demirel, sürdürülebilir savunma sanayisinin geliştirilmesi için insan kaynağı ve satış konularının önemli etkenler olduğunu söyledi.
Türk savunma sanayisinin belli bir noktaya geldiğini dile getiren Demirel, "Türk Silahlı Kuvvetleri her türlü imkana sahip. Eksiklerimiz var ama 30 yıl öncesine göre ihtiyaçlar azalıyor. Uluslararası tedarik zincirlerinde yer almamız gerekiyor. Kendimize özgün ürünlerle çıkmak için elimizden geleni yapacağız. Müttefiklerimizin bize vermeyi reddettiği silahlara kavuşacağız. Eskiden yurt dışında yalvarırdık, şimdi onlar ürünlerimizin kendi envanterlerinde yer alması için bize yalvarıyorlar." değerlendirmesinde bulundu.
Son 6 yılda Türkiye'nin ihracatının yüzde 10 arttığını, savunma ve havacılık sektöründe ise bu oranın yüzde 60 olduğu bilgisini veren Demirel, daha gidecek çok yollarının olduğunu kaydetti.
- "Türkiye büyük değişimin eşiğinde"
Havacılık ve Uzay Kümelenmesi Derneği (HUKD) Başkanı Osman Okyay da savunma havacılık sektöründe yerli ve milli teknolojinin etkisiyle Türkiye'nin büyük değişimin eşiğinde olduğunu söyledi.
Geleceğin başarı hikayelerini yazmak için çalıştıklarını ifade eden Okyay, "Kazan kazan esasına dayalı küresel iş birliği kurulmasını sağlamalıyız ve yerli milli sanayimizi geliştirmeliyiz." ifadesini kullandı.
Ege Serbest Bölge AŞ (ESBAŞ) Yürütme Kurulu Başkanı Faruk Güler de savunma ve havacılık sanayisinin günümüzde daha önemli hale geldiğini dile getirdi. Güler, "Askerimize güveniyoruz. Mehmetçik her şeyi yapar ama onların eline yerli ve milli sanayimizi geliştirip en son model cihazları vermek zorundayız." diye konuştu.
Uluslararası iş birliği, yerel endüstrinin geliştirilmesi, güvenlik ve ihracat kontrolü gibi konuların ele alınacağı konferansa, savunma ve havacılık sanayisinin önde gelen şirketlerinin temsilcileri de katılıyor. Etkinlik, 12 Ekim'e kadar devam edecek.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.